Yüksekova’da babadan oğula anahtarcılık mesleği
Yüksekova Anafartalar Caddesi’nde 2002 yılından bu yana hizmet veren anahtarcı Harun Bartın, babasından devraldığı mesleğini tek başına sürdürüyor. Bartın, kilit tamirinden kapı açmaya kadar birçok alanda hizmet verdiğini belirtti.
Yüksekova’nın Anafartalar Caddesi üzerinde 23 yıldır anahtarcılık yapan Harun Bartın, mesleğini babasından devralarak sürdürmeye devam ediyor. 2002 yılında babasıyla birlikte başladığı işi, babasının rahatsızlığı nedeniyle artık tek başına yürüttüğünü belirten Bartın, anahtar çoğaltmadan kilit tamirine kadar birçok alanda vatandaşlara hizmet sunduğunu ifade etti.
“Babamla birlikte başladım, şimdi tek başıma sürdürüyorum” diyen Harun Bartın, “2002 yılından beri bu işi yapıyorum. Yaklaşık 23 senedir anahtarcılık mesleğinin içindeyim. Önceden babamla birlikte çalışıyorduk, ama şu an rahatsız olduğu için İstanbul’da tedavi görüyor. Bu yüzden işi tek başıma devam ettiriyorum” diye konuştu.
Bartın, anahtarcılık mesleğinin sadece dükkânla sınırlı kalmadığını, zaman zaman mesai saatleri dışında da hizmet verdiklerini belirterek, “Anahtar çoğaltma, kilit tamiri, kontak tamiri, kapı açma gibi birçok iş yapıyorum. Vatandaşlardan gelen talebe göre evlere ya da iş yerlerine de gidiyorum. Geceleri ya da hafta sonları da acil durumlar olabiliyor. Ayda 5-10 defa bu tür çağrılar alıyorum” dedi.
Hammadde temini konusunda da bilgi veren Bartın, anahtar ve diğer malzemelerin çoğunu İstanbul’dan tedarik ettiklerini söyleyerek, “İhtiyaçlarımızı genelde İstanbul’dan sipariş vererek karşılıyoruz. Anahtar çoğaltma işlemini ise elimizdeki özel makinelerle yapıyoruz. Anahtarı makineye takıyoruz, kalıbına göre ayarlayıp yeni anahtarı çıkarıyoruz” şeklinde konuştu.
Mesleğin geçmiş yıllara göre biraz durgunlaştığını da sözlerine ekleyen Bartın, “Eskiden işler daha iyiydi ama yine de memnunuz. Her işte olduğu gibi bunda da iniş çıkışlar oluyor ama şükür, geçimimizi sağlıyoruz” dedi.
Bartın, mesleğini severek yaptığını ve teknolojinin gelişmesiyle birlikte bazı işlerin kolaylaştığını, buna rağmen el emeği ve tecrübenin hâlâ önemli olduğunu belirtti.
