AKP Medyası manipülasyon için devrede

AKP Hükümeti güdümündeki Star, Sabah ve Takvim gazeteleri, HDP'nin Diyarbakır mitingine yönelik gerçekleştirilen bombalı saldırıya dair büyük bir dezenformasyona girişerek, fail olarak PKK'yi adres gösterdi. AKP Hükümeti'nin patlatılan bombalara dair sorumluğunu perdeleme gayreti içerisine giren gazeteler, bunu yaparken gazetecilik ilkelerini çiğneyerek, patlamanın gerçekleştiği seyyar arabanın miting öncesi çekilip, abonelerimize servis ettiğimiz fotoğrafı üzerinden ajansımızı da bu dezenformasyona dahil etmeye kalktı.

AKP güdümünde yayın yapan yayın organlarından Star, Sabah ve Takvim gazeteleri, bugün "eşgüdümlü" ve "bir merkezden" aldıkları belli olan bir talimat doğrultusunda, HDP'nin 5 Haziran günü Diyarbakır'da düzenlenen seçim mitingine yönelik gerçekleştirilen 3 kişinin yaşamını yitirdiği, 16'sı ağır 402 kişinin ise yaralandığı bombalı saldırıyı gündemlerine alarak, büyük bir dezenformasyona girişti. Girişilen dezenformasyonun amacı ise, yüz binlerce insanın arasında patlatılarak büyük bir katliamın amaçlandığı bombaların faili olarak PKK'yi hedef gösterme. Seçim süreci boyunca Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan Başbakan Ahmet Davutoğlu'na ve tüm AKP'li sözcülerin söylemleriyle hedef haline getirdikleri HDP'ye yönelik gerçekleştirilen onlarca saldırı ve Bingöl'de işlenen cinayet ile birlikte, bu sistematik yönelimin son halkası olan Diyarbakır'daki bombalı saldırılardan AKP iktidarının sorumluluğunu örtmeye çalışan söz konusu yayın organları, ağız birliği etmişçesine bu yönlü manipülasyona girişti.

Saldırı sonrası hazırladıkları dünkü baskılarında, yapılan bombaları saldırıyı manşetlerinden görmeyip küçük haberlerle okuyucularına duyuran sözkonusu gazetelerin bu yaklaşımı, dün İstanbul'da, HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş tarafından miting alanında halkla paylaşılarak, halka şikayet edilmişti.

Ağız birliği ile manipülasyona giriştiler

Bu yaklaşımlarıyla eleştirilerin hedefinde olan gazeteler, bugün ise saldırının faili olarak PKK'yi adres gösterdikleri haberleriyle olayı manşetlerine taşıdı.

Dünkü sayısında, patlamaya birinci sayfanın alt bölümünde kutu haber olarak yer veren Sabah gazetesi, bugün saldırıyı "Profesyonel bir kaos planı" olarak ikinci manşet olarak okuyucularına yer verdi. Patlamanın TNT ile hazırlanan bombadan kaynaklandığı, çivi ile bilye ile güçlendirildiği şeklinde Emniyet kaynaklı bilgilerle hazırlanan haberde, yine ismi verilmeyen "yetkililer"den alındığı belirtilen bilgiler doğrultusunda, saldırının asıl amacı "Kaos ve kargaşa ortamı yaratıp, seçimlerin sabote edilmesinin hedeflendiği, güvenlik güçlerinin yaptığı incelemelerde provokasyonun 'profesyonel' eller tarafından gerçekleştirildiği" olarak belirtildi.

Bu "profesyonel eller" olarak ise PKK işaret edildi. PKK'yi saldırının faili olarak göstererek algı yönetimine girişen gazete, bunu da yine Diyarbakır'da, 2006 yılında Koşuyolu Parkı'nda termos içerisine konularak patlatılan ve 9 çocuk 11 kişinin hayatını kaybettiği olayı hatırlatarak yapmaya çalıştı.

