ÖHD Genel Merkezi tarafından umut hakkı derhal uygulansın talebi
Özgürlük İçin Hukukçular Derneğinden (ÖHD) müebbet alan tutuklular için AİHM kararlarının yerine getirilmesi için Yüksekova Bataklı (Sılıvana) Köyü’nde basın açıklaması yapıldı.
ÖHD Genel Merkezi, müebbet hapis cezası alan tutuklular için Hakkâri’nin Yüksekova ilçesine bağlı Bataklı (Sılıvana) Köyü’nde basın açıklaması yaptı. Açıklamaya ÖHD genel merkez yöneticileri ve üyeleri, Hakkâri Barosu ve DEM Parti Adalet Komisyonu üyesi Hakkâri Milletvekili Onur Düşünmez de katıldı.
Basın açıklamasını ÖHD Genel Merkez Yöneticisi Avukat Savaş Temel okudu. Temel, “Türkiye’de uygulaması ömür boyu hapis cezası olan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezaları Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi tarafından işkence yasağına aykırı bulunmuştur. İlki Abdullah Öcalan’ın başvurusu sonucunda 18 Mart 2014 tarihinde verilen ihlal kararı olmuş, devamında Hayati Kaytan, Emin Gurban ve Civan Boltan adına yapılan başvurularda da aynı nitelikte ihlal kararları verilmiştir” dedi.
Avukat Savaş Temel, söz konusu kararların Gurban grubu/Türkiye adıyla Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi tarafından takip edildiğini belirterek, “Komite, AİHM kararlarının gereğinin yerine getirilmesini sağlamak amacıyla bir izleme süreci yürütmekte, Türkiye’den çözüme dair eylem planı talep etmektedir” ifadelerini kullandı.
2021 yılından bu yana “umut hakkı” olarak ifade ettikleri dava grubunun takibini yaptıklarını belirten Temel, “Bu amaçla 21 Temmuz 2025 tarihinde Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi’ne birçok sivil toplum örgütü ve baro olarak Kural 9.2 başvurusunu yapmış bulunmaktayız. Başvuru, kurumumuzla birlikte İHD, TOHAV, TİHV, CİSST, ÇHD, Diyarbakır Barosu, Van Barosu, Şırnak Barosu, Şanlıurfa Barosu ve Hakkâri Barosu tarafından yapılmıştır” dedi.
AİHM’in ağırlaştırılmış müebbet cezalarının insanlık dışı olduğunu tespit ettiğini ifade eden Temel, “Kişinin bir gün yeniden özgürlüğüne kavuşabileceğini umut edebilmesi gerektiğini belirtmektedir. Aynı şekilde bu umudun öngörülebilir, belirli ve gerçekleşebilir olması gerektiğini ifade etmektedir” dedi.
Mevcut düzenlemenin binlerce tutuklunun işkenceye maruz kalmasına yol açan yapısal bir sorun olduğunu belirten Temel, “Türkiye aradan geçen 11 yılı aşkın süreye rağmen AİHM kararlarına uymamış, yasal düzenlemelerle ömür boyu hapis cezasını ortadan kaldırmamıştır. 27 Haziran 2025 tarihinde hükümet tarafından sunulan eylem planı da umut hakkı konusunda herhangi bir çözüm modeli içermemektedir” ifadelerini kullandı.
Avukat Savaş Temel, Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi’nin Türkiye’ye Eylül 2025 toplantısına kadar pozitif adımlar atması çağrısında bulunduğunu hatırlatarak, “Ancak ne Adalet Bakanlığı’nın beyanlarında ne de sunulan eylem planında AİHM kararlarına uygun adımlar atıldığı görülmektedir” dedi.
Temel, umut hakkının barış ve demokratik toplum süreci açısından da belirleyici olduğunu belirterek, “Bu süreci inşa eden Abdullah Öcalan yaklaşık 27 yıldır ağır izolasyon koşullarında tutulmaktadır. Mevcut koşulları ne AİHM kararlarıyla ne de Kürt Meselesinin siyasal çözümüne uygun değildir. Üstlendiği tarihî misyon gereği bir an önce özgürlüğüne kavuşması gerekmektedir” dedi.
Hükümetin AİHM kararlarını yerine getirmekle yükümlü olduğunu ifade eden Temel, “Bu anayasal ve siyasal bir sorumluluktur. Meclisteki tüm partiler ve muhalefet de yasa yapıcı olarak sorumludur. AİHM kararlarının gereğini yerine getirmek için çaba göstermelidirler” dedi.
Avukat Savaş Temel son olarak, “Demokratik değişim ve dönüşümün asıl öznesi halkımızdır. Demokratik kamuoyunu, sivil toplum örgütlerini ve baroları umut hakkının yaşama geçmesi için duyarlılığa ve sorumluluk almaya çağırıyoruz” dedi.
