
Ordulu kardeşler, Yüksekova’da arıcılıkla geçimlerini sağlıyor
Maliye ve mimarlık mezunu olan Ordulu Zengin kardeşler, iş bulamayınca Yüksekova’nın Suüstü köyünde baba mesleği arıcılığa yöneldi. Bu yıl ise üretimden de umutsuzlar.
Muğla Bodrum’dan Hakkari’nin Yüksekova ilçesine bağlı Suüstü köyüne gelen Zengin kardeşler, her yaz bölgede kurdukları kovanlarla bal üretimi gerçekleştiriyor. Ancak bu yıl, hem iklim koşulları hem de piyasadaki sahte ürünler nedeniyle büyük sıkıntı yaşıyorlar.
Aslen Ordulu olan ve 26 yıldır arıcılıkla uğraşan Özgür Zengin, kardeşi Ahmet Özden Zengin ile birlikte yaklaşık 1000 kovandan oluşan arı kolonileriyle üretim yaptıklarını kaydetti. Kendisinin maliye, kardeşinin ise mimarlık mezunu olduğunu dile getiren Zengin, eğitim aldıkları meslekleri icra edemedikleri için baba mesleği arıcılığı tercih ettiklerini ifade etti.
“Mezuniyetin ardından kendi alanlarımızda iş bulamadık”
Zengin, “Üniversite eğitimimizi tamamladık ancak mezuniyetin ardından kendi alanlarımızda iş bulamadık. Bulduğumuz işler ise geçimimize yetmedi. Bunun üzerine geçici bir çözüm olarak arıcılığa yöneldik ancak yıllardır bu işle uğraşmamıza rağmen artık bu meslek de sürdürülemez hale geldi” dedi.
Bu yıl doğa koşullarının üretimi ciddi şekilde etkilediğini vurgulayan Zengin, 26 yıldır bölgede arıcılık yapmalarına rağmen ilk defa bu kadar verimsiz bir sezon geçirdiklerini aktardı. Mayıs ayının sonunda Bodrum’dan Yüksekova’ya geldiklerini belirten Zengin, “Mevsim çok kıt geçti, arılar iş yapmadı. Doğadan mı kaynaklı, kader mi bilemiyoruz” diye belirtti.
“Yapma ballar gerçek üreticiyi perişan etti”
Balın piyasada değer görmemesi ve sahte ürünlerin yaygınlaşmasının da üreticiyi zor durumda bıraktığını kaydeden Zengin, “Yapma ballar gerçek üreticiyi perişan etti. Devletimizin bu konuda daha ciddi ve kararlı adımlar atması gerekiyor. Denetimlerin artırılması, toplanan sahte ürünlerin imha edilmesi ve piyasaya tekrar sürülmesinin engellenmesi şart. Aksi halde sistem kendi kendini zehirliyor” diye konuştu.
“Yazık gerçekten, her alan bitme seviyesine geldi”
Zengin, yaşadıkları hayal kırıklığına değinerek, “Kardeşimle beraber bu mesleği yapıyoruz ama kendi mesleğimiz olan maliyecilik ve mimarlığı icra edemedik. Eğitim aldığımız kurumlarda iş bulamayınca, aldığımız maaşlar da bizi geçindirmeyince baba mesleğine yöneldik. Amma velakin bu iş de artık bitti. Çiftçilik ya da herhangi bir bölümü okumak, dünyada artık hiçbir şeyi değiştirmiyor. Yazık gerçekten, her alan bitme seviyesine geldi” şeklinde konuştu.
“Ne eğitimli olmak ne de üretim yapmak artık yeterli değil”
Kardeşi Ahmet Özden Zengin ise, eğitimini tamamladıktan sonra uzun süre mimarlık alanında iş aradığını ancak bir türlü kalıcı bir pozisyonda tutunamadığını söyledi. Zengin, “Emeğimizin karşılığını alamadık, özel sektörde verilen ücretler çok düşüktü. Mecburen baba mesleğine yöneldik. Ancak geldiğimiz noktada, ne eğitimli olmak ne de üretim yapmak artık yeterli değil. Her şey büyük bir belirsizlik içinde” ifadelerini kullandı.
