İş İnsanı Töre: Yeni anayasa ve yerel yönetim reformu şart
İş insanı Seyhan Töre, Kürt sorununun temelinde kimlik ve dil yasaklarının yattığını belirterek, “Sorun, yeni sivil bir anayasa ve yerel yönetimlerin yeniden yapılandırılmasıyla çözülebilir” dedi.
Şemdinlili iş insanı Seyhan Töre, Kürt meselesi ve devam eden süreçle ilgili Yüksekova Haber muhabirine açıklamalarda bulundu. Töre, “Kürt sorunu derken, kim Kürt sorunundan ne anlıyor? 2025 yılına geldiğimiz bu dönemde, Kürtlerle ilgili konuşulmadık yazılmadık hiçbir şey kalmadı. Mesele, Kürt kimliğinin yok sayılması ve Kürt dilinin yasaklanması meselesidir” ifadelerini kullandı.
Töre, konunun siyasi taleplerden ayrılması gerektiğini belirterek, “Kürt sorununun dışında kalan birçok konu siyasi taleplerdir. Bu talepler kişiden kişiye değişir. Sorun, tarafların kendi istedikleri şekilde çözememesi nedeniyle yüzyılı aşkın süredir tartışılıyor” dedi.
“Sorun çözülemezse, sorunu çözemeyenleri çözer”
Ortadoğu’daki halkların emperyalist güçler tarafından hala yönlendirildiğini belirten Töre, “Kürt sorunu birden fazla ülkeyi ilgilendirdiği için tamamen çözülmesi mümkün değil. Ancak her ülke kendi gerçekliği üzerinden çözüm geliştirebilir” diye konuştu.
Töre, uzun süredir çözülemeyen sorunların toplumlarda yorgunluk yarattığını vurgulayarak, “Bir sorun çok uzun yıllar çözülemiyorsa, o sorun, sorunu çözemeyenleri çözer. Sürekli savaş ve çatışma insanları bir noktadan sonra ‘ne olacaksa olsun’ noktasına getirir” dedi.
Töre, Kürt sorununun İslami ve insani yönü, liberal demokrasi yönü ve sosyal demokrasi yönü bulunduğunu ve bu 3 perspektiften ele alınabileceğinin altını çizerek, “En ideal çözüm şekli İslami ve insanidir. İslam’da ilke bellidir: Bir Müslüman kendisi için istediğini kardeşi için de istemelidir” dedi.
Töre, bölünmeye yol açabilecek taleplerin toplumsal birliği zedelediğini belirterek, “Bizim beklentimiz güçlü ve huzurlu bir Türkiye’dir” ifadelerini kullandı.
“Yeni anayasa ile yerel yönetim sistemi revize edilmeli”
Töre, çözümün yeni bir sivil anayasa ve yerel yönetim reformu ile mümkün olabileceğini ifade ederek, “2017 yılında başkanlık sistemine geçtik ama sistem tam anlamıyla uyumlu hale gelmedi. Kendi gerçekliğimize uygun bir model geliştirebiliriz. Başkanlık sistemi ile yerel yönetimlerin yeniden entegre edilmesi gerekiyor" dedi.
Töre, mevcut yerel yönetim yapısının karmaşık ve verimsiz olduğunu savunarak şu önerileri dile getirdi:
"81 ilin tamamı büyükşehir statüsüne kavuşturulmalı. Valilik, kaymakamlık, il özel idareleri ve muhtarlıklar kaldırılmalı. Güvenlik ve hizmet yetkileri belediyelere ve emniyete devredilmeli. Jandarma teşkilatı yeniden yapılandırılmalı, güvenlik tek elde toplanmalı. Her bakanlığın yerelde il müdürlüğü düzeyinde kurumu olmalı."
“Bize hizmet gelmiyor bahanesi ortadan kalkar”
Töre, önerdiği modelle hem hizmetlerin hızlanacağını hem de yerel ihtiyaçların daha etkin karşılanacağını belirterek, “Bu yeni modelle 81 ilin ihtiyaç duyduğu hizmetler, il genel meclisi tarafından belirlenip belediye başkanları tarafından icra edilecektir. Böylece merkezi hükümetten beklentiler azalacak, ‘bize hizmet gelmiyor’ bahanesi ortadan kalkacaktır. Allah Türk, Kürt, Arap, Alevi, Sünni ve kim varsa birliğimizi bozmasın. Bozanlara da fırsat vermesin” dedi.