Tuncel: Hiçbir olay ‘ölmüş-bitmiş-kader’ değildir; hesap soracağız!

Tuncel: Hiçbir olay ‘ölmüş-bitmiş-kader’ değildir; hesap soracağız!

HDP Eş Başkanı Sebahat Tuncel, Federe Kürdistan Bölgesi’nde, yurtsever Kürt kurumlarına yönelik gerçekleştirilen baskıları hatırlattı.

ANKARA - Halkların Demokratik Partisi (HDP) Haymana İlçe Örgütü tarafından organize edilen Haymana 15. Hıdrellez Şenlikleri, binlerce kişinin katılımıyla kutlandı. Ankara’nın Haymana İlçesi’ne bağlı Yukarı Sebil (Şawlu) Haymana Öz Köylerde kutlanan şenliğe, sabahın erken saatlerinde binlerce kişi akın etti. Şenliğe; HDP Eş Başkanı Sebahat Tuncel, Haymana Belediyesi HDP eski eş başkan adayları Eşref Kiraz, Sinem Coşkun, Kulu Belediyesi BDP eski eş başkan adayları Esin Akgül Güneş, Mustafa Çakır, Konya Büyükşehir Belediyesi BDP eski başkan adayı Yemlihan Kahraman’ın yanı sıra çok sayıda BDP ve HDP yöneticisi ile üyesi katıldı.

İç Anadolu Kürtleri’nin yaşadığı her il, ilçe ve köylerinden binlerce kişi, şenlik alanını doldururken, Avrupa ve Türkiye’nin birçok ilinden de katılımlar gerçekleşti. Şenlik alanını, hınca hınç dolduran İç Anadolu Kürtleri, giydikleri yerel giysileriyle dikkatleri üzerlerine çekerken; özellikle kadınların, sarı-yeşil-kırmız elbiseleri ve yerel giyisileri alanı renk cümbüşüne bürüdü. Etkinlikte Koma Çarnewa  ve Ergin Xelikan’ın yanı sıra çok sayıda yerel sanatçı ve grubun verdiği konserlere binlerce kişi,  halay ve sloganlarla eşlik etti. Kurdistan ve Türkiye’de yaşamını yitiren devrim şehitleri anısına bir dakikalık saygı duruşuyla başlayan etkinlikte sık sık, “Bijî Serok Apo”, “Kurdistan faşizme mezar olacak”, “Bijî berxwedana Rojava” sloganları atıldı.

‘TOHUM ATTIK, TOHUMLARI ORMANLARA ÇEVİRMELİYİZ’

Etkinliğin ilk konuşmasını yapan Haymana Belediyesi HDP eski Eş Başkan Adayı Eşref Kiraz, 30 Mart 2014 Yerel Seçimleri’nde kendilerine oy verenlere teşekkür ederek, “Bizler, koltuklarımızın altında Kuran’la gezmedik. Belediyeyi kazanmadık ama oylarımızı tüm hile, hırsızlık ve yalanlara rağmen beş katına çıkardık. İktidar, tüm hile ve olanaklarıyla kaybetmemiz için çalıştı. Tüm bu olumsuzluklara rağmen elde ettiğimiz oy oranı bir başarıdır” dedi. Haymana Belediyesi HDP eski Eş Başkan Adayı Sinem Coşkun da, seçim sürecinde iktidar tarafından yapılan olumsuz uygulamalara dikkat çekerek, “Biz, bu seçim sürecinde tohum attık, bir dahaki dönemde bu tohumları ormanlara çevirmek için çalışmalıyız” şeklinde konuştu.

‘KDP’NİN TUTUMU KABUL EDİLEMEZ’

Daha sonra söz alan HDP Eş Başkanı Sebahat Tuncel, Ortadoğu’daki barışın Kürd sorununun çözümüne bağlı olduğunu ifade ederek, Kürdistan’ın herhangi bir parçadaki kazanımı kendi kazanımları olarak gördüklerini kaydetti. Rojava’daki devrime dikkat çeken Tuncel, Rojava devrimine sahip çıkmak, Kürdistan’ın geleceğine sahip çıkmakla aynı anlama geldiğini belirtti. Tuncel, Güney Kurdistan Hükümeti’nin, AKP ile paralel ve eş zamanlı bir politika yürüttüğünü belirterek, “Biz, Güney Kürdistan’ın ve Kürdistan’ın diğer parçalarındaki veya dünyanın herhangi bir yerindeki Kürdlerin kazanımlarını kendi kazanımımız olarak görüyoruz. Ama; Kürdistan Demokratik Partisi (KDP’nin), Güney’de, bizim kurumlarımıza baskın yapması, çalışanlarımızı gözaltına alması ve sınırdaşı etmesi kabul edilemez” şeklinde konuştu. İran devletinin Kürdlere uyguladığı siyasi soykırıma da dikkat çeken Tuncel, “İran devleti, Kürdler üzerindeki baskı ve şiddetin dozunu her geçen gün artırarak devam ediyor. Kürd siyasi tutsakları durmadan idam eden İran devletinin bu tutumunu şiddetle kınıyoruz” dedi.

