'CHP mutlaka sürece dahil olmalı'

'CHP mutlaka sürece dahil olmalı'

Mithat Yenigün, Midyatlı bir işadamı. Kendisi Kürt, eşi Türk. Açılım sürecinden çok umutlu. Ancak CHP'nin mutlaka sürece dahil olması gerektiğini savunuyor.

Mardin, Kuzey Mezopotamya’nın farklı medeniyetlerini, dinlerini, kavimlerini bir araya getiren önemli bir şehir. Zerdüştlük, Süryanilik, Yezidilik ve İslamiyet yıllarca damgasını kente vurmuş. Midyat da bu kentin tarihi bir ilçesi. 

Büyük medeniyetlerin ve büyük acıların yaşandığı bölgede Midyatlı bir aile var: Nehroz ailesi. Süryanileri 300 yıl önce beladan koruyan, onları korumak isterken de büyük bir bedel ödeyen bir aile. İşte bu ailenin son kuşak üyelerinden biri Mithat Yenigün. Kendisi Kürt, eşi Türk. Yıllarca NATO müteahhitliği yapmış. Kürt kimliği zaman zaman engel olarak çıkarılan bir işadamı. Bugün işlerinin büyüklüğü 1 milyar dolar olan, Rusya’dan Afganistan’a kadar dünyanın çeşitli bölgelerinde müteahhitlik yapan Yenigün, Bomonti’den İstanbul’a giriş yapıyor. 

CHP’li bir aileden gelen ancak kendisini Özalcı olarak tanımlayan Yenigün’le hem açılım sürecini hem de yatırımlarını konuştuk... 

Önce Yenigün şirketini anlatır mısınız? Ne zaman kuruldu? 

Midyatlıyım. İş hayatına Diyarbakır’da başladım. Ticaret kaydımı da ilk bu şehirde yaptırdım. 1973’te ağabeyimle birlikte aile şirketimizi kurduk. NATO işlerine girmeye başlayınca da ihaleler nedeniyle Ankara’ya taşındık. 

Bugün büyüklüğü nedir? 

Bugün 1 milyar dolarlık iş sözleşmemiz var. Çalışan sayımız 15 bin civarında. 150’den fazla mühendis kadromuz var. 

Hangi ülkelerde çalışıyorsunuz ağırlıklı olarak? 

Şantiyelerimiz ağırlıklı Rusya, Afganistan ve Türkiye’de. 

Ancak İstanbul’da yeni bir projeniz başlıyor. Türkiye’ye mi dönüyorsunuz? Hedefiniz nedir? 

Ağırlığımız hâlâ yurtdışında. Suudi Arabistan’a büro açtık. 600 milyar dolarlık iş olacak. TAV’dan taşeronluk aldık. Kuzey Irak’ta AVM’ler, oteller yaptık. Soçi olimpiyatları için iş yapıyoruz. Turizmde 1993’te Antalya Belek’e ilk yatırımı yaptık. Beş yıldızlı Sentido Zeynep Golf Resort’u işletiyoruz. Bir başka otelimiz ise Mardin Midyat’ta. Bomonti’de 14 kat, 122 suitten oluşan bir proje başlatıyoruz. 

Türkiye çok önemli bir süreçte. Siz de Güneydoğulu Kürt kimliğine sahip bir işadamısınız. Açılım sürecini nasıl değerlendiriyorsunuz?

Ben o bölgeden olduğum için ayrıca hassasiyet duyuyorum. Yaparsa da ancak bu başbakan yapabilir. Arkası kuvvetli. Koalisyonlar çok zaman kaybettirdi. Abdullah Öcalan da doğru talepler koydu ortaya. Onunla görüşmekle de iyi yaptılar. Sonuçta bir gerçek. Duygusallıkla olacak iş değil. Ortada asarım keserimle halledemedin. Başbakan doğru yolda gidiyor. Çoğu kişinin hesabı bozulacaktır. Çok engel çıkacaktır. 

Kürt kimliğiniz işlerinizde engel yarattı mı? 

Yıllarca Kürtçe konuşma yasakları oldu bölgede. 1960’ta, 1980’de... Köylü kadınlar pazarda mal satamazdı, tercümanlık yapardık. Kürt yoktur iddiaları ortaya atıldı. Ama bu bir gerçekti. Bugün artık ayan beyan kabul ediliyor. 

Kaybedilen canların değeri tabii ki ölçülemez ama bu gizli savaşın büyük maliyeti oldu. 400 milyon dolardan söz ediliyor? 

Bence 1 trilyon dolar. Köyler boşaltıldı. O köylerde yaşayanlar kentlere geldi. Açlıktan başka şeyler oldu. Korkunç bir rakam. Biz oradayız. Diyarbakır’da tuğla fabrikamız var. Para kazanmıyoruz ama 100 kişi çalışıyor. Çok hatalar yapıldı. Asırlardır beraber yaşıyoruz. Artık barış olmalı. 

Bu sürecin başarıya ulaşacağını düşünüyor musunuz? 

Ulaşması gerektiğini düşünüyorum. Bunun için CHP de devreye girmeli. Bu mesele Meclis’in meselesi olmalı. Barış Türkiye’ye lazım. Bu aş-iş için de zorunlu. Dünyada trilyonlarca dolar para gidecek yer arıyor. Politik çekişmeler bir kenara bırakılmalı artık. 

Midyat’ta köklü bir aileniz ve ilginç hikâyeniz var.
 

300 yıl önce Süryaniler bazı aşiretlerden korumaları için bizim ailemizi çağırmışlar. O tarihten itibaren Süryaniler bizim için çok değerlidir. Kirvelerimiz Süryani. Yakın arkadaşlarımız Süryani. Artık sayıları çok azaldı. En fazla 300 bin civarındalar. 1970’lerden sonra çoğu göç etti. O zaman ailemize 1200 yıllık kasrı vermişler. Bugün o kasır otel. Yüzde 15 dolulukla çalışıyor. Tamamen duygusal fizibilite ile yaptık. 

Midyat’ta dört farklı din var. ‘Yaşayan Dinler Fakültesi’ inşa edildi mi? 

Farklı dinlerden okul arkadaşlarımızla bir tatil köyü hayalimiz vardı. Bu bölgede 4 lisan konuşuluyor. Ancak onu gerçekleştiremedik. Tek bir kapıdan girecektik. Bu gerçekleşmedi ama Midyat’ta kurulacak ‘Yaşayan Dinler Fakültesi’ne ilişkin bir taahhüdüm var. Bina yatırımını yapacağız.

JALE ÖZGENTÜRK / RADİKAL 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.