İHD Hakkâri ve kayıp yakınları Hamit Temel için adalet istedi
İHD Hakkâri Şubesi ve kayıp yakınları, 1991 yılında gözaltında kaybedilen Hamit Temel’in akıbetinin açıklanması ve faillerin yargılanması için Yüksekova Sanat Sokağı’nda bir araya geldi.
Hakkari’nin Yüksekova ilçesinde, İnsan Hakları Derneği (İHD) Hakkâri Şubesi ve kayıp yakınları, 1991 yılında gözaltında kaybedilen Hamit Temel için adalet talebinde bulundu. Sanat Sokağı’nda yapılan açıklamaya çok sayıda kayıp yakını katıldı. Basın açıklamasını İHD Hakkâri Şubesi Eş Başkanı Ozan Akbaş okudu.

Akbaş, bu haftaki eylemlerinde gözaltında kaybedilen Hamit Temel’in akıbetini sormak ve adalet taleplerini bir kez daha dile getirmek için toplandıklarını belirterek “İnsanları gözaltına almaya yetkili olan kurumlar, aynı zamanda o insanların yaşam hakkını korumakla yükümlüdür” diyen Akbaş, gözaltına alınan bir kişinin can güvenliğinden ve yaşama hakkından devletin sorumlu olduğunu ifade etti. Ozan Akbaş, “Ancak bu topraklarda defalarca tanık olduğumuz gibi, devletin koruma görevi altında olan insanlar işkenceyle katledilmiş, failleri korunmuş ve adalet yerini bulmamıştır” diye belirtti.

Hamit Temel’in yaşam öyküsüne değinen Akbaş, şunları belirtti:
“Hamit Temel 54 yaşındaydı. 1988 yılında Beytüşşebap’tan Yüksekova’ya taşınmış, maddi imkânsızlıklara rağmen ailesinin geçimini sağlamak için inşaatlarda çalışmış, çobanlık yapmıştı. Görgü tanıklarının anlatımına göre, 1991 yılında, kar maskeli silahlı 10 kişilik bir grup tarafından, Yüksekova Mezarlık Mahallesi’ndeki evinden zorla çıkarıldı, işkence edilerek gözaltına alındı. Ancak o günden sonra Hamit Temel’den bir daha haber alınamadı. “Ailesi, Yüksekova İlçe Jandarma Komutanlığına, İlçe Emniyetine ve Cumhuriyet Savcılığına başvurdu; fakat ‘gözaltına alınmadı’ denilerek inkâr politikası devreye sokuldu. Kaçırılışının beşinci gününde, Yüksekova’ya bağlı Güçlü (Pelan) köyü yakınlarında bir çoban tarafından cansız bedeni bulundu. Kafasına sıkılmış iki kurşun ve işkence izleriyle dolu bedeniyle infaz edilmişti”

Soruşturmanın sonuçsuz kaldığını ifade eden Akbaş, “Ailesi tüm başvurularına rağmen hiçbir resmî yanıt alamadı. Yüksekova Cumhuriyet Savcılığı’nın yürüttüğü soruşturma, ‘kovuşturmaya yer yoktur’ denilerek kapatıldı. Böylece Hamit Temel’in dosyası da yüzlerce kayıp dosyası gibi faili meçhul bırakıldı. Biz, Cumartesi Anneleri ve hak savunucuları olarak bir kez daha sesleniyoruz. Bu ülkede adaletin olmadığı her gün, inkâr politikası yeniden üretiliyor. Bu suskunluk, yalnızca devletin kurumlarını değil, toplumun vicdanını da çürütüyor” ifadelerini kullandı.

Son olarak Akbaş, “Hamit Temel’in ve tüm kayıplarımızın akıbeti ortaya çıkana kadar, failler yargı önüne çıkarılana kadar ‘adalet’ demekten vazgeçmeyeceğiz. Kaç yıl geçerse geçsin, Hamit Temel için, tüm kayıplarımız için adalet aramaya devam edeceğiz” dedi.