‘TÜRKİYE’DE İYİ ŞEYLER OLMUYOR’

Tuncel, Manisa’nın Soma İlçesi’nde meydana gelen ‘maden katliamında’ resmi rakamlara göre 301 kişinin yaşamını yitirdiği olayı hatırlatarak, “Üzülerek söylüyorum ki Türkiye’de iyi şeyler olmuyor. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ‘Kader’ deyip olaydan sıyrılmaya çalışıyor. Oysa yüzlerce insanın maden ocaklarında yaşamını yitirmesinden bizzat iktidar sorumludur. Bu olaylar, kader değil, ciddi ihmallerden kaynaklanan cinayetlerdir. İktidar ve patronlar kol kola verip, rant paylaşımın dışında, işçilerin hangi hakkını verdiler? Derdini anlatmaktan korkan bir işçi, hakkını nasıl arayacak. Orada gerçek bir denetimin olmadığını, AKP-patron-sendikacı üçlüsü, kol kola rant sağladıkları aşikardır. Biz, bu sürecin peşini bırakmayacağız. İşçilerin haklarını sonuna kadar arayıp onların yanında olacağız” şeklinde konuştu.

‘ÖLDÜRÜLENLERİN HESABINI SORACAĞIZ!’

İstanbul’un Okmeydanı semtinde, polis kurşunuyla iki kişinin öldürülmesi olayını hatırlatan Tuncel, Başbakan Erdoğan’ın ‘ölmüş bitmiş’ şeklindeki konuşmasına sert tepki göstererek, “Hiçbir olayın üstü ‘ölmüş bitmiş’ şeklinde örtülemez. AKP polisinin katliamları karşısında sessiz kalmayacağız. Hiçbir olay bitmedi, bitmeyecek. Biz hepsinin hesabını soracağız” şeklinde tepki gösterdi. Tuncel, öldürülenlerin hepsinin Alevi olmasının tesadüf olmadığını kaydederek, “AKP; halklar arasına nifak sokarak, Alevi, Sünni diye halkları birbirine kırdırtmak istiyor. İktidar, Aleviler üzerindeki baskıcı politikaları ile uyguladığı düşman politikaların sonucunda Türkiye’yi yeni bir krize sokacaktır. AKP polisi, çocuk, kadın ve yaşlı demeden, silahını çıkararak sivil insanların üzerine ateş açıyor” dedi.

‘AKP’NİN AÇILIMI ÖLÜM VE ZULÜM OLARAK BİZE DÖNDÜ’

Tuncel, AKP’nin ‘açılım”’dediği sürecin, ölüm ve zulüm olarak kendilerine döndüğünü ifade ederek, zamana yayarak oyalama politikaları yürüttüğünü kaydetti. Şimdiye kadar AKP’nin hiçbir adım atmadığını belirten Tuncel, şunları kaydetti: “Kürt Halk Önderi Sayın Abdullah Öcalan’ın, 2013 Amed Newrozu’nda deklere ettiği ‘Demokratik Çözüm’ süreci, sadece Kürdler için değil tüm Türkiye ve Ortadoğu için bir şanstır. Bu süreçle yeni bir dönem başlamış oldu. Ama süreç, sadece Kürd halkı ve Önderi tarafından yürütülüyor. AKP, tek adım atmadı şimdiye kadar. Tek taraflı süreç sonuç vermez. Çözüm olacaksa iki tarafın eşit şartlarda katılımıyla olur. Hasta tutsakların durumu ortadadır. Yine, KCK adı altında tutuklananların dahi hepsi serbest bırakılmadı daha. Bu şartlarda çözüm olur mu?  Anayasal bazı değişiklikler olmadan, eşit şartlarda müzakere yapılmadan çözüm olmaz. Ama dünyanın hiçbir yerinde ezilenlerin hakları, zorbalar tarafından verilmemiştir. Haklar, direne direne alınmıştır”

‘SÜRGÜN ASİMİLASYON POLİTİKALARIN BİR PARÇASIDIR’

İç Anadolu Kürdleri’nin, yüz yıllar önce İç Anadolu’ya sürülmeleri, devletin asimilasyon politikalarının bir parçası olduğunu söyleyen Tuncel, “Devletin tüm çabalarına rağmen Kürdler kendi dillerinden, kültürlerinden ve kimliklerinden vazgeçmedi. Buradaki Küdler, tüm asimilasyon politikalarını boşa çıkararak, bugüne kadar kimliklerini ve benliklerini korumayı bilmiştir. Kürdler kendilerini tüm dünyaya kabul ettirmiştir. Sıra özgürlüklerini elde etme zamanıdır. Kürdlerin özgür olması aynı zamanda tüm Ortadoğu halklarının özgür olması anlamına geliyor” şeklinde konuştu.

Tuncel’in konuşmasının ardından, Koma Çarnewa, Ergin Xelikan ve çok sayıda yerel sanatçı ve grubun verdiği konserlerle etkinlik sona erdi.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.