M. Latif Yıldız

M. Latif Yıldız

6 Milyon Tiraja Kafa Tutan 60 Binlik Gazete

6 Milyon Tiraja Kafa Tutan 60 Binlik Gazete

Taraf 86 yıllık Cumhuriyet tarihinde Türk kökenliler tarafından çıkartılan ve Türklerin ezberini bozan gazete olarak makalemin çıktığı Pazartesi gün 729’ uncu gününü dolduracak.

Bu gazeteyle ilgili kaleme aldığım ve fakat rafta beklettiğim yazımı biraz redakte ederek güncelleştiriyorum. Sebebi 03 Kasım 2009 Salı günü 723. sayıda kurucu Genel Yayın Yönetmeni ve başyazarı Ahmet Altan’ın birinci sayfadan makalesi yerine not yazısı bu yazımı kamçıladı.

1968 yılının Ekim ayından beri gazetecilik yapıyorum. Bu sene 41. yılımı devirip 42. yılıma girdim. Sağ olsunlar Batman Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Arif Arslan önderliğinde geçtiğimiz 17 Ekim’de 41. yıl anısına bir de plaketle ödüllendirildim. Bu yıllar zarfında yaygın (ulusal) eski adıyla İstanbul medyasının en yüksek tirajlı gazetesi olan Günaydın, sonra Sabah ve ATV Televizyonunda Batman ve Konya’da 35  yıla yakın fiili çalıştım.

Ayrıca, yıllardır birçok yaygın ve mahalli gazetede günlük, haftalık makaleler yazdım.

Yine 1973 yılından beri Reklam şirketi sahibi olarak bir çok gazete, radyo ve TV’ye reklam hizmetleri verdim.

Bu bilgileri ne kendimi methetmek ve de ne kadar iyi bir gazeteciyim demek için yazdım. Bunları aşağıda yazacağım yazımı güçlendirmek, bu mesleğin ve işin içinde ne kadar ilgili biri olduğumu ifade etmemi kuvvetlendirme gereğini duyduğum için yazdım.

Söz konusu olan “Tiraj” meselesini anlatmak ve anlamak ancak bu meslekte yıllarını veren ve de söz konusu kurumlar ile ticari ilişkisi olan biri anlar.

Gelelim Tiraj’ın ne olduğuna:

Tiraj, Bir gazete, dergi ve benzeri yayınların bir basılışta basılan baskı sayısıdır.

Bu yüzden baskı sayısı satışları, beraberinde haberlerin çok okunması ve etkili olması için vaz geçilmez bir olmazsa olmazımızdır. Reklam veren kuruluş için ise bir zorunluluktur.

Her zaman baskı sayısı o eserin en önemli unsurdur. Dünyada da tirajı çoğu zaman itibar ve güven olduğu bir gerçekliktir. Bizde de bir zamanlar öyleydi. Ama bugün yaşanan bazı olaylar Türkiye’de gazete tirajlarının güven ve itibar olmadığını, beklenildiği kadar ses getirmediğini ispatlayan bir örnek var önümüzde. Taraf gazetesi.

Bu yazı yazdığım gün 727. sayısını okuduğum “Taraf” gazetesi Türkiye’de tirajın tek başına güven ve itibar olmadığını açık seçik ortaya koydu.

Türkiye’de bir milyon tirajı geçen “Günaydın” gazetesi, sonra Sabah gibi tirajları 300 ile 800 arasında değişen gazetelerde çalıştım. Ama ister inanın, ister inanmayın tepe noktası 60 bine dayanan “Taraf” gazetesinde çıkan haberler kadar ses getirdiğini görmedim.

Bugün için İstanbul merkezli ki; ben bunlara yaygın, ulusal medya demektense İstanbul medyası demeyi yeğliyorum. Kayıtlarına giren ve internete yansıyan (şeffaflığı şüpheli) tiraja göre 37 gazetenin toplam tirajı 25 – 31 Ekim arası tiraj rakamı 4,448,000 olarak gözüküyor. Biz düz 5.000.000 ( Beş milyon ) diyelim. Ayrıca kayıtlara girmeyen diğer İstanbul medyası ile en yüksek tirajlı Pazar günlerini hesaba katarak abartalım ve 6.000.000 (altı milyon) diyelim.

