Hrant’ın Arkadaşları: Cinayete her kim ortak olmuşsa hesap versin
Dink cinayetine ilişkin birleşen iki davanın ilk duruşması başladı. Hrant’ın arkadaşları her duruşmada olduğu gibi yine Çağlayan Adliyesi önündeydi.
Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink’in öldürülmesine ilişkin dava bugün başladı.
İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülecek duruşma 19-21 Nisan tarihleri boyunca devam edecek.
Dink cinayetinde adı geçen kamu görevlileri bugün ilk kez hakim karşısına çıkacak. Davada 8’i tutuklu 34 kişi yargılanıyor.
“Kimin Ak, kimin kara olduğuna bakılmaksızın adalet istiyoruz”
Hrant’ın Arkadaşları her duruşmada olduğu gibi yine Çağlayan Adliyesi önündeydi. Hrant’ın Arkadaşları adına Emel Kurma’nın okuduğu açıklamada şu ifadeler kullanıldı:
“Bugün 19 Nisan 2016. 9 yıl 3 ay geçti arkadaşımız katledileli. Bugün birleştirilen davanın ilk celsesini izlemek için adliye önündeyiz. Acısı kadim bu topraklarda vicdanın yürekli bir sesi olabilmeyi başarmış Hrant Dink’in gerçek katillerinin yargılanması adına ilk günden bu yana sürdürdüğümüz hukuk mücadelemizde işaret ettiğimiz yerlere daha yeni yeni dönülüp bakılıyor. Bakmakla mı kalacaklar yoksa çırılçıplak ortada duran gerçekleri görecekler mi bilmiyoruz”
“Bilmiyoruz çünkü kamu görevlilerinin bir şekilde bu cinayete yol vermiş, göz yummuş hatta azmettirmiş olmasına ilişkin makul şüphemizle yargılanmaları talebimiz, bunca yıl sonra ancak tuhaf ilişkiler ağının içine düştüğü iktidar savaşı sonunda gerçekleşti. Davalar birleştirildi, kamu görevlilerinin bir kısmı hakim karşısına çıkacak. Yargının en üst iddia makamının ısrarla talep ettiği üzere dönemin valisi ise hala bu yargılamadan muaf tutulmaya çalışılıyor. Her fırsatta alnının ak olduğunu söyleyenlerin yargı karşısında hesap vermekten imtina etmelerinin sebebi ne olabilir ki?
“Biz adalet telep ediyoruz. Kimin ak kimin kara, kimin ordan kimin burdan olduğuna bakılmaksızın yapılacak yargılama ile bu kalleş cinayete ortak olmuş her kim varsa hesap versin istiyoruz. Hrant Dink’in vücudunda bu ülke insanlarının kardeşliğine kast etmiş, yüzyıllardır serpilegelmiş nefret tohumlarını yeşertmeye yeltenmiş herkesin ama herkesin hak ettikleri cezayı almasını istiyoruz. Çok şey mi istiyoruz?”(imc)
