İrfan Sarı

İrfan Sarı

Milli görüşün görüşü

Milli görüşün görüşü

Milli görüşün 83 yaşındaki temsilcisi namı diğer Mücahit ERBAKAN’la Radikal gazetesinin yapmış olduğu röportajı okurken Kürt meselesinde nasıl bir samimiyetsizlik içinde olduklarını bir kez daha anladım.

Oysa onun gibi mazlum cephesinde olan bir liderin mazlum halkların karşısında değil yanında olması gerekirdi. Onun gibi dini bütün ve sözüm ona İslam kardeşliğini savunan birinin yaratanın yaratmış olduğu bir dilin temsilcisi Kürtleri anlaması mutlak olmalıydı.

Ama anlaşılıyor ki durum ne olursa olsun söz konusu Kürtler oldu mu fikirler bir noktada toplanıyor. Karşı bir reaksiyon durumu gelişiyor. Dini, dili, fikri, görüşü ne olursa olsun Kürtlere karşı aynı cepheden bakılmalı onlara göre.

Ona göre Kürt meselesi dış destekli bir mesele.

Hatta röportajda onların Recai KUTAN’ı 1960’da Diyarbakır’a su getirmeye gitmiş ve bir dağın başında Amerikalılar görmüş turist kılığında imişler. Ne işleri varmış orada turistlerin. Onlar güneydoğu halkını kandırıyormuş. Kışkırtıyormuş.

Doğru ya orada yaşayanlar doğu ve güneydoğu halkı. Kürt değil. İsimlerini bile anmaktan imtina ediyor. Doğru ya orada yaşayan halk kart-kurt devrinden doğu-güneydoğu devrine gelmişlerdi.

Ona göre Amerikalılar gidip oradaki köylülerin aklına girdi ve sonra Kürt meselesi diye bir mesele çıktı ortaya.

Dâhiyane cevaplarını okurken Mücahit ERBAKAN’ın, bir Kürt olarak incindim. O daha başka bir yerden bakıyor meseleye. Değil Türkiye’nin bölünmesi İslam birliğinin bile bozulması çıkabilirmiş bu meselenin altından.

Devletin doğu ve güneydoğu halkına karşı yanlışı olmamış. Devletin bazı yanlış yetişmiş fertleri oradaki halka zulmetmiş. Eğer doğu-güneydoğu halkına iş verselermiş bu mesele zaten ortadan kalkarmış. Milli görüşün ağır sanayi haritasına bakılırsa görülecekmiş 1977 de yaptıkları bazı fabrikalar. İşte o fabrikalar sürdürülmüş ola imiş Kürt meselesi diye bir mesele kalmazmış.

AKP dâhil diğer bütün siyasi partilerin düşünceleri ve fikirleri Siyonistlere ve Amerikalılara hizmet ediyormuş bir tek Milli görüş haktan, adaletten, ilahi ruhtan kopmamıştır. Onun için iktidara geldiklerinde güneydoğu meselesini çözeceklermiş.

Müthiş zekiymiş hoca hazretleri. IQ’ sünü hiçbir makine ölçemezmiş.

Bu kadar zeki bir insanın bütün ömrünü bu ülkede geçirmiş olması ve ömrünün büyük bölümünü siyaset tarihinin içinde eskitmesi bu ülkenin hiçbir sorununa çözüm olamamışken zekâsının bir makine tarafından ölçülemez olması gayet normaldir. Makine belki böyle bir veriye rastlamayacaktır. Zekâyı belirleyen beyin 83 yaşın gazabına uğramış olabilir beklide.

Ya da 28 Şubattaki gibi postalların sesine dayanamayıp kaçmış olmuştur belki de…

Asansörle kürsülere çıkmak kolaydır belki. Ama yürüyerek kürsülere çıkmak çok daha şık ve daha kolaydır bunu kendileri de bilir, buna rağmen halinden memnun görünüyor olması neye yorulur bilmem.

Demokratik özerkliği kabul etmek mümkün değilmiş ona göre.

Başkalarının omuzları üstünde olan, başka kuvvetlerin yardımıyla yürüyebilen birinin demokratik özerkliği tasvip etmesi ne kadar adil olabilir ki. Elbette ki akıllıca da olmaz çünkü demokratik özerklik yaşam içinde başkalarının yardımıyla yürümeyi kabul etmez. Dayanışmayı esas alır. Başkalarının kendini yaşatmasını kabul etmez.

Oysa mücahit ERBAKAN sırtlanmayı ister. Ölümüne kadar sırtlarda taşınmayı ister. Biri ayaklarını yıkayacak, biri kundurasını çıkaracak, biri seccadesini serecek, bir koluna girecek, biri kulağına fısıldayacak ki politika yapabilsin.

Demezler mi “biri yer biri bakar kıyamet ondan kopar.”

Demokratik özerklik parmağını bile dik tutamayan birinin kabul edebileceği bir proje değildir tabiî ki.

Demokratik özerklik kendi ayakları üzerinde yürümeyi esas alan kendi parmaklarına hükmeden sağlam bir bedendir.

