21 yıldır kesilmeyen ses: Radyo Ses

Mersin'de yayıncılıkta 21'inci yılını geride bırakan Radyo Ses ötekilerin sesi olmaya devam ediyor.

Alternatif radyoculuk yapan radyo, gözaltı, tutuklama ve sansüre rağmen dimdik ayakta kalarak, siyasetten ekolojiye, kadından kültür sanata, spordan tarihe, çalışma yaşamından kent sorunlarına kadar birçok alanda programlar yaparak, haber bültenleri ile halka gerçekleri ulaştırma devam ediyor.

'Yasallaşma süreci tahakkümü getirdi'

Korsan yayıncılıkla hayata başladıklarını belirten Radyo Ses çalışanı Diren Keser, 1992-1993 yıllarında korsan yayıncılığın sona erdiği yıllarda devletin radyolara "Gelin yasal yayıncılık yapın" dediğini ve bu şekilde radyoculuğun da devletin tekeline girdiğini söyledi.

Yasallaşma sürecinin devlet tahakkümü ve baskısını gündeme getirdiğini belirten Keser, 21 yılda çok sayıda gözaltı, tutuklama, yayın kapatma, yayın durdurma cezası ile karşılaştıklarını belirtti.

21 yıl boyunca seslerinin kısılmaya çalışıldığını dile getiren Keser, "Sesimizi kısmak için ceza verdiklerinde daha fazla çalışarak, daha fazla emek harcayarak ve daha fazla yayıncılık yaparak bu süreci devam ettirdik" dedi.

'Kürt yoksa Kürtçesi de yoktu'

Devletin yasak listesi olduğunu ve bu listeyi her ay düzenli olarak radyoya gönderildiğini söyleyen Keser, yasaklananlar arasında bulunan sanatçılardan parçalar dinlettirdikleri için Ağır Ceza Mahkemeleri ve DGM'lerde yargılandıklarını ifade etti.

Keser, "30 yıl önce Kürt yoktu, Kürt yoksa Kürtçesi de yoktu, Kürtçesi yoksa müziğe de olmaz" anlayışının karşısında Kürt ve müziğinin olduğunu haykırdıklarını söyledi. Keser, "Biz nasıl ki bugün onlarca TV ve Radyo kanalında Kürtçe müzik dinleyebiliyorsak, bunun bedelini Kürt dengbejleri, Kürt sanatçılar ve asimilasyona karşı dik duran sanatçılar bunun bedelini ödedi. Ödenen bu bedellerden kaynaklı bu gün herkesin Kürtçeyi bu kadar yaygın kullana biliyor" dedi. Alternatif radyocu ve yayıncılarında bu bedeli sonuna kadar ödediğini ve ödemeye devam ettiğini kaydeden Keser, "Halklar, inançlar neyi ifade etmek istiyorsa, doğrudan neyi anlatmak istiyorsa biz onu veriyoruz" diye konuştu.

'Çok dilli bir yayıncılık yapmaya çalışıyoruz'

Yeni yayın döneminde birçok program yapacakları bilgisini paylaşan Keser, "Yeni yayın döneminde esas aldığımız, dinleyicimiz ne istiyor, biz dinleyicimizle neyi paylaşmak istiyoruz bunun optimal dengesini oluşturmaya çalışıyoruz" dedi. Keser, kültür sanat programından haber programına, müzik programından Kürt dili ve edebiyatına kadar birçok program hazırladıklarını söyledi. Tek dilli yayıncılık yapmadıklarını belirten Keser, programlarını Kürtçe, Arapça ve Türkçe yaptıklarını dile getirerek, "Yayın yapmak için gelen hiçbir arkadaşımıza şu çerçeve de yayın yap demiyoruz. Birlikte tartışıp, demokrasi kültürüyle ortaklaştırıyoruz, yaptığımız tüm çalışmalar demokratik çerçeve de olduğu için halka dokunan ve halkı yansıtan programlar oluyor" dedi.

'Radyo Ses ile aydınlık bir güne uyanıyoruz'

Dinleyicilerden aldıkları olumlu tepkiyle işaret eden Keser, "Dinleyicilerimiz, kendimi ifade ettiğim tek ses, kendimi bulduğum tek radyo diyor ve bu bize yetiyor. Çünkü Türkiye medyasının yüzde 80'i hegemonya medyasını oluşturuyor ve radyo dinleyicilerimiz radyo frekansını tıklayınca o hegemonya medyasından kurtularak, yeni bir güne aydınlık bir ses, aydınlık bir günle başlıyor" ifadesinde bulundu.