Bakan Tunç: Komisyon çok önemli kararlar alacak

Bakan Tunç: Komisyon çok önemli kararlar alacak

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, "Dün TBMM’de Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu'na Dış İşleri Bakanımızla birlikte sunum yaptık. Bu komisyon çok önemli kararlar alacak. Onların çizdiği rotada yolumuza devam edeceğiz" dedi.

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, bir dizi program için İzmir'e gitti. Bakan Tunç programı kapsamında Ege Üniversitesi (EÜ) Prof. Dr. Yusuf Vardar MÖTBE Kültür Merkezi’nde düzenlenen EÜ 2025-2026 Eğitim Öğretim Yılı Akademik Açılış Töreni'ne katıldı.

Yeni dönemin ilk dersini veren Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, 1955 yılında kurulan EÜ'nün Türkiye’nin 4'üncü üniversitesi olduğunu hatırlatarak, bugün geldiği noktada spor, sanat, kültür, fen ve araştırmaya kadar pek çok alanda ulusal ve uluslararası başarılar elde edildiğini vurguladı.

Türkiye’nin her alanda gelişmesini ve kalkınmasını güçlü şekilde sürdürmenin gayreti içinde olduklarını ifade eden Bakan Tunç, "Ülkemiz, fiziki kalkınma, altyapı ve üstyapı yatırımları, ortaya çıkan dünya projeleriyle, yolları, köprüleri, barajları, şehir hastaneleri, üniversiteleri, enerji projeleri, milli savunma hamleleriyle, yüzde 80 yerlilik oranını yakalayarak çok önemli mesafeler katetti. Fiziki ve demokratik kalkınma anlamında büyük reformlara imza attık. Türkiye Cumhuriyeti ikinci yüzyıla başladı. Bir asır geride kaldı. Demokraside kesintili zamanlar oldu. Cumhuriyetimizin kuruluşundan bu yana başta devletimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve şehitlerimizi rahmetle anıyoruz. Onların emanetlerine sahip çıkacağız ve bu ülkeyi dünyanın en güçlü ülkelerinden biri haline getireceğiz. Son çeyrek asırda hızlı kalkınma süreci içinde olduk. Hukuk devleti, temel hak ve hürriyetlerinin geliştirilmesi konusunda önemli mesafeler aldık. Anayasal reformlarla küçümsenemeyecek, vesayetçi anlayışın tasfiyesi ile beraber Anayasamızda gerçekleştirilen temel hak ve hürriyetlerin arttırılması anlamında sessiz devrim sayılabilecek çalışmalara imza attık. Vakit kaybetmeden gençliğimizi en iyi şekilde yetiştirerek teknolojide ve kalkınmada dünyada söz sahibi olacağız" dedi.

'HAK ARAMA YOLLARI ARTTIRILDI'

Anayasa değişikliği ile ilgili çalışmalardan da değinen Bakan Tunç, 'Yüksek standarttaki demokrasi' denildiğinde, darbe anayasası ile yönetiliyoruz. Anayasada reforme edilecek birçok husus var. Milli Güvenlik Kurulu'nun yapısından tutun Yüksek Askeri Şura’nın yapısının demokratik hale getirilmesine varıncaya kadar, Anayasa Mahkemesi, Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’nun yapısı, özel yetkili mahkemelerinin ve devlet güvenlik mahkemelerinin kaldırılması gibi yargı alanlarında çok önemli reformlar gerçekleştirildi. Hak arama yolları arttırıldı. Vatandaşların idareyle ilgili sorunu olduğunda yargıya başvurmadan Kamu Denetçiliği Kurumu'na başvurması sağlandı. Anayasa Mahkemesi'ne bireysel başvuru imkanı, bilgi edinme hakkı gibi birçok yapısal reformu hayata geçirdik. Sıkı yönetim ilanına izin veren maddelerin kaldırılması, darbecilerin yargılanabileceğine ilişkin hükümlerin Anayasamızda yerini alması, vesayetçi ruhu ortadan kaldırmaya yönelik düzenlemelerdi ve bunlar milletimizin onayıyla gerçekleşti. Cumhuriyet rejimini daha da güçlendiren, halkın doğrudan doğruya hem yasamayı hem yürütmeyi belirlediği bir yönetim sistemine geçiş Türkiye’nin daha yüksek standartlı demokrasiye kavuşması için gerçekleştirildi. Türkiye Yüzyılı'nda, demokratik, sivil katılımcı bir toplum sözleşmesine ihtiyaç var. Yeni anayasaya ihtiyaç var. Milletimize olan bu borcu yerine getirmemiz gerekir. İnşallah mecliste böyle bir uzlaşma sağlanır ve Türkiye Yüzyılı'nın başlarında demokratik sivil katılımcı bir anayasa ile yolumuza devam ederiz" diye konuştu.

