Bedri Çallı

Bedri Çallı

Ne Elbiseler Gördüm

Ne Elbiseler Gördüm

Yunus Emre veya Hz. Mevlana boşuna mı demiş:  Ne elbiseler gördüm içinde insan yok, nice insanlar gördüm üzerinde elbise yok. Çok uzak gitmemize gerek yok. Önümüzde yapılacak olan milletvekili genel seçim başvurularını, parti farkını başka bir tartışma konusu olarak bir kenara koyarak incelerseniz bana hak vereceksiniz. Bir halkın kaderini göz önüne alırsanız, bu ağır söz nedeniyle beni eleştirmeyeceğinizden eminim.

İki tür eğitimli insandan söz edebilirim.

Birincisi: Okumuş, iyi eğitim almış ve birikimlidir. Ancak liderlik vasfından yoksundur, 1. Adam olma yeteneği yoktur ve kendisine öz güveni azdır.

İkincisi ise:  Aynı şekilde okumuş, iyi eğitim almış ve birikimlidir. Liderlik vasıflarına sahiptir, 1. Adam olma yeteneği mevcuttur, kendisine özgüveni vardır. Ancak gerek parti delegeleri, temayül yoklamaları ve gerekse parti genel merkezleri bu tür yeterliliği ve liyakati aramadığı, başka kriterler ve hatta hatalı fikirler karşısında gururlarını, onurlarını incitmemek ve toplumun gözünde kayba uğramamak için ortaya çıkmazlar. Siz bunlara umut, cesaret veya güven vermiyorsunuz.

Gerek genel ve gerekse yerel bazda o kadar çok kötü örnekler var, ama ben burada isimlerden zikr ederek asıl konuyu başka mecralara taşımak istemiyorum.

Bu noktada eğri oturup doğru bir mukayesede bulunursanız, birçok kirli hesabın varlığını gözlemlersiniz. 

Halen feodal ve aşiretsel yapıdan gelen oy potansiyeli gücüne güvenerek aday olanlar var.

Dostlar beni alışverişte görsünler diye ortaya çıkanlar var.

Başvuran boş elbiselerden cesaret alarak, benim bunlardan neyim eksik neden aday olmuyorum, havasına kapılanlar var.

Ankara’da iktidarı elinde tutan iktidar partisinden aday adayı olacağım, Milletvekili adayı olup seçilirsem, kim bilir başıma talih koşu konabilir. Böylece hayatım kurtulur.  Yok eğer aday koymazlarsa veya kazanamazsam, zaten iktidar bana borçlu kalır. Bende iktidarın nimetlerinden yararlanmayı hak etmiş olacağım. Onurmuş, yeterlilikmiş, bilmem hizmetmiş benim için bunlar hepsi fasa fiso diye düşünenler var.

Ya da aday bırakılmamam halinde, seçimin kızıştığı ve heyecanın durukta olduğu günlerde törenle bölgede iktidar olan partiye geçeceğimi, böylece boş elbisemle adam yerine konulmuş olmakla birlikte başka avantajlara sahip olacağım, düşüncesini taşıyanların varlığından hiç şüphem yok.  Dikkatlice izleyin!

Bölgede iktidarı elinde tutan partiden aday adayı olursam, hele hele kim bilir piyangodan seçilirsem, gider Ankara’da oturur iyi bir hayat yaşarım. Yok eğer aday koymazlarsa veya kazanamazsam, zaten bölgede iktidar ve sözü geçen bir parti olduğu için, işlerimi daha iyi yürütebileceğim. Parti ömür billah bana borçlu kalır diye düşünenler var.

İstisnasız her partide aday olan bu tür insanların söyleyeceği tek şey var. O günün şartlarında insanlar şu veya bu sebepten dolayı aday olmaya cesaret etmezken, ben büyük bir fedakarlık göstererek hayatımı ve servetimi ortaya koyup aday oldum, diyecekler.

Ama hiç düşünmezler, o üzerinde elbise olmayan insanların, sizin gibiler karşısında tercihten uzak kalmalarının onurlarını ve gururlarını zedeleme endişesi taşıdıklarını.

Adaylara bakıyorum, lütfen siz de bu değerlendirmelere dikkat edin, hiç yok demiyorum ama kaç tanesi kendi derdini anlatabilecek kapasitede, kaç tanesi TBMM’de etkin rol alma yeteneğine sahip, kaç tanesi kanun teklifi, gensoru, sözlü veya yazılı soru önergesi, genel görüşme önergesi, meclis soruşturma önergesi, meclis araştırma önergesi ve halkın sorunlarını dile getirme kabiliyetine sahip?

Bir halkın ve ülkenin kaderi söz konusu olduğu noktada bu konuda yanlış yapan delege veya parti görevlileri vebal altında olacaktır. Gerek aday adayları ve gerekse onların adaylığında söz sahibi olan insanların, bu halkın zamanını çalmaya hakları yoktur.

Ya başvuranlar arasında en iyilerini bulacaksınız veya başvuru yapmamış olsalar bile başka arayışlara girerek bu halkın en iyi temsili yetini sağlayacaksınız. Bu yazı sadece Hakkâri şartları göz önüne alınarak kaleme alınmamıştır. Bu kanılar geneldir.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum
Bedri Çallı Arşivi