Bir grup 'akademisyen'den karşı bildiri: 'Operasyonları destekliyoruz'

Bir grup 'akademisyen'den karşı bildiri: 'Operasyonları destekliyoruz'

Bir grup ‘akademisyen’, Barış İçin Akademisyenler'in bildirisine karşı, 'Devletimizin ve Milletimizin Yanındayız' başlıklı bir karşı bildiri yayınladı

Yaklaşık 150 akademisyen, bölge il ve ilçelerinde süren ablukanın bir an önce son bulmasını talep eden 1100’ün üzerinde akademisyenin çağrı metnine karşılık, bir başka bildiriyi imzaya açtı.

 Söz konusu bildiride, ‘devletin ve milletin yanında’ olunduğu duyurulurken; bildiride, ‘Barış için akademisyenler‘ grubu için ‘sözde akademisyenler’ ve ‘iftiralar atan ve kendini akademisyen olarak niteleyen bir güruh’, ‘alçak’ ifadelerine yer verildi.

Kendilerini ‘Türkiye İçin Akademisyenler’ olarak tanımlayan grubun bugün imzaya açılan bildirisinin tam metni şöyle:

“Son zamanlarda buldukları her fırsatta Türkiye Cumhuriyeti’ni karalamak ve aşağılamak için hiç çekinmeden iftiralar atan, yalan söyleyen ve kendilerini akademisyen olarak nitelendiren bir güruh, devletimizi işkence ve katliam yapmakla suçlamaktadır. Buna karşın aynı güruh, hak ve özgürlük bahanesiyle terör örgütü tarafından katledilen masum bebeklerden, öksüz ve yetim kalmış çocuklardan, şehit edelin ya da yaralanan polis ve askerlerden; yakılan, yok edilen millî, dinî ve tarihî servetten hiç bahsetmemektedir. Ağızlarından demokrasi ve barış sözlerini hiç düşürmeyenler, bu cinayetlerin asıl müsebbibi olan terör örgütünün adını nedense hiç anmamaktadır.

Kırk yıla yakın bir süredir kalleş ve alçak PKK terörünü yaşayan ülkemiz, maalesef sadece bu menfur örgütün kurşunlarına maruz kalmamış, bu ülkenin bilimsel ve teknolojik gelişmesine katkıda bulunması amacıyla kendi bağrında yetiştirdiği sözde akademisyenler tarafından da saldırıya uğramıştır. Onların şu anki tavır ve ifadeleri, dağdaki eşkıyanın kurşunlarından daha tehlikeli ve daha alçakçadır. Bu güruhun Türkiye Cumhuriyeti’nden talep ettikleri sözde barışın arkasında yatan hendek siyasetinin tek bir amacının olduğunu akıl ve vicdan sahibi herkes gibi biz de biliyoruz. İnanıyoruz ki, akademik ve insani her türlü hassasiyet ve gerçekten mahrum olan bu bildirinin tek bir amacı vardır: Terörle mücadeleyi akamete uğratmak ve güvenlik güçlerimizin moralini bozmak…

Sonuç olarak, bu kasıtlı ve akademik çehreli cahilane bildiriye reddiye olmak üzere ve Türk Milleti’nin gerçek duygu ve düşüncelerini temsil ve ifade arzusuyla hazırladığımız bu bildiriye imza atan bizler, bilinsin istiyoruz ki şu anda Sur’da, Silvan’da, Nusaybin’de, Cizre’de, Silopi’de ve daha pek çok yerde yapılan operasyonlara destek veriyoruz. Milletimizin huzuru için orada dikkat, samimiyet ve cesaretle çarpışan ve bu uğurda kendi çocuklarını yetim bırakan polis ve askerlerimizin sonuna kadar yanında olduğumuzu açıkça ifade ediyoruz.

Çanakkale’de düşmana karşı savaşmak için öğrencileriyle birlikte cepheye giden öğretmen ve öğretim elemanları gibi, ülkemize karşı yapılan bu menfur saldırılara kalemimiz ve yüreğimizle karşı koyacağımızı, operasyonlara sonuna kadar destek vereceğimizi, aynı zamanda Türkiye Cumhuriyeti’nin belirlediği esaslar çerçevesinde barışı sağlamak için üzerimize düşen her türlü görevi yerine getireceğimizi taahhüt ve ilan ediyoruz.

Bizim gibi düşünen Türkiye sevdalısı tüm akademisyenleri imzalarıyla destek vermeye davet ediyoruz.”

BARIŞ İÇİN AKADEMİSYENLERİN BİLDİRİSİ

‘Barış için akademisyenler‘ oluşumu dün,  ‘Bu suça ortak olmayacağız’ başlıklı bir bildiri yayınlayarak, operasyonların sürdüğü ilçelerdeki hak ihlallerine dikkat çekmiş ve bölgedeki ablukaların bir an önce kaldırılmasını talep etmişti.

Bugün ise önce Cumhrubaşkanı Recep Tayyip Erdoğan "aydın müsveddeleri" sözleriyle akademisyenleri hedef almış, ardından da Yükseköğretim Kurulu akademisyenler hakkında 'gereğinin yapılacağını' duyurmuştu.

 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.