Şimdi başlığımda ele aldığım rakama dönerek diyorum ki siz var sayınız İstanbul’un bütün yazılı medyasının tirajı 6 (altı) milyon Taraf’ın da 60 bin olsun. Bu karşılaştırmada 81 il, 2110 Belediyelik ilçe ve kasabada yayın yapan on binlerce bölge ve mahalli gazeteleri hesaba katmıyorum.

Bu rakam size neyi çağrıştırıyor. Matematik hocası değilsem de 10 yıl İlkokul öğretmenliği yapmış biri olarak küçük bir bölme çarpma hesabı ile 60 binin 6 milyonun yüzde biri olduğunu ilkokul öğrencileri kadar bilecek kadar bir matematik bilgisine sahibim.

Yanisi, Taraf gazetesi İstanbul medyasının Türkiye çapında dağıtılan ve satıldığı iddia edilen 6 milyon tirajın sadece yüzde birini satan bir gazete. Yani, para vererek gazete alan her bireyin aldığı yüz gazeteden sadece bir okuyucu Taraf gazetesini satın almaktadır.

Peki, bu yüzde birlik tiraja sahip Taraf gazetesi yayına girdiği günden beri nasıl bir ses getiriyor? Sanırım Türkiye gündemine ve çok tirajlı manşetten verdikleri haberlerde mahreç olarak gösterdikleri gazetenin adına bakarak çok rahat karar verebilirsiniz. En son 3 Kasım’da Hürriyet gazetesi başlık üstü “PKK dönüşünü MİT’le Planladık” haberine bakarak o 6 milyon tiraja sahip ve içlerinden bazen tirajları 800 bin rakamları bulan gazetelerin yüzde birlik Taraf gazeteden haberleri sıklıkla alıntı yaptıklarından ne demek istediğimi sanırım anlıyorsunuz.

Sizce yüksek tirajlı gazetelerin söz konusu olaylardan haberleri olmadıkları için bu haberleri atladıklarını sanıyorsunuz? Tabii ki hayır. Söz konusu haberlerin birçoğundan anında onlarında haberi oluyor.. Ama militarist ve tek adresten güdümlü haber yaptıkları için söz konusu yerlerden izin almadan o haberleri yayınlama gibi cesaretleri yokta onun için.

Bu gerçeği, 4,5 ay önce “ AKP ve Güleni bitirme planı” olarak veren Taraf gazetesinin haberi için “ kağıt parçası” denilenlerin sözlerini manşete taşıyanlar; bugün “kağıt parçası”nı 72 milyonun gözü önünde o çok tirajlı gazeteler günlerdir manşetlerinde işlemiyorlar mı?

Aynı gazetenin yansıttığı bir başka örnekten yola çıkarak bu tezimi güçlendirmeye çalışacağımız. Bildiğiniz gibi Eylül ayının son günlerinde Diyarbakır kırsalında bir mezrada 13- 14 yaşlarında Ceylan isimli kız çocuğu vücuduna isabet eden güçlü bir silah ile paramparça oldu.

Annesinin parçalarını eteğine toplayarak feryat ettiği küçük Ceylan’ın trajik akıbetini o çok yüksek tirajlı gazeteler görmemezlikten geldiler. Koca gazetelerin Genel Yayın ve Yazı işleri müdürleri günlerce sustular. Duymadım, işitmedim, görmedim üç maymunu oynadılar. Sadece yönetici kadrosu değil, yazarları da aynı yoldan ilerlediler. Taraf gazetesi ise ilkeli, doğru ve gerçekçi bir habercilik yaparak sadece olayı okuyucularına duyurmak ile kalmadı, günlerce haberleri destekleyen köşe yazarları ile olayın üstüne giderek canlı tutunca o susan gazetelerde okuyucu baskısı ve utançlarından olaya kerhen de olsa yansıttılar.

