Diyarbakır mitingi tartışmalarına Kılıçdaroğlu da katıldı: MİT müsteşarına güvenmiyorum

Diyarbakır mitingi tartışmalarına Kılıçdaroğlu da katıldı: MİT müsteşarına güvenmiyorum

Kılıçdaroğlu, Erdoğan'ın "İstihbarattan aldığım bilgi, Muharrem İnce'nin Diyarbakır mitingine katılanların tamamına yakını HDP'li" şeklindeki sözlerine ilişkin, “Ben o müsteşara güvenmiyorum. O müsteşar saraya çalışıyor, gayet net anlaşılıyor." dedi.

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Star TV’de yayımlanan ‘Seçim Özel’ programında soruları yanıtladı.

Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “İstihbarattan aldığım bilgi, Muharrem İnce’nin Diyarbakır mitingine katılanların tamamına yakını HDP’li” şeklindeki sözlerini yorumladı.

MİT müsteşarına güvenmediğini söyleyen Kılıçdaroğlu, “Adil Öksüz’ü takip edemeyen istihbarat, Muharrem İnce’nin Diyarbakır mitingini takip ediyor” dedi. Kılıçdaroğlu, “Türkiye Cumhuriyeti devleti istihbarat devleti mi? Demokratik devlet” dedi.

‘O MÜSTEŞAR SARAYA ÇALIŞIYOR; GAYET NET’

“Asıl vahim olanı Erdoğan’ın bu açıklamayı kamuoyuna yapmış olmasıdır” diyen Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bütün dünya şunu düşünecek? Ülkede demokrasi yok. Yani demokrasi olmadığı söylemini perçinlemiş oluyor. Bizim ülkemizde demokrasi yok, ben istihbarattan alıyorum. Hangi istihbarat? MİT’ten mi alıyor? MİT’in müsteşarı ne oldu? İstifa etti, geldi, AK Parti’den seçime girmek istedi, listeye konmayınca tekrar görevine geri döndü. Biz oraya güvenmiyoruz ki. Ben o müsteşara güvenmiyorum ki. O müsteşar saraya çalışıyor, gayet net anlaşılıyor…”

‘ADİL ÖKSÜZ’Ü TAKİP EDEMEYEN İSTİHBARAT, İNCE’Yİ Mİ TAKİP EDİYOR?’

“Adil Öksüz’ü takip edemeyen istihbarat, Muharrem İnce’nin Diyarbakır mitingini takip ediyor” diyen CHP Genel Başkanı, hükümete “Gülen’in iadesini neden beklettiniz? 15 Temmuz’un yaşanması mı gerekiyordu?” diye sordu.

“Amerika’nın taleplerinde somut delil isteniyor. O deliller istihbaratın elindedir. Adil Öksüz ve beraberindeki 4 kişi bir villada toplanıyor” diyen Kılıçdaroğlu, “O villayı MİT biliyor, Adil Öksüz’ü takip edemeyen istihbarat, Muharrem İnce’nin Diyarbakır mitingini takip ediyor” ifadelerini kullandı.

‘MUHARREM İNCE CUMHURBAŞKANI SEÇİLECEK’

CHP lideri ayrıca, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, kendisi üzerinden partisinin cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce’ye yüklenerek zaman kaybetmemesi gerektiğini söyledi.

Kılıçdaroğlu, “Muharrem İnce cumhurbaşkanı seçilecek. O koltuğa oturacak. Bütün dünyaya güven verecek. Demokrasi konusunda adalet konusunda huzur konusunda… Türkiye genç ve dinamik bir cumhurbaşkanı seçecek” diye konuştu.

‘İNCE YÜZDE 32’YE DOĞRU GİDİYOR’

Kılıçdaroğlu, Muharrem İnce’nin oy oranının partisinden fazla olmasını kendilerinin de isteyeceğini, anketlerde yüzde 30’u aştığını gördüklerini söyledi. Kılıçdaroğlu, “Özel yaptırdığımız bir anket yok ama kamuoyuna yansıyan değişik anketler var. Bizim de gördüğümüz, yüzde 30 barajından yukarı gidiyor, 32’ye doğru. Ben inanıyorum önümüzdeki günlerde daha yukarı doğru çıkacak. Erdoğan inişte ama İnce yukarı doğru gidiyor” dedi.