Üretebilen, kendini sürekli yenileyen bir beyindir.

Bunu kabul etmesen de olur bay Mücahit.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
15 Yorum
  • viyan / 02 Ocak 2011 Pazar 19:38

    elinize yüreğinize sağlık irfan abi.kalbimize ayna tutmuşsunuz.zor spas.serketın.

    Yanıtla (0) (0)
  • ÜY / 02 Ocak 2011 Pazar 20:47

    Değerli Üstadım,
    makalenizi okudum, içeriğine aynen katılıyorum, erbakan hiç bir zaman için Kürtlere iyi niyetle bakmamıştır. Aslında kendisi osmanlıcılık maskesine bürünen bir türk milliyetçisidir. Kürtlerin dini duygularını sömürerek Kürtler sayesinda bakan ve başbakalık yapmıştır. Türkeşle secim ittifakları yapmıştır. Kıbrısda 150.000 rumun kanını şarap ğibi içmiştir. Ondan Kürtlere fayda gelmez, vesselam.

    Yanıtla (0) (0)
  • xunav / 02 Ocak 2011 Pazar 21:19

    bay Mücahit'i eleştiren birinin acaba onun hayatında neler başardığından haberi var mıdır. 83 yaşındaki bir ihtiyarın, zamanında ne dahiyane başarılara imza attığından bihaber sayın yazar o zatın IQ derecesini alaya alacağına kendi IQ sunu test etmesi daha doğru olmaz mıydı.sayın yazar bu güne kadar ne gibi bir başarı elde etmiş merak ediyorum doğrusu.
    NOT: erbakancı değilim ama düşmanımda olsa birinin yanlış tenkit edilmesine karşı çıkmayı onur meselesi yaparım. doğru olan da budur. ayrıca radikaldeki yazıyı da okudum. ve sayın sarı'nın bir iki cümle dışında bayağı bir mübalağa sanatı kullandığını gördüm. herhalde laf olsun tepsi dolsun düşüncesi ile yazmıştır.
    Saygılar...
    HER BIJİ WELAT- HER BIJİ KURDİSTAN!!!

    Yanıtla (0) (0)
  • anka / 02 Ocak 2011 Pazar 22:58

    Sevgili irfan abi, bu tür zihniyeleri Allah islah etsin, bunlar acinacak durumdalar, kürt halki söz konusu oldugunda bunlar aslana kesiliyorlar, kürtler bunlari kaale almamalilar.

    Yanıtla (0) (0)
  • erkan akbıyık / 03 Ocak 2011 Pazartesi 01:28

    ya gitsin evde otursun..gül olmasa şimdi hapiste cürümüştüü kayıp trılyonlardan...trilyonlar nr oldu..balta kesti balta hanii...kayboldu..devrim arabasına benzin komayı unutmuştu genc yasında...

    Yanıtla (0) (0)
  • yıldıray / 03 Ocak 2011 Pazartesi 07:22

    O VARYA İLK KÜRTLER İÇİN BAŞ KALDIRIP ANDIMIZIN TÜRKÜM DEMESİNE KIZIP KÜRTLERDE BUNA KIZAR ONLARDA BEN KÜRDÜM DİYEREK ÇIKIŞ YAPAN MÜCAHİT ERBAKAN BUNUN UĞRUNA HAPSE DE ATILMADI MI SİZLER BİR KİŞİ HAKKINDA ÇOK İYİ BİLGİ SAHİBİ DEĞİLSENİZ O KİŞİLER HAKKINDA PEŞİN HÜKÜM VERMEYİNİZ.

    Yanıtla (0) (0)
  • mezopotamyalı / 03 Ocak 2011 Pazartesi 10:17

    Bakın K.Kılıçdaroğlu hem Tunceli li hemde ezilmiş kesim olan (herhalde Kürt) alevılerdendır. Kürt meselesine yaklaşımı ise menfidir....
    Ecevit.. O da kürt kanı taşımasına ve en büyük desteği yıllarca Kürtlerden almasına rağmen kürt sorununu inkarcı konumunda öldü gitti...
    Özal.. Kürt olmasına rağmen koruyuculuk gibi bir çok uygulamanın baş mimarıydı...
    Kısacası Hocaya kızmamıza gerek yok,silahların dakika başı batladığı 1990 yıllarda bile şahsen Tv ekranlarında o dönemin başbakanı Demirel e karşı soğukda köy meydanında toplatılıp içkence edilen kürtlerin dramını anlatıtığını hatırlıyorum..Ve Hoca Demirel den bunun hesabını soruyordu..
    Kürt kanı ile beslenen Ergenekonun şah damarını kesende de Hocanın talebeleridir..Bunlarıda görme

    Yanıtla (0) (0)
  • erdal / 03 Ocak 2011 Pazartesi 10:27

    sayın sarı nerden buluyun bu konuları hakkatten tebrik ederim hiç fark etmiyoruz..başarılar kardeş

    Yanıtla (0) (0)
  • CihanK / 03 Ocak 2011 Pazartesi 11:20

    Milli Görüş , Milli Nizam Partisi , Milli Selamet Partisi , Milli Gençlik Vakfı...
    Sözde ' ümmetçi ' olanların kartvizitinde bu kadar çok ' milli ' geçiyorsa durum ortadadır zaten. Sanırım Erbakan Hoca Kürtler'e gönül borcunu ödüyor. % 3-4 oy alıp marjinal bir parti olduğu dönemlerde , Kürt illerinden %70-80 oranında aldığı oyların gönül borcu...

