Kadın kurumlarının ismi var kendileri yok!

Kadın kurumlarının ismi var kendileri yok!

Antep'te günden güne artan kadına yönelik cinsel saldırılara karşı kadın kurumlarının yetersiz kaldığını belirten kadınlar, "Her gün bir saldırı tehdidi altındayız" diyor.

ANTEP - Son yıllarda Suriye'deki savaştan ve savaşın neden olduğu göçten en çok etkilenen merkezlerden biri olan Antep'de, ülkedeki politikaların en ağır sonuçlarını kadınlar yaşıyor. Bir sanayi kenti olmasına rağmen AKP hükümetinin hem ekonomi politikaları hem de dış politikalarının yarattığı tahribatla birlikte kadına yönelik artan cinsel saldırılara karşı kurumların vurdum duymazlığına tepki gösterildi. Taciz, tecavüz, saldırı ve katliamlara karşı yetkililerin herhangi bir tedbir almadığı gibi kadın kurumlarının da bu konudaki yetersizliğinden dert yanan Antepli kadınlar, toplumda daha fazla görünür olmak için alanlarda mücadelenin yükseltilmesi gerektiğini belirterek alanların yaratılması çağrısında bulundu. Şahinbey ilçesine bağlı Beybahçe Mahallesi'nde ikamet eden Semiha Ortak, her gün bir saldırı tehdidi altında olduklarını belirterek, kadınlara yönelik algının halen güncelliğini yakıcı bir biçimde koruduğuna dikkat çekti.

Ortak, artık bu saldırılara tahammül edebilecek durumlarının kalmadığını ifade ederek, "Antep'te göründüğü gibi pek bu konuda çalışma yürütebilecek kadın kurumu yok. Onun için bu alanda mücadele eksikliği yaşanıyor. Pek fazla bir duyarlılık gelişmiyor. Kadınların yaşadıklarını topluma ifade edebilmesi gerekiyor. Kadınlara yönelik saldırıyı azaltabilmenin bir yolu da yapılanları teşhir etmektir" dedi.

Antep'te mobbing had safhaya ulaştı

Daha önce fabrika ve fıstık işçiliğinde çalıştığını söyleyen Dilek Yılmaz ise, kentin bir sanayi ve göç kenti olduğunu aktardı. Yılmaz, bu anlamıyla bir çok vakanın yaşandığını belirterek, özellikle fabrikalarda kadınlar üzerinde uygulanan mobbingin had safhaya ulaştığına değindi. Bir çok kadının yaşadıklarını anlatamadığının altını çizen Yılmaz, bu konuda sorumluluğun kadın adına mücadele yürüten siyasetleri de ilgilendirdiğini vurguladı. Kadına yönelik saldırılara "dur" diyebilmek için artık daha fazla alanlarda olmaları gerektiğini dile getiren Yılmaz, kadın kurumlarını bu yönde çalışmaya çağırdı. 

'Toplum içinde daha fazla yer alarak alanlarımızı yaratabiliriz'

Devletin kadınlara yönelik saldırıların faillerine ilişkin hiç bir caydırıcı önlem almadığına işaret eden Sevda Kaya adlı kadın da, kadınların ülkede her zaman tehdit altında olduğunu belirtti. Kaya, her an kendilerine yönelik bir saldırı olacak bir pozisyonda günlük işlerini yürüttüklerini dile getirdi. Toplum içinde kadına karşı olan yargıları yıkabilmek için en fazla yine kadınların çalışması gerektiğini kaydeden Kaya, şunları aktardı: "Biz kadınlar ancak birlikte olursak, bunu bir nebze olsun başarabiliriz. Tabi burada bunu yaparken, toplum içine daha fazla inmemiz için kendi alanlarımızı yaratabilmeliyiz. Ancak bu şekilde biraz kadın mücadelesine katkımız olabilir. Ancak bu şekilde kendimizi toplumda var edebiliriz." 

NAZIM DAŞTAN

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.