Hatay’dan Cilo Dağı’na uzanan 60 yıllık arıcılık serüveni

Hatay’ın Dörtyol ilçesinden 78 yaşındaki Kenan Çelek, tam 60 yıldır arıcılıkla uğraşıyor. Türkiye’nin birçok ilinde arıcılık yapan Çelek, son 5 yıldır Yüksekova’daki Cilo Dağı eteklerinde üretimini sürdürüyor.

“En verimli yer hâlâ burası”

Kenan Çelek’in arıcılıkla tanışması 1960’lı yıllara dayanıyor. İlk kez 1967’de Yüksekova’ya gelen ve o tarihten itibaren Güneydoğu Anadolu’nun birçok ilinde üretim yapan Çelek, özellikle Cilo Dağı eteklerindeki verimden oldukça memnun. Çelek, “Cilo Dağı’nın eteği, Kışla, Hayat, Dörtyol… Her yıl haziran başında Yüksekova’ya geliyorum. Şırnak, Cizre, İdil, Beytüşşebap… Güneydoğu’da çıkmadığım yer kalmadı. Erzurum, Van, Kars dahil birçok yerde arıcılık yaptım ama en verimli yer hâlâ burası” dedi.

“Hava uygunsa verim de yüksek olur”

Bal üretiminde hiçbir katkı maddesi kullanmadığını özellikle vurgulayan Çelek, bu nedenle üretim miktarı az olsa da balın doğallığı ve kalitesinin iyi olduğunu söyledi. Çelek, “Ben şekerli bal yapmadığım için fazla bal üretimi olmuyor. Geçen yıl 3 ton bal çıkardım, bu yıl 2 ton civarı bekliyorum ama bu işler belli olmaz. Çünkü balı çiçek değil, hava yapar. Hava uygunsa verim de yüksek olur” diye belirtti.

“Kendi müşterim var”

Çelek, sadık bir müşteri kitlesine sahip olduğunu vurgulayarak, “Toptancıya vermem. Kendi müşterim var. Hatay Dörtyol’da, Ordu Gölköy’de bal gönderdiğim insanlar var. Beğeniyorlar demek ki. 60 yıllık arıcıyım, boşuna yapmıyorum bu işi” şeklinde konuştu.

Arıcılıkla 4 çocuğunu okuttu

Arıcılığı sadece geçim kaynağı değil, bir gelecek yatırımı olarak gören Çelek, dört çocuğunu da arıcılık sayesinde okutup meslek sahibi yaptığını söyledi. Çelek, “İkisi öğretmen, ikisi mühendis oldu. Evlerini de bu işle yaptım. Hepsine bu meslekle destek verdim.” dedi.

“Ayaklarım tuttukça bu işi yapacağım”

Her yıl iki ay boyunca kaldığı Yüksekova’da hem doğayla hem de insanlarla iç içe olmaktan büyük memnuniyet duyan Kenan Çelek, arıcılığa olan bağlılığını şu sözlerle anlattı:

“İnsanlarla çok iyiyim. Hiçbir sıkıntı yaşamıyorum. Her şeyimi bırakıp buraya geliyorum. Çünkü bu sadece bir meslek değil, bir hayat tarzı. Kim başlarsa bırakamaz. Ayaklarım tuttukça bu işi yapacağım.”