    Yanıtla (0) (0)
  • berdan / 03 Ocak 2011 Pazartesi 11:29

    çavuşeskonun dediği gibi bu siyasetçilerin alayı ib......dir bdp hariç hepsini bi çukura atıp benzinle yakmak lazım kısacası.

    Yanıtla (0) (0)
  • barış / 03 Ocak 2011 Pazartesi 16:04

    radikaldeki yazısını okuduğumda hocanın hiç te öyle anlamlara gelecek bir sözüne rastlamadım.. neden o yazıyı çarpıtıyorsunuz sayın sarı anlamdım. üstelik hoca kürtlerin haklarını sonuna kadar savunan bir insan ken.. doğrusu hoca hakkında ne kadar kıt bilgiye sahip olduğunuzu görüyorum...

    Yanıtla (0) (0)
  • rg / 03 Ocak 2011 Pazartesi 23:41

    Bu programlar haftalıktı, ben bir sonraki hafta Lice’de halkın karların üstüne yatırıldığı fotoğrafı ve boşaltılan köyün fotoğrafını getirdim, Demirel’in önüne koydum. “Bu köyü çığ yüzünden boşaltmadılar, sırf bir nevi hırs ve intikam nedeniyle bu hale getirildi, çocuk mu aldatıyorsun” dedim. Türk ırkçısı insanlar Kürtlere karşı kin besliyordu, sonuç bu zulümler oldu. Bizim insanlarımızın bir bölümü bu ülkenin kaynaşmış tek bir kütle olduğu hususunda terbiye edilmemiş. Süleyman Bey için söylemiyorum, sakın yanlış anlaşılmasın. Ama o yerel yönetimlerin sözlerini tahkik etmeden doğru kabul etmesi hataydı.

    Yanıtla (0) (0)
  • mızuri / 04 Ocak 2011 Salı 07:15

    Sayın Sarı bir kürt olarak size şu tavsiyede bulunmak istiyorum.Siyaset çok ince bir yoldur onu takib eden insanlar sabırlı erdemli ve çok dikkatlı olmaları gerekir. bugün kürt milleti olarak sözde bir siyasi hareket yürütmekteyiz, mademki siyaset yapıyoruz o zaman siyası erdemlik için ve kendi hislerimize kapılmadan hareket etsek daha iyi olur, Yiğidi öldür ama hakkını ver diye bir söz vardır. Erbakan dünya çapında bir dahidir. İsmet inününü şöyle diyordu Cumhuriyetimiz bir adam çıkardı fakat ne yazık ki, takonyalı çıktı. Bugün değil türkiye islam alemi onu dinleseydi ABD kafiri ırakta afganistan ve pakistanda müslümanın ırzına geçemezdi.onun için Erbakan kürtler yüzünden ceza yiyen tek liderdir bunu böyle bilelim...

    Yanıtla (0) (0)
  • tertip / 04 Ocak 2011 Salı 16:21

    hz. ali döneminde' muaviye ve yandaşları.devlet hazinesinde 80.000 altını gizli gizli yediler harcadılar sözde müslüman!! ama yaşantıları roma ipmaratorluğunun yaşantısına aynıydılar. hırsızlık''arsızlık'' adam kayırma'' adaletsizlik'' almış başını gidiyordu .hz.ali bunu öğrenince üstüne orduyu saldı.fakat onlarında hoca hazretleri gibi akkılı adamları vardı' gelen müslümanları nasıl durduracaklarını biliyorlardı her bir askerin elline bir mızrak verdiler. mızrağın başına bir kur'an-ı kerim sayfasını geçirdiler: bu manzarayı gören. hz. ali ordusu'' savaşmaktan vaz geçtiler. onlar dünde vardı' bügünde olacaklar :dün muaviye vardı bügün erbakan sadece i

    Yanıtla (0) (0)
  • bulut / 04 Ocak 2011 Salı 21:15

    eger bir sefer daha erbakan hakında yazarsan yada türk siyasetcılerı hakında unutma bır pskiyatri acından degerlendır.ruhsal acıdan analız yap ve neden türkiyede siyasetcıler ölünceye kadar böyle koltuga yapısmaktalar?..bu genel bir travmadır hepsınde..ruhsal buzukluktur..haa unutmadan erbakan her seferınde takunyasıyla kacmasıyla meshurdur..bılmeyenler tarıhe baksın mücahıdın kkahramanlıklarına...

    Yanıtla (0) (0)
İrfan Sarı Arşivi