Lokman Ergün

Lokman Ergün

Seçim Sonuçları-1

Seçim Sonuçları-1

Seçimlere bir aydan fazla bir zaman kalmışken ve neredeyse her gün normal bir ülkede kabinenin tamamını cezaevine attıracak bir yolsuzluk belgesi ortaya çıkıyorken, seçim tahmini yapmanın zor ve riskli olduğunun farkındayım. Yine de bu konuda yazılması gereken bir şeyler  var  ve seçimlere yakın tahminleri revize etmek de imkan dahilinde nasılsa.

Seçimler; parlementer demokratik sistemi ithal ettiğimiz batı ülkelerinde bizim gibi ülkelerdeki kadar hayati olarak algılanmaz.O ülkelerde seçim sonuçları ortalama vatandaşın hayatını pek etkilemez. Yasalar, gelenekler, etik kurallar toplumsal mutabakata sahiptir. Dolayısıyla iktidarın değişmesi çok hayati sonuçlar doğurmaz. Ülkeyi yönetecek yeni iktidar bazı ayrıntılarda farklı düşüncelerini sadece yasaları değil, etik kurallar ve siyasi gelenekleri de gözeterek uygulamaya sokar.

Oysa Türkiye gibi yarı demokratik ülkelerde, seçimler, ülkenin yeni sahibini belirler. Ya hep, ya hiç yarışıdır yani. Kazanan hepsini alır! Iktidar, bir dahaki seçime kadar ülkeyi, ele geçirilmiş bir ganimet olarak görür. Muhalefet düşman kuvvetidir. Muhalefet için de iktidar, işgal kuvvetidir. Hukuk, adalet, etik, siyasi gelenekler hak getire. Seçimin yarattığı sonuçlar bu kadar hayati olunca, seçimin önemi de haliyle artıyor.

Türkiye 12 yıllık AKP iktidarında yukarıda değinmeye çalıştığım düşman kutuplu siyasetin abartılı bir versiyonunu yaşadı. Şu anda da bu kutuplaşmanın zirve yaptığı bir iklimde seçimlere gidiliyor. Şimdiye kadar AKP ve Erdoğan karşıtlığını daha çok soyut kavramlar üzerinden dile getiren ciddi bir toplumsal kesim, son iki aydır bu karşıtlığını çok somut yolsuzluk iddiaları ve belgeleri ile tahkim etmiş durumda.

Gezi olayları ile sokağa inmeye çalışan, CHP ve MHP’nin pasif muhalefetinden tatmin olmayan toplumsal katmanlar, CHP-MHP koalisyonu hayalleri görenler, 17Aralık’ta başlayan ve hala devam eden yolsuzluk iddiaları ve belgeleriyle 30 Mart seçimlerine daha büyük bir anlam yüklemeye başladılar.

Aslında uzunca bir zamandır AKP’nin alternatifsizliğini kahredici bir gerçeklik olarak kabullenmiş toplumsal kesim, ilk defa bir “ kurtulabiliriz hissine” kapıldı. Bu seçimlerin yaratacağı en tehlikeli sonuç, bu umudun kırılacak olmasıdır. Çünkü kişisel olarak bu seçimin sonuçlarının iktidarı ve dolayısıyla devletin sahipliğini değiştirecek bir sonuç üretmeyeceğini düşünüyorum.

AKP nin %40’ın bir hayli altına düşeceği ve CHP-MHP oylarının %50’ye ulaşacağı bir sonucun ortaya çıkma olasılığı çok uzak bir ihtimal olarak durmaktadır. Yine özellikle Ankara ve İstanbul’da AKP kazanacaktır. AKP’nin %43-45 aralığında oy alacağı, CHP’nin %30 bandının altında kalacağı ve MHP’nin %15 civarında oy alacağı şu an görünen resimdir. Her gün ortalığa saçılan rezalet tabloları da bu öngörüleri değiştirecek gibi görünmemektedir.Toplumun bu duyarsızlığı ayrı bir tartışma konusudur ancak elimizdeki gerçeklik de budur.

Seçim sonuçlarını hanesine başarı olarak kaydedecek tek parti BDP-HDP olacaktır. Muhtemelen hem oy sayısını ve oranını hem de belediye sayısını ciddi oranda arttıracaktır.

Ancak bu seçim sonuçları, Türkiye’deki kutuplaşmayı ve gerginliği azaltmayacak, çok büyük bir oranda arttıracaktır. Cumhurbaşkanlığı seçiminin de yakın olması ve seçim sonuçlarının AKP’li bir cumhurbaşkanını işaret edecek olması, laik,ulusalcı kesimde umutsuzluğu ve gerilimi arttıracaktır. Yolsuzluk iddialarının vahameti ve tatmin edici bir hukuksal sürecin yürütülmediği de dikkate alınırsa, tepkilerin özellikle Gezi olaylarının yıl dönümünde ciddi toplumsal olaylara yol açması beklenmesi gereken bir durumdur.

Kürdistan’da ciddi bir hakimiyet alanı elde edecek Kürt Siyasi Hareketi’nin alacağı seçim başarısı da, özellikle ırkçı- ulusalcı çözüm karşıtlarınca bu siyasi kutuplaşmanın keskinleştirilmesinde kullanılacaktır.

Seçim sonuçlarına  yönelik daha spesifik tahminler yapmak için daha epeyce zaman mevcut. Şimdilik bu kadarıyla yetinelim.

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
4 Yorum
Lokman Ergün Arşivi