İHD Hakkari ve kayıp yakınları, Yılmaz Erdoğan’ın amcası için adalet talep etti
İHD Hakkari şubesi ve kayıp yakınları, Yılmaz Erdoğan’ın gözaltına alındıktan sonra kaybedilen amcası Namık Erdoğan için adalet istedi.
İnsan Hakları Derneği (İHD) Hakkari Şubesi ve kayıp yakınları, 8 Mayıs 1994 yılında iş yerinden ayrıldıktan sonra evine dönmeyen ve 10 Mayıs 1994 tarihinde Kırıkkale sınırları içerisinde cansız bedeni bulunan Hakkarili Namık Erdoğan için adalet talep etti.
Yüksekova Sanat Sokağı’nda düzenlenen ve 176. haftasına giren basın açıklamasına İHD üyeleri, kayıp yakınları ve DEM Parti ilçe teşkilatı katıldı. Basın açıklamasını İHD Hakkari Şubesi üyesi Ozan Akbaş okudu.
Ozan Akbaş yaptığı açıklamada, “Namık Erdoğan Sağlık Bakanlığı Teftiş Kurulu Başkanlığı görevinde bulunuyordu. Evli ve iki çocuk babasıydı. 8 Mayıs 1994 günü iş yerinden ayrıldı. Ankara Selanik Caddesindeki Numuneliler Lokaline geçti. Saat 20.30 civarında lokalden ayrılan Namık Erdoğan evine bir daha dönmedi” dedi.
Erdoğan’ın Sağlık Bakanlığı bünyesinde yapılan ihalelerde bazı usulsüzlükler tespit ettiğini ve bu ihaleleri iptal ettirdiğini ifade eden Akbaş, “10 Mayıs 1994 günü Kırıkkale sınırları içerisinde katledilmiş bedeni bulundu” diye belirtti.
Akbaş, “Kırıkkale Savcılığı soruşturma başlattı. Eşi Nuran Erdoğan’ın şikâyeti üzerine Mehmet Ünlü, Haluk Kırcı, Bilal Demirbağ, Menşure Sümer, Veysel Özsoy, Ünal Sümer, Mustafa Azılı ve Mehmet Aydoslu’nun ifadeleri alındı. Ancak Başsavcılık, 11 Şubat 1999’da görevsizlik kararı vererek dosyayı Ankara Devlet Güvenlik Mahkemesi’ne gönderdi. DGM Başsavcılığı da sekiz şüpheli hakkında soruşturma açmadan takipsizlik kararı verdi. Yıllar sonra Özel Harekât Polisi Ayhan Çarkın, savcılıktaki ifadesinde ‘Ahmet Demirel grubunda, daha doğrusu ona yakın çalışan Samsunlu olarak bildiğim, Özel Harekât kökenli Sait Yıldırım tarafından gözaltına alındığını biliyorum’ dedi” ifadelerini kullandı.
Faili meçhul cinayetin üzerinden 17 yıl geçtikten sonra ortaya çıkan belgeleri hatırlatan Akbaş, “Veli Küçük’ün evinden çıkan ve ‘Namık Erdoğan neden öldürüldü’ başlıklı notta, Erdoğan’ın görevindeyken görmemesi gereken şeyler gördüğü ve ülkücü camianın bu durumdan rahatsız olduğu ifade ediliyordu” şeklinde konuştu.
Namık Erdoğan’ın kızı Begüm Erdoğan’ın mahkeme kayıtlarına geçen beyanlarına da değinen Akbaş, “Kızının ifadesine göre babası, Tansu Çiller’in partisi Doğru Yol Partisi’nden bir vekil ile görüştükten hemen sonra katledildi” dedi.
Akbaş, “Kırıkkale Cumhuriyet Başsavcılığı, cinayetin üzerinden 17 yıl geçtikten sonra Namık Erdoğan’ın cesedinden çıkan kurşunları balistik incelemeye gönderdi. Bu durum, cinayetin nasıl ustalıkla örtüldüğünü bir kez daha ortaya koydu” ifadelerini kullandı.
Açıklamasının sonunda Akbaş, “Her ne kadar yargı erki işlenen bu cinayetleri sümen altı edip zaman aşımına uğratma gayreti içinde olsa da, bizler 31. yıldönümünde Namık Erdoğan şahsında tüm kayıplarımız için adalet aramaya devam edeceğiz” diye belirtti.