Ne yazık ki geçmişte hep böyle olmuştu. 12 yaşındaki Kızıltepeli Murat Kaymazın bedenine saplanan 13 kurşun ve Batman’lı 11 yaşındaki Mizgin ve benzeri onlarca olayda da böyle olmuştu. Konya’dan yazı yazdığım Batman Çağdaş’ın patronu ve Yazı İşleri Müdürü Arif Arslan Mizgin’i gazetesinde haber yaptı diye hala 301 den yargılanıyor.

Ama Mizgin, Ceylan gibi ölüm sonrası sahip çıkanlar açısından şanslı değildi. Çünkü Mizgin için ne gazetelerde ne de televizyonlarda tek satır yazı yazılmamış, tek sütun santimlik habere değer bile görülmemişti. Ama Ceylan’ın katledilişinde Türk medya hayatında “Taraf” diye bir gazete yayın yaptığı için şanslıydı.

Taraf’ın yayınından sonra öldürülen Kürt kızı Ceylan sembol olma yolunda adım atınca siyasilerin ağzını bıçak açmazken TSK yıpratma ve asimetrik savaş yapılıyor iddiasıyla “Taraf” gibi 60 bin tirajlı gazeteye bile tahammül edilmiyordu ve basına açıklama yapılacak kadar iş ciddileşiyor ve büyük boyutlara taşınıyordu.

Çünkü Türkiye’de vicdan sahibi Taraf gibi bir gazete vardı. Belki birkaç gazete, TV ve köşe yazarı Taraf’ın yayını üzerine olaya şöyle kıyısından köşesinden göz atmakla yetindiler. Vahşi olayları gören vicdan sahibi , kötülüğe meydan okuyan Taraf’ı Türk medyası, kurumları ve bazı okuyucuları kötülemeye çalışırken dünyanın en saygın basın ödülünü “Leipzik, Özgürlük ve Medya’nın Geleceği Ödülü”nü Ahmet Altan’a veriliyordu.

Sayın Altan burada yaptığı öz ve etkili konuşmasında özet olarak şöyle diyordu:

 “ …İnsanlar, zayıfların ve güçsüzlerin haksızlığa uğramasına karşı çıkan bir başka güdüye sahiptir. Buna vicdan deriz.

…Bazıları, kötülüklerini ve vahşetlerini sınırsız kullanırlar.

…Bazıları, bu kötülüklere katılmazlar. Vicdanları buna izin vermez.

…Bazıları da, sadece vicdanlarını dinler, kendi çıkarlarından vazgeçer ve güçsüz olanları korurlar.”

İşte Ahmet Altan yönetimindeki “Taraf” kendi çıkarından vaz geçen, yine Altan’ın değimi ile “kötülüklerin ve vahşetin gücüne, iktidarına, parasına, silahına karşı vicdanın ve iyiliğin kararlılığı, cesareti, inatçılığı baş kaldırırken, bu vicdan büyük düşmanlar kazanıyor.”

Ahmet Altan’ı aldığı bu büyük ödül ve ekibiyle 729 gündür gösterdiği büyük cesareti için kutluyorum.

Diyorum ki; özgürlük, demokrasi, hak, eşitlik, adalet, vicdan, barış ve kardeşlik adına yayın yapan “Taraf” gazetesini, özellikle Ahmet Altan’ın 3 Kasım’da düştüğü nottan sonra yaşatmamız gerekir. Yaşatmak ile kalmamalı, tirajını da belli bir seviyeye getirmemiz için gereken desteği vermemiz gerekir.

Bu gazeteye ırkı, dini, dili, mezhebi ne olursa olsun Türk, Kürt, Alevi, Sünni, Ermeni, Yahudi, Süryani, farklı başka azınlıklar, başörtülü kızlar, önleri kapanan İmam Hatip ve Kur’an Kursları için yaşları engellenen aileler; dağda genç fidanları yitiren anneler; militarizm, ırkçı, faşist ve totaliter duygudan uzak özgürlükçü vatansever herkese sesleniyorum. Taraf ve Taraf gibi gazeteleri okuyun, onları yalnız yaşatmayın tirajlarını da arttırın.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
7 Yorum
M. Latif Yıldız Arşivi