Mustafa'dan eleştirilere yanıt

*O Ses Türkiye’ye katılmaya nasıl karar verdin?                       
   
-Aslında bir karar yok ortada. Arkadaşım katıldı yarışmaya. Başvuru yapmıştı. Beni de çağırdı. Yanında ona destek olmak için gitmiştim. O arada ben de girdim içeriye. Sonra o gelmedi zaten. Sadece ben geldim İstanbul’a…

* Yarışma sürecinde sana en çok kim destek oldu?   

- Yarışma sürecinde bir çok destek aldım. İşin mutfak kısmında en çok yardımcı olan ise hocam Mustafa Sandal’ın menajeri Tekin Önal. Üç haftadır gece gündüz çalışıyoruz stüdyoda. En çok o yardımcı oldu.
 
Destek konusuna gelince ise  Gaziantep’in  amatör bir tiyatro ekibi vardı şu anda profesyonel çalışıyorlar. Antep kültürünü tanıtmaya çalışan bir ekip. Onların çok fazla yardımı oldu. Gaziantep Gaziler Vakfı Başkanı’nın çok yardımı oldu. Son final haftasında ise belediyelerden güzel destekler aldım. Ama en başında destek olanların yeri gönlümde çok ayrı. Onlar müziğimle sevdiler beni.   Bu müziğe, bu kültüre değer veren insanlar çok destek oldu ki zaten final haftası haricinde  desteğimin çoğunu belli kurum ve kuruluşlardan değil de onlardan aldım.
   
* Elemelerinde sana ilk dönen kişi Mustafa Sandal’dı. Onu seçmende bu faktör etkili oldu mu?

- Ben aslında ‘kimse dönmez’ diye bekliyordum. Onun için bir plan yapmamıştım. Çünkü Ahmet Kaya söylüyordum. Mustafa Sandal döndü, Murat Boz ve Hadise döndü… Ben konservatuar okuduğum için işin müzikal kısmına ağırlık veriyorum. O an şunu düşündüm ‘kim daha fazla müzikal bilgiye ve tecrübeye sahip’… Ve Mustafa Sandal’ın ağırlığı hepsinden fazla geldi bana. Çünkü o bu işte 20 yılı devirmiş bir insan. Ve dimdik durabilmiş nadir insanlardan bir tanesi. Çünkü bu kültürde kaybolmak çok kolaydır. 20 yıl bir pop müzik sanatçısının ayakta durması çok zordur, kalan da çok azdır zaten. Mustafa Sandal bu işi çok iyi becerdi. Onun müzikal bilgisi ve becerisi bende ağır bastı. Onun için onu seçtim.
 
*  İlk elemeye geldiğin gün ‘ben buraya utanarak geldim. Çünkü ben kucağımda bağlama ile formata pek uyun değildim’ dedin. Ne değişti?

- Bizim milletimiz, bizim insanlarımız her ne olursa olsun özünü kaybetmezler. Bu bizim fıtratımızda vardır. Kendi kültürlerini asla hiçe saymazlar. Bu yarışmada gördük ki halk kültürü olan halk müziği her zaman daha fazla değer görür. Ne kadar güncel müzikler ön planda olsa da, daha çok ekranlarda görünse de gönüllerdeki her zaman halk müziğidir. Ondan dolayıdır ki çok güzel tepkiler geldi. Ben bu kadarını beklemiyordum. Ümidimi kesmek üzereydim. Yarışmayla beraber insanların kendi kültürlerine sahip çıktıklarını gördüm. Ondan dolayı da çok mutluyum. 
 
* Antep’te vaktinin bir kısmı okulda geçiyordun, bir kısmında müzikle uğraşıyordun. Peki ya kalan kısımda neler yapar Mustafa?

- Ben yaklaşık 6-7 yıldır ailemden ayrı yaşıyorum. Hem okulun eve olan uzaklığı, hem de iş yerimin eve olan uzaklığı nedeniyle durum böyle. İş yerim bir tane olmadı benim. Müzik sektöründe çalışıyordum, programlar yapıyordum. Boş zamanlarımda da arabatamirciliğinden tutun da, inşaatçılığa kadar bir çok meslekle uğraştım. Ama en başarılı olduğu şey müzikti.  Bu da dün belli oldu zaten.
 
* Bekliyor muydun böyle bir sonuç?   

- Ülkemizde şu anda bir müzik kirliliği var. Bundan dolayı içimizde büyüyen bir özlem vardı. Ben belki bunu hatırlattım insanlara. Birincilik umudu sahneye çıkıp ilk performansımı sergiledikten sonra içimde oluştu.  ‘Artık seninle duramam’ cümlesinden sonraki ilk alkış bana birincilik hedefini gösterdi. Çünkü stüdyoda bulunan insanların yaş ortalaması 15 ile 25 arasında. O insanların bu müziğe değer verdiğini görünce  dedim ki “Olacak Mustafa, bu işin sonu güzel…”

*Yarışmada ağırlıklı olarak Ahmet Kaya şarkıları söyledin. Bir gurup insan seni “taklit” olmakla suçladı, eleştirdi… Ne düşünüyorsun bu konuda?
 
