HDP, Diyanet İşleri Başkanından randevu istedi
HDP'li Yıldırım, Diyanet'ten randevu istediklerini söyledi: Ali Hoca’dan randevu talep ediyoruz.
HDP Siirt Milletvekili Kadri Yıldırım ve Diyarbakır Milletvekili Nimetullah Erdoğmuş, Afrin’e yönelik Zeytin Dalı Harekatı’yla ilgili olarak, TBMM’de basın toplantısı düzenledi.
Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş’tan randevu talep eden milletvekilleri adına söz alan Kadri Yıldırım, “Türkiye de dahil olmak üzere İslam ülkelerinin çoğunda diyanet kurumları gerçek İslam’ı temsil etmekten uzaklaşmış, bağlı oldukları devletlerin birer aracı haline gelmişlerdir. Bu devletlerin ve iktidarların arzuladıkları istikamette fetvalar vermekten çekinmiyorlar” dedi.
‘FETİH İSLAM’IN BARIŞ MESAJINI İLETMEKTİR’
Camilerde Fetih Suresi’nin okunduğunu hatırlatan Yıldırım, “Arapça’da kelime anlamı ‘açma’ olan fetih öncelikle kalbi ve aklı İslam gerçeğine açmak, İslam’ın barış mesajını iletmek, bu barış mesajının önündeki engelleri kaldırıp barışın önünü açmak, barışın sürekli olacağı bir ortamı oluşturmaktır. Fethin bu çerçevesi bizzat Diyanet İslam Ansiklopedisi’ndeki Fetih maddesinde yazılıdır” diye konuştu.
‘SİYASETİ BİR KENARA BIRAKIP, DİNİ BOYUTUNU MÜZAKERE EDELİM’
Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş’la görüşmek istediklerini söyleyen Yıldırım, “Şimdiki başkanımız Ali Hoca’nın herhangi bir endişesi yoksa biz kendisinden randevu talep ediyoruz. Her türlü siyasi mülahazayı bir kenara bırakıp bu işin dini ve Kurani boyutunu müzakere edelim. Ne Amerika’ya ne Rusya’ya mecbur olacağımız, herhangi bir atmosfere yol açmadan, madem yerli ve milli bir proje başlatılmış bu projeye Kürtleri de dahil edelim. Bu yükün altından hep beraber kalkalım” dedi.
‘ABD VE RUSYA’NIN BİZE FAYDASI YOK’
“Diyanet’e götüreceğiniz önerinin tam karşılığı nedir, bölgeye gitmek de bu öneriye dahil mi?” sorusu üzerine Kadri Yıldırım, şunları söyledi:
“Bölgeye gitmenin de içinde yer alabileceği geniş kapsamlı bir öneri. Hem mevcut askeri harekatı hem de diğer hususları masaya yatırmak ve ona göre de hiçbir parti ve siyasi mülahazayı gözetmeden, vicdan adalet, insan halkları çerçevesinde müzakere etmek. Aksi takdirde bu uçuruma birlikte yuvarlanırız. Ne ABD’nin ne Rusya’nın bize bir faydası yok. Bana göre milli ve yerli olmak çareyi içeride aramaktır. Bu noktada bazı adımlar atılabilir.”
