M. Latif Yıldız

M. Latif Yıldız

HDP niçin kazandı?

HDP niçin kazandı?

Başlığımın cevabı aslında çok basittir. Çünkü seçim süresince HDP ve Kürdler “barışın” garantisi, Erdoğan ve AKP ise savaşın “çağrıcısı” rollerini üstlenmişlerdi. Aslında Diyarbakır vahşetini yapanlarla, dünya medyası ve siyasi çevrelerinin gördüğünü Erdoğan ve AKP de 7 Haziran seçim sonuçlarını görmüşlerdi. Tabiidir ki Türkiyeli seçmende görmüş, hatta kararını çoktan vermişti. Bu kararı kırmak isteyen karanlık güçler seçim boyunca Adana, Mersin ve daha birçok yerde; Erzurum’dan sonra da Diyarbakır’da o vahşeti gerçekleştirerek korku ile direnç kırarak “savaş” özlemlerini sürdürmek istiyorlardı. Ancak plan onları vurdu.

Haftalarca HDP’ye saldıran Erdoğan ve AKP medyası HDP’ye yönelik asparagas haberlerle manşetlerini Diyarbakır vahşetinden sonra da sürdürdüler. Yaşamını yitiren 4 can ve 400’ü aşkın yaralıya rağmen Kürdleri hedef göstermesi “barış” isteyen kararsızlar seçmen üzerinde büyük etki yarattı.

Saldırıya rağmen ülkenin geleceğini Demirtaş’ın tahrik ve provokasyonu önleyen konuşması Türkiye’de sağduyulu seçmenin oy rengini belirliyordu. Demirtaş’ın o duruşu Recep Tayyip Erdoğan’ın başkanlık hayallerini ve AKP hegemonyasını “Seni Başkan Yaptırmayacağız” söyleminden sonra en etkili söz ve davranış oluyordu.

Dünyanın dört bir yanından ajans ve gazeteler seçim boyunca ardı arkası kesilmeyen; Adana ve Mersin kanlı tuzaklarından sonra Diyarbakır katliamı ile zirve yapan saldırılara rağmen Selahattin Demirtaş’ın itidal, sabır ve de sağduyu çağrısını manşetlerine çekerek AKP’nin “Süper çoğunluğu” hayal derken Türkiyeli seçmen çoktan kararını vermişti.

Konya’da Başbakan bütün aile reisi erkeklere mektup göndermesi (her halde Seçim Kurumundan adresleri almıştır) Konyalı seçmenlerin üzerinde etki ettiyse de Türkiye genelinde çok da umurunda olmadı. Çünkü sahaya inen Cumhurbaşkanı’nın aylarca görülmemiş nefret, ötekileştirme, Demirtaş’a hakaret ve aşağılayıcı dile seçmen “haddini bil, kendine gel, bu kadarı da fazla, yeter” diyerek kapıldığı kibir hastalığını oyları ile hatırlattılar.

12 Eylül’ün 33 yıllık yüzde on barajını Mecliste indirmemekte direnenlere seçmen oyu ile yok sayarak “anayasayı halk yapar” dedirtircesine tuzla buz etti. Erdoğan’ın şahsında AKP’ye dur, daha fazla ileri gidemezsin dedi. Dışlayıcı, ötekileştirici, ayrıştırıcı dile seçmen ağır bir ders verdi.

Erdoğan’ın saldırgan, bölen; demokrasiden, özgürlüklerden, barıştan uzaklaşan siyasetine 13. Yılında prim verilmedi. Ceketimi koysam kazanırım tavrına seçmen kendine hakaret sayarak dur dedi. Dinin ve Kuran’ın meydanlarda karşılığı yok dedi. Rant, yolsuzluk, aile saltanatı, hırsızlıkları, para kasalarını, zenginliği görmemezlikten gelemem dedi.

Muazzam medya ve devlet desteğine rağmen yine de yüzde 40’a çeken bir seçmen tavrı var dedi. Erdoğan ve AKP, Demirtaş ve HDP’ye yüklendikçe seçmen güç verdi. Bu seçimlerde tek kelime ile seçmen AKP’den çok Erdoğan’a ders verdi. HDP’ye omuz vererek ülkeyi Erdoğan diktatoryasından kurtardı.

Seçmen Demirtaş’ın yanında yer alırken; Erdoğan’a “ One Minute!”, “Yeter artık”, “Al sana yeni Türkiye”, “baraj çöktü” mesajını verdi. Tek kelime ile Türkiye halklarının, yeni seçmen ve gençlerin sesine kulak vermeyen Erdoğan kendi sonunu; HDP’nin de yükselişini hazırladı. AKP ve Erdoğan yerine Demirtaş, HDP ve Kürdler barış istediğini ortaya koydu.

HDP’nin Türkiye’ye en büyük armağanı olan “normalleşme” süreci seçmen tarafından satın alındı. Fazla zorbalık oyunu bozdu ve Erdoğan’ın yükselişi Demirtaş’ın “Seni Başkan Yaptırmayacağız” söylemi ile “güçlü başkanlık” o gün bittiği belliydi.

Ama Erdoğan’ın bitişi 7 Haziran saat 19.00 da Anadolu Ajansının aksine CİHAN haber ajansının haber merkezlerine düşen yüzde 10.02 rakamının 10 dakikada bir kademeli YÜZDE 13.12’de noktalanması ve son vekilin Kocaeli’nden 80’ni tamamlanması maratonun finişinde Erdoğan’ın son sırada kaldığının göstergesi oldu.

HDP’nin seçim barajını geçmesi demokrasi zaferi, Evrenin ölümüne rast gelen bu başarı Anayasa değişmezse de 12 Eylül rejiminin sonunu getirdi. HDP’nin başarısı için yazılacak çok şey var. Kürd halkının topyekûn bu sefer birleşmesi gelecek için büyük umut vat ediyor. Yerim dar ve de ilk anda aklıma gelen bunlar. 3 muhalif partinin de seçmenin mesajını aldığını umut ediyorum. Sonucun 78 milyon Türkiye halkına, Kürdlere, Ortadoğu’ya hayırlı olmasını dilerim. 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
M. Latif Yıldız Arşivi