Antalyalı çift Yüksekova’da: Kızlarının anısını yaşatmak için Türkiye’yi geziyorlar
Antalya’dan gelen emekli çift Ali ve Mualla Özhan, 12 yıl önce kaybettikleri yürüme engelli kızları adına Türkiye’yi dolaşıyor. Gezi rotalarına bu yıl Yüksekova’yı da ekleyen çift, “Her adımda kızımızı yaşatıyoruz” dedi.
Antalya’da yaşayan emekli memur Ali Özhan (71) ve eşi Mualla Özhan (65), 12 yıl önce yitirdikleri yürüme engelli kızları Hazal’ın anısını yaşatmak için Türkiye’yi gezmeye başladı. Bugüne kadar onlarca şehri ve dağı dolaşan çiftin bu yılki rotasında Yüksekova da var. Geçtiğimiz bir haftayı Yüksekova’da geçiren Özhan çifti, ilçenin doğasına, insanlarına ve potansiyeline hayran kaldıklarını anlattı.

“Yüksekova’ya geldik, çok etkilendik”
2006 yılından beri Antalya’da yaşadıklarını belirten Ali Özhan, son dört yıldır doğu illerine birer aylık gezilere çıktıklarını aktararak, “Doğuya hep merakımız vardı. Her yıl bir ay ayırıyoruz, hem doğasını hem insanını tanımak için. Biz İç Anadolu’ya nasıl bakıyorsak, buraya da öyle bakıyoruz. Her gittiğimiz yerde insanlar bize kucak açıyor, misafirperverlikleriyle bizi şaşırtıyorlar. Bu yıl ilk kez Yüksekova’ya geldik, çok etkilendik” ifadelerini kullandı.
Avaşin Parkı’nda çadır kurdular
Gezilerini kamp yaparak sürdüren çift, Yüksekova’da Avaşin Parkı’na çadır kurdu. Parkta kadınların ürettiği ürünlerin satıldığı Demeter Kadın Kooperatifi’nden de faydalandıklarını belirten Özhan, “Orada belediye çalışanları bizi çok güzel karşıladı. Kadınların işlettiği lokal, büyük şehirlerdeki birçok yerden daha temiz ve düzenliydi. Eşyalarımızı oraya bırakıp gezilerimize devam ettik” dedi.

Cilo ve Sat Gölleri’ne yürüdüler
Yüksekova’da kaldıkları süre boyunca Bursa’dan gelen bir doğa yürüyüş grubuna da katıldıklarını söyleyen çift, Cilo buzulları ve Sat Gölleri’nde kamp yaptı.
Ali Özhan, Yüksekova’nın Türkiye’nin Alpleri gibi bir bölge olduğunu ifade ederek, “Zor ama olağanüstü güzellikte. Herkesin gelip görmesi gereken yerler. Biz bu coğrafyayı tanıdıkça daha çok bağlanıyoruz” şeklinde konuştu.
Hiç yürüyemeyen kızları için yürüyorlar
Mualla Özhan, kızları Hazal’ın ölümüyle başlayan sürece değinerek, “Kızım doğuştan yürüme engelliydi. 19 yaşında kaybettik. Ondan sonra eşimle birlikte onun adına yürümeye başladım. Çünkü o hiçbir zaman bağımsız yürüyemedi. Bu gezilerde onunla birlikteyim gibi hissediyorum. Her adımda onun adını yaşıyoruz” dedi.
Mualla Özhan, yıllar önce gittiği bisiklet kursunu da hatırlatarak, “O zaman da sordular ‘bu yaşta ne işin var bisiklette’ diye. Bizim çocukluğumuzda bisikletimiz yoktu. Şimdi hem onun hayalini gerçekleştiriyorum hem de kızımın” diye konuştu.

“Üretime dönük yönlendirme eksik”
Yüksekova’nın doğasından çok etkilendiklerini dile getiren Mualla Özhan ilçede tarım ve hayvancılık açısından büyük bir potansiyel olduğunu vurgulayarak, “Ceviz olur, üzüm olur, bağ olur… Her şey yetişir. Ova çok bereketli. Ama üretime dönük yönlendirme eksik. Burada ciddi bir kalkınma olabilir. Yeşil alanlar artırılmalı. Parklar, dinlenme alanları yok denecek kadar az. Biz çadır kuracak gölgeli bir yer bulmakta zorlandık” dedi.
“Biz insanlara nasıl bakıyorsak, onlar da bize öyle bakıyor”
Özhan çifti, doğu ile batı arasında çizilen yapay ayrımlara da karşı olduklarını belirtti. Mualla Özhan, “Kürt, Türk fark etmez. Zaten halklar arasında bir sorun yok. Biz parkta otururken bile ‘gelin evde kalın’ diyen insanlar oldu. Biz insanlara nasıl bakıyorsak, onlar da bize öyle bakıyor” dedi.
Gezileri Bitlis ile devam edecek
Yüksekova’dan sonra Bitlis, Ahlat ve Van Gölü çevresini gezmeyi planlayan çift, “Türkiye’de görülmesi gereken o kadar çok yer var ki… Her yıl bir başka dağa, bir başka ovaya adım atıyoruz. Ama nereye gidersek gidelim, kızımız hep yanımızda” diyerek gezilerini sürdüreceklerini belirtti.