'YATIRIMLARI EŞİT ŞEKİLDE SUNDUK'

'Türkiye Yüzyılı'nın inşa edilmesine 'Terörsüz Türkiye’nin önemine dikkati çeken Bakan Yılmaz Tunç, “Terör sorunu 41 yılda büyük ekonomik kayıplara neden oldu. Bu olmasaydı köylerde, şehirlerde milletimizin refahı daha fazla olacaktı. 50-60 yıllık yatırım bütçesine ayırdığımız parayı maalesef teröre ve neden olduğu zararlara ayırdık. Maddi kayıpların yanı sıra 50 binden fazla insanımızı kaybettik. Büyük acılar yaşadık. Bir daha yaşanmamasını istiyoruz. Türkiye’nin gençlerinin, sizlerin daha huzurlu yaşamasını ve huzurlu geleceği inşa edelim istiyoruz. Son çeyrek asırda terörün ortadan kaldırılması için mücadeleler verildi. 2002’de olağanüstü halin kaldırılmasıyla beraber normalleşme adımları başladı. Hakkari Yüksekova’ya, Zonguldak Çaycuma’ya havaalanı yaptık. Şırnak’a da Sinop’a da üniversite getirdik. Yatırımları eşit şekilde sunmaya çalıştık. Temel hak ve hürriyetleri güçlendirdik. Eşit vatandaşlık ilkesi içinde etnik kökene bakmadan ayrımcılığın ortadan kalkması için uygulamalar gerçekleştirdik" açıklamalarında bulundu.

'ŞEHİT AİLELERİNİ İNCİTECEK BİR ADIM ATMAYACAĞIZ'

'Bakan Tunç, "Son bir yıla geldiğimizde terörün tamamen sonlandırılması için çalışmaları yoğunlaştırdık. İmralı’dan terör örgütünün feshi ile ilgili açıklamalar geldi. Önemli bir aşamaya geçilmiş oldu. Dün TBMM’de Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu'na Dış İşleri Bakanımızla birlikte sunum yaptık. Milletvekillerimizin görüşlerini aldık. Adalet Bakanlığı’nın süreci başarıya ulaştırmak için verdiği katkıları paylaştık. Bu komisyon çok önemli kararlar alacak. Onların çizdiği rotada yolumuza devam edeceğiz. Milletimizi rahatsız edecek, şehit ailelerini incitecek bir adım atmayacağız. Terörden arındırarak yolumuza devam edeceğiz" dedi.

'İSRAİL HİÇBİR KARARA UYMADI’

Türkiye’nin kalkınma sürecinden bahsederken dünyadaki gelişmelerle de ilgilendiklerini kaydeden Bakan Tunç, “Filistin’de ateşkese rağmen bombaların atıldığını üzülerek görüyoruz. Pamuk ipliğine bağlı bir ateşkes. Bunun sağlanmasında Cumhurbaşkanımızın gayretleri oldu. Bu iki yıllık bir sorun değil. Bu, bir asrı aşan bölgede bir İsrail devleti kurulması fikri ile beraber işgal politikaları ile Filistinlilerin topraklarından edilmesi ve soykırıma tabi tutulması ile dünyanın önemli bir sorunu hale geldi. Bir asırlık dönemde İsrail hiçbir karara uymadı. 100’den fazla karar var. İşgal ettikleri topraklardan çekilmesine yönelik kararların hiçbirine uymadı, uluslararası hukuka saygı göstermedi. Güney Afrika’nın başlattığı tedbir kararları var. Uluslararası Ceza Mahkemesi'nin soykırımcıların yakalanmasına ilişkin kararları da kağıt üstünde kaldı. Uluslararası sistem işletilmedi. Sayın Cumhurbaşkanımız ‘Daha adil bir dünya mümkündür, dünya 5'ten büyüktür, dünya Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi 5 ülkenin kararıyla şekillenmemeli, güvenlik sağlanacaksa BM güvenlik konseyinin adil olması lazım’ dedi. Bu nedenle uluslararası sistemin bir revizyona girmesini söylerken insanlığın sorunlarına çare olacak sistemin kurulmasını istedi. İlk zamanlar bunu ülkemizde bile eleştirenler oldu. Şimdi dünyanın birçok ülke bu sistemin sorunlara çare olmadığını ifade ediyor" diye konuştu.

