İHD Hakkari ve kayıp yakınları Sabri Çardakçı için adalet istedi

İHD Hakkari şubesi ve kayıp yakınları, Sabri Çardakçı için adalet talebinde bulundu. “Kayıplar bulunsun, failler yargılansın” talebiyle başlatılan eylemlerin 191. haftasında Yüksekova’nın Sanat Sokağı’nda bir araya gelindi. Bu haftaki eylemde Sabri Çardakçı için adalet talebinde bulunuldu. Basın açıklamasını İHD Hakkâri Eş Başkanı Sibel Çapraz yaptı.

Çapraz, “Tarih boyunca bütün medeniyetler açısından insan hakları kavramına uzak durmak tüm ideolojilere zarar vermiştir. Siyaset kurumlarının hak, hukuk, adalet üçlemesinden sadece bir tanesini bile göz ardı etmesi gelecek nesillerin kendilerini güvende hissedebilecekleri bir ortam ve çağın gereksinimlerine ayak uydurmasının önündeki en büyük engellerden biri olmaktadı. Bu mücadele gelecek nesillerin güven duydukları bir ortam içinde büyümesi içindir. Gözaltında kaybedilen sevdiklerimizin faillerinin hak ettikleri cezaları almaları hukukun gereğidir. 191. haftamızda hukukun ayaklar altına alındığı Sabri Çardakçı dosyası için bir araya geldik. 90’lı yıllarda ortaya çıkan Yüksekova Çetesi bölgemizde 16 insanımızı katletti. 16 faili meçhul cinayet ile ilgili yargılanan ve başını binbaşı Mehmet Emin Yurdakul’un çektiği Yüksekova Çetesi davasından bugüne kadar bir sonuç çıkmadı” ifadelerini kullandı.

“Yüksekova Çetesi, itirafçı Kahraman Bilgiç’in vermiş olduğu ifadelerle deşifre oldu. Aralarında yüksek rütbeli kolluk kuvvetleri, köy korucuları, kanaat önderleri ve yerel yöneticilerin yer aldığı çetenin fidye için adam kaçırmak, faili meçhul cinayetler, uyuşturucu ve silah kaçakçılığı yapmak gibi ağır suçlar işlediği ifade tutanaklarına geçti” diye konuşan Çapraz, çok sayıda delil ve tanığa rağmen davaların ya beraatla sonuçlandığını ya da sürüncemede kaldığını söyledi.

Çapraz, “Haklarında 553 yıla kadar hapis cezası istenen sanıklar tek tek salıverildi. Yıllar süren yargılamalardan sonra sadece itirafçı Bilgiç’e 8 yıl ceza verildi. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, zaman aşımına uğramak üzere olan dava nedeniyle Türkiye’yi 103 bin Euro tazminat ödemeye mahkûm etti. Yüksekova’ya bağlı Beşbulak (Dara) köyünde yaşayan Sabri Çardakçı, gece yarısı köydeki evinin önüne gelen kişiler tarafından ismi ile hitap edilerek dışarı çağrıldı. Ağabeyinin uyarılarına rağmen kapıyı açarak dışarı çıktı. ‘Bizimle geleceksin’ cümlesi üzerine direnmeden tamam dedi. Evinin arkasına doğru götürülen Sabri Çardakçı, burada tüm köyün haberi olabileceği bir biçimde ağır işkenceye uğradı ve ‘ibret olsun’ naraları ile beraber silahla vuruldu. Çardakçı olay yerinde hayatını kaybetti. Aile bireylerinin başvurusu ve görgü tanıklarının beyanlarına rağmen hukuki açıdan herhangi bir gelişme yaşanmadı, dosya kapatıldı. Aile Anayasa Mahkemesi’ne başvuru yaptı, Türkiye hukuku Çardakçı ailesine dostane çözüm önerisinde bulundu ve resmi olarak özür diledi” şeklinde konuştu.

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin davayı Büyük Daire’de gördüğünü ifade eden Çapraz, “Sabri Çardakçı’nın katledilmesi olayı ile ilgili olarak etkin soruşturma yürütülmediği gerekçesiyle Türkiye tazminat ödemeye mahkûm edildi. Tüm gerçekliklere ve tanıklıklara rağmen Sabri Çardakçı’nın akıbetinin faili meçhul bırakılması hukukun varlığına olan inancımızı yerle bir etmektedir” diye belirtti.

Son olarak Çapraz, “Buradan bir daha haykırıyoruz; son kaybımızın akıbeti açıklanana kadar sesimizi yükseltmeye devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.