Sadece ‘Ahmet Kaya şarkıları söyleyerek birinci oldu’ cümlesi bana mutluluk veriyor.  Bu beni gocundurmaz ki… Önemli olan onu taşıyabilmek. Onun yaptığı işi güzel yapabilmek. Kimse onun gibi yapamaz ama önemli olan belli bir seviyenin altına düşürmemek. Önemli olan akıllarda kalıcı olabilmektir. Ben bunu güzel bir şekilde yaptığıma inanıyorum. Ben bunu kendi yorumumu katarak yaptım. Özellikle altını çiziyorum ki müzisyen olan anlar. Her sesi kalın olan Ahmet Kaya değildir ki… Onu taklit ediyor anlamına gelmez bu durum.  Ne kadar kendi sesim başarılı, ne kadar Ahmet Kaya şarkıları başarılı bunu bir yüzdeye vuramam çünkü her zaman o ağır basacaktır. Kendimi büyütmem söz konusu olamaz. Ahmet Kaya şarkılarının yanı sıra Neşet Ertaş’tan da bir türkü okudum mesela…Sezen Aksu şarkısı vardı Hakim Bey… Bu hafta finalde  Mustafa Sandal’ın ‘Pazara Kadar’ parçasını beraber okuduk. Ben okuyabiliyorum sıkıntı yok. Bütün müzik türlerini okurum ama insan kendine yakışanı yapmalı. Ben kendime bu müziği yakıştırdım. Bunu yaptım. Bundan gocunmam. Yabancı müzik söyleseydim ne kadar beğenirdi insanlar? PopStar’da Bayhan yabancı müzik söyledi mesela. Arabesk tarzda söylediği için biz beğendik belki de. Ben de kalkıp yabancı şarkı söylesem belki bizim halkımız onu da beğenirdi ama bu durum müzik otoritelerinde hiçe sayılacak bir şeydir. Ben hangisi iyi olacaksa onu yapmaya çalıştım  ve yaptım.
 
Bir de şu var parçaları ben seçmiyorum.  Ben demiyorum ki ‘bana sürekli Ahmet Kaya’ okutun. Bu işi bilen insanlar var. Benim müzik hocalarım var. Bana bunu yakıştırıyorlar, eğer bu kötü bir şey olsaydı ben birinci olamazdım. Biri çıkıp İbrahim Tatlıses şarkılarını güzel okursa, ona yakışır biçimde söyleyebilirse o da birinci olabilir.  Beğenmeselerdi seçilmezdim, bu kadar basit.
 
*Peki bundan sonra nasıl olacak hayat, neler değişecek?
 
Burada yaşananları unutup tamamıyla Antep’e dönmem söz konusu olamaz. Çünkü bu bizim mesleğimiz artık. Ben bu işin okulunu okuyorum. Doğuda ve Güneydoğuda yaşayan bir insan olarak burayla ilgili bazı kültürel çelişkilerimiz var. Benim  kültür birliği sağlamak gibi bir hedefim var. Çok fazla tepki aldım. Ahmet Kaya şarkıları söylediğim için, birinciliğimi ona armağan ettiğim için. Ben gurur duyuyorum. Her zaman arkasında duracağım bu sözlerimin.
Kimse bu ,işi siyasete dökmesin, kimse bölücü olarak yargılamasın eğer ki vatanseverlik istiyorlarsa  benim sınırlarım Misak-ı Milli değil.
“gözümün gördüğü her yer benim memleketimdir” Benim sınırlarım budur. İnsanlar türkülerden korkmasınlar, türküler birleştiricidir. Ben bu ülkede doğmuşsam, burada yaşıyorsam, bu ülkenin ekmeğini yiyorsam hiçbir zaman ihanet etmem. Tek sıkıntım buydu. Bunu da halledeceğim inşallah.
 
* Albüm ne zaman çıkacak?
 
- Ben hazırlıklara başladım. Şuan repertuarı tamamlıyoruz. Bomba gibi geleceğiz inşallah. Müzikal anlamda Mustafa Sandal ile çalışacağım. Ama albüm konusunda belli bir sözleşmemiz var. Acun Bey’in sözleşmesinde zaten yazıyor farklı bir şirketle albümü yapacağız. Yine desteğim Mustafa Sandal olacak.

* İlk konser kimin için?
 
-Bencillik diye algılanmasın ama kendi annem babam için. Çünkü beni yetiştiren onlar. Nankör olamam. 
 
*Onlar birinciliğini nasıl karşıladılar?

-  Ailem çok fazla sevinen insanlar değildir. Belli etmezler. Belki de bunu umdukları için, ‘Mustafa birinci olacak eminiz’ dedikleri içindir. Hep böyle oldu. Konservatuarı kazandığımda da böyleydi. Daha önce de çeşitli birincilikler aldım Kültür Bakanlığı çerçevesinde yine aynıydı tepkileri. Annem babam sevinmesini bilen insanlar.

Kaynak: hurriyet.com.tr