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, İzmir programı kapsamında Kemalpaşa Adalet Sarayı açılış ve Aliağa Adalet Sarayı temel atma törenine katıldı. Kemalpaşa’da düzenlenen törene Bakan Tunç’un yanı sıra AK Parti Genel Sekreteri ve İzmir Milletvekili Eyüp Kadir İnan, AK Parti MKYK Üyesi Hamza Dağ, AK Parti İzmir Milletvekilleri Mahmut Atilla Kaya ve Yaşar Kırkpınar, MHP İzmir Milletvekili Tamer Osmanağaoğlu, İzmir Cumhuriyet Başsavcısı Ali Yeldan ile protokol üyeleri ve partililer katıldı. Törende konuşan Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, hedeflenen süre içinde inşaatın tamamlandığına vurgu yaptı. Bakan Tunç, "1,5 yıl önce temel atma töreninde sizlerle beraberdik. Temel atarken inşallah süresi içinde bitiririz diye dua etmiştik. Duamız kabul oldu. Bugün sizlerle beraber Kemalpaşa Adalet binamızın açılışını gerçekleştireceğiz. Şimdiden hayırlı uğurlu olsun" dedi.

'ADALET BETON YIĞININDAN İBARET DEĞİLDİR'

Adaletin olmadığı yerde toplumsal barış ve huzurun olmayacağına vurgu yapan Bakan Tunç, "Hazreti Mevlana'nın deyimiyle, 'Adalet her şeyi yerli yerine koymaktır.' Bunlar daha güzel bir tarif olamaz. Adaletin olmadığı yerde toplumsal huzur da barış da olmaz. Tabi adaleti tesis edebilmek için hukuk devleti gerekir. Hukuk devleti yasamasıyla, yürütmesiyle, tarafsız ve bağımsız yargısıyla, kuvvetler ayrılığının hakim olduğu, milli iradenin geçerli olduğu bir hukuk devletinin tahkim edilmiş olması gerekir. İşte biz 23 yıldan bu yana bunu gerçekleştirmenin gayreti içerisindeyiz. Bunu yapmak için de adaletin ihtiyacı olan fiziki mekanlar. Ancak bunlar yetmez. Adalet beton yığınından ibaret değildir. Onun içerisinde uygulanacak mevzuatın, kanunların hukuka uygun olması gerekir. O kanunların toplumun ihtiyacına cevap vermesi gerekir. İşte bunun için 23 yılda büyük mesafeler aldık. Temel kanunlarımızın tamamını yeniledik. 80 yıldan bu Ticaret Kanunu, Borçlar Kanunu, Ceza Kanunu'nun her biri başka bir ülkeden tercüme yapıp, 80 yıl boyunca uygulamak durumunda kalmıştık. Ama son çeyrek asra geldiğimizde kendi akademisyenlerimiz, kendi hukukçularımız ve kendi milletvekillerimiz bu kanunları yeniden çağa uygun bir şekilde düzenlediler ve bu binaların içerisinde uygulanan mevzuat yenilendi. Kanunlarımız hukuka uygun hale getirildi. Sadece temel kanunların yenilenmesiyle kalmadık. Anayasa değişiklikleri yaptık. Sizlerin 'Evet' oylarıyla gerçekleşen büyük reformlar yaptık. Anayasamızda vesayetçi ve darbeci ruhu ortadan kaldırmaya yönelik büyük sessiz devrimlere sizler imza attınız. Milli Güvenlik Kurulu'nun yapısının sivilleştirilmesi, Anayasa Mahkemesi'nin yapısı, Hakimler Savcılar Kurulu'nun yapısının demokratik hukuk devleti ilkesine uyarlanması, Yüksek Askeri Şura'nın yapısı, tüm bunlar demokratik hukuk devleti ilkesine uygun hale getirilmek için sizlerin oylarıyla hayata geçirildi. Hak arama yollarını artırdık" diye konuştu.

Etiketler : , , , ,
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.