Oysaki sözkonusu patlama, bugün yapılmak istendiği gibi PKK'nin üzerine yıkılmak istenmiş ama sonrasında saldırıyı gerçekleştiren Türk İntikam Tugayı (TİT), yayınladığı bildiri ile saldırıyı bizzat üstlenmişti. 

Girişilen manipülasyona, kitlenin miting alanında toplanması öncesinde yapılan hazırlıklara dair çekilen görüntülerden kesilmiş ve abonelere servis edilmiş, patlamanın gerçekleştiği seyyar arabayı gösteren bir fotoğraf üzerinden ajansımız DİHA da hedef alınarak dahil edilmek istendi. 

Dün 'trafo' diyen Takvim bugün PKK'ye döndü 

Sabah gazetesi gibi aynı amaçla bugünkü baskısını hazırlayan Takvim gazetesi de dün yoğun tepkilere yol açan Selahattin Demirtaş ve HDP'nin hedef alındığı "Demirtaş ve saz arkadaşları! Grup Selo" manşetinin alt kısmında "trafo patlaması" olarak okuyucularına küçük puntolarla duyurduğu saldırı olayını, bugün PKK'yi hedef göstererek manşetine taşımaya ancak değer buldu.

Özgür Cebe imzasıyla kaleme alınan haberde, "Diyarbakır'da HDP mitinginde 2 kişinin öldüğü patlamaya ilişkin detaylar da ortaya çıkmaya başladı. Türkiye'de her hain pusuda parmağı olan PKK'nın bu kanlı olayda da parmağı olduğu belirlendi" şeklinde direk yönlendirme içeren ifadelerle, PKK konusunda algı yönetimine girişildi. 

Fail olarak PKK'yi işaret etme yoluna girişen Takvim de tıpkı Sabah gibi argüman olarak 2006 yılındaki Koşuyolu patlamasını kullanmanın yanı sıra mitingden bir gün önce yine Diyarbakır'a bir "örgüt evine" düzenlendiği iddiasında bulunulan, ancak "medyaya bu zaman kadar yansımamış" bir polis baskınında aynı bombadan bulunduğu öne sürüldü.

DİHA'yı manipülasyona dahil etme çabası

Gazete, herhangi bir somut bilgiye dayanmadan kurgu bir haberle AKP iktidarının sorumluluğunda bulunan saldırının sorumluluğunu PKK'ye yönlendirmeye çalıştığı haberinde ajansımızı da gazetecilik ilkelerini unutarak, dahil etmekten geri kalmadı. 

Ajansımız tarafından faillerin bir önce ortaya çıkarılması için servis edilen miting öncesine ait fotoğraf, "Öte yandan patlamanın meydana geldiği trafo binası önündeki seyyar çay arabasının miting öncesinde PKK ile yakınlığı bilinen Dicle Haber Ajansı tarafından görüntülenmesi de dikkatlerden kaçmadı" denilerek, haberde kullanıldı. 

Sözkonusu bu manipülatif haberi "talimat" doğrultusunda hazırladığı anlaşılan muhabir olan Özgür Cebe ismi de dikkatlerden kaçmadı! Özgür Cebe, geçmiş yıllarda JİTEM tarafından işlenen faili meçhul cinayetlerin dahi PKK'ye mal edilmeye çalıştığı benzer haberlerin altında imzası bulunan bir isim olarak hatırlanıyor.

Manşetlerden sonra Davutoğlu'ndan açıklama

Sabah ve Takvim gazeteleri gibi Star ve Yeni Şafak gazetelerinde de benzer bir kurgu ile bugün servis edilen haberlerin ardından Başbakan Ahmet Davutoğlu ve Diyarbakır Valiliği'nden iki gün sonra peş peşe düzenlenen bombalı saldırıyla ilgili 1 kişinin gözaltına alındığını haberi gelmesi de dikkat çeken bir diğer ayrıntı oldu.