‘YÜZDE 10 BARAJINI KALDIRACAĞIZ’

Eski parlamenter sistemi en çok kendilerinin eleştirdiğini dile getiren Kılıçdaroğlu, “Çünkü 12 Eylül darbe hukukunun bütün unsurlarını taşıyor. Biz ise 12 Eylül darbe hukukundan arınmış, tümüyle vesayetten arınmış bir sistem istiyoruz. Bir dönem askerlerin vesayetinden, bir dönem bir başka vesayetten bahsedilirdi, şimdi ise Erdoğan’ın vesayetinden bahsediyoruz. Demokratik parlamenter sistemde kadın erkek eşitliği olacak. Seçim Yasası’nı değiştireceğiz. Yüzde 10 seçim barajını kaldıracağız. Gerçek anlamda yasama organı, gerçek anlamda yürütme organını denetleyecek.” dedi.

DANIŞTAY SAYGIN BİR KURULUŞTUR; O HÂKİMİN İSTİFA ETMESİ LAZIM’

Kılıçdaroğlu, Demokratik Parlamenter Sisteme geçiş için belirli bir zaman gerektiğini, bunun için ortalama 2 yıllık bir süreç olabileceğini, çünkü anayasanın değişmesi gerektiğini, bunun için de siyasi partilerin ve sivil toplum örgütlerinin katılımıyla demokratik bir anayasa yapılması gerektiğini belirtti.

Cumhurbaşkanının aynı zamanda siyasi partinin genel başkanı olmasını doğru bulmadığını söyleyen Kılıçdaroğlu, “Cumhurbaşkanı mahkemeye hakim tayin edecek. Şimdi bir partinin genel başkanı olarak ben Anayasa Mahkemesi’ne hakim tayin edersem, o yargıca güvenilir mi? ‘Falan partinin militanıdır’ diyecekler. En tipik örneği; Danıştay hakiminin yaptığı olay. Bu kişi hakim midir? Değildir artık. Tweetini silmesi yetmez. Görevinden istifa etmesi lazım. Artık iradesi belli olmuştur. Siyasallaşmıştır, istifa etmesi lazım. Sayın Erdoğan’ın partisinde mi olur, Sayın Bahçeli’nin partisinde mi olur, partilerden birinde siyaset yapması lazım. Siyaset yaparsa saygı duyarım. Siyaset yapmadığı sürece sadece yargıyı kirletiyor. Danıştay’da kara bir leke olarak kalıyor. Danıştay saygın bir kuruluştur, köklü tarihi olan bir kuruluştur. Kişilikli, onurlu, erdemli biriyse ve gerçekten yargıya ve adalete inanıyorsa bir gün değil, bir saat bile kalmadan istifa etmesi lazım. İstifa etmiyorsa bu söylediklerimin tamamı onda yok demektir” dedi.

İYİ PARTİ’YE 15 VEKİLİN VERİLMESİ

CHP’nin, İYİ Parti’ye 15 milletvekili vermesinin hatırlatılması üzerine Kılıçdaroğlu, “CHP bu hareketi yapmasaydı İYİ Parti seçimlere giremeyecekti. YSK, İYİ Parti’nin seçime girme kararını mecburen verdi. Biz bu hamleyi yapmasaydık, Sayın Akşener ve İYİ Parti seçimlere giremeyecekti. Bunun hazırlığını yapıyorlardı zaten. Bunun talimatı verilmişti YSK’ya. Biz bunları gayet iyi biliyoruz. O yüzden hemen süratli bir şekilde karar aldık, 15 arkadaşımız İYİ Parti’ye katıldı ve ondan sonra YSK zorunlu olarak ‘Evet sizler de katılabilirsiniz’ dedi. Çünkü artık TBMM’de bir grubu var. Yapacağı hiçbir şey kalmadı” ifadelerini kullandı.

Etiketler : , , , ,
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.