M. Latif Yıldız

M. Latif Yıldız

Gazeteci ve taraf olmak

Gazeteci ve taraf olmak

Gazetecilik mesleğinde vaz geçilmez bir ilke vardır. Basının olmazsa olmazı “ Yorum hür, haber tarafsız olur” der. Bu benim, onun, koyduğu bir kural değil. Medya yani basın var olalı beri uyulması gereken bir ilkesel bir kuraldır.

 

Kitap yazanların, köşe yazarlarının haliyle görüş ve düşünceleri doğrultusunda bazılarına göre taraflı olabiliyorlar. Bu yüzden yazılarımı zaman zaman eleştiren, hatta çok sert, bazen sertten öte çirkin mailler aldığım da bir gerçek. Ama elden gelen bir şey yok. Ben mesleğin kuralını yerine getiriyorum.

 

Şu gerçeği bir kez daha dile getirmekte yarar vardır. Haber yazanlar tarafsız olmak zorunda. Haberi objektif, çarpıtmadan, yorum katmadan vermek  ve bu kurala uymak zorunda.

 

Ancak, söz konusu haber ile ilgili yorum yapmak, ya da bu haber ya da başka bir konuyla ilgili köşe  yazısı yazmak veya kitap yazmak tamamen farklı bir kulvardır. Kişi yani yorumu yazan gazeteci, köşe yazarı ya da kitap yazan yazar kendi görüş ve düşüncelerini yani kendi doğrularını yazar.

 

İşte burada çok ince bir çizgi ortaya çıkıyor. Yorum yapan görüşlerini, düşüncelerini, eleştirilerini yazarken suçlamak, aşağılamak, hakaret etmek, küçük düşürmek gibi bir keyfiyeti asla olamaz. Yasalar da, insanlıkta buna izin vermez. Sözün özü yorumu yapan bağnaz bir tutum sergileyemez.

 

Yorumdan amaç kutuplaşmak değil, görüş, düşünce, fikir bildirmektir. Yorumdan amaç kavga etmek, küfür etmek, hakaret etmek değil; karşı cepheyi objektif bir bakış açısıyla bilgilendirmek, çözüm üretmektir.

 

Gazeteci, yazar açısından doğru bu ilkeler üzerine kurulmalıdır.

 

Peki, ya okuyucu ya da karşı taraf.

 

Bu konuda da önemli kriterler vardır.

 

Yorumu beğenirsiniz, beğenmezsiniz; görüşe katılırsınız, katılmazsınız; yazıya kızarsınız, ya da översiniz o sizin bakış açınıza göre değişir. Ancak yazılan yazıyı ne kadar beğenmez, karşı çıkarsanız çıkın yorumun sahibine hakaret etmek, küfretmek, “gerici, yobaz, satılmış, hain, dinsiz, ırkçı, bölücü, kazıkçı, rantçı” vb. kelimeleri kullanma hakkınız yoktur.

 

Yazılarımızı beğenenlerin övgülere beğenmeyenlerin ise sövgülere sarılması o kişilerin acizliğini, cahilliğini ve basitliğini gösteriyor.

 

Bugün bu konuya neden mi değindim?

 

Son Batman, Diyarbakır ve Hasankeyf seyahatim öncesi ve sonrası “Hawar” ile ilgili yazdığım yazılar bazı kesim ve kişilerin zülfiyarına dokunan yazılar yazdım. Hasankeyf"in yanındaymış gibi görüntü veren, ancak gerçekte karşı olanları ifşa ettiğim için çirkin, haksız ve iftira dolu mailler atanlar, arkamdan eleştirenler oldu.

 

Örneğin gerçeği saptıranlardan biri kitabımı okumadığı halde “Beğenmedim” diyen var. Ya da  “Hawar” kitabını 50 TL. Den sattığım iftirasını atarak okuyucuları kazıkladığımı mail atanlar var. Egemenler ve konsorsiyumlardan beslenerek moralimi bozmak isteyenler var. Fiyat konusu Küllen yalan. Yalan da çok kötü bir şeydir.

 

İnternette girenler görür. Hawar kitabının çıkış fiyatı 35 TL. İndirimli fiyatı 25-30 TL kitapçılarda satılıyor. Benim imza günümde satın alanlar için 20 TL. ( Ki zaten imza günlerinde bir kişi parasını verirken, üç kişi pişkinlik yapıp parasını vermiyor, bende utanıp istemediğim için imza günlerinde üçte ikisi parasız olarak Hawar kitabına sahip oldu.) Kitabın matbaa çıkış maliyeti 15 TL. 100 ve üzerinde toplu satın almak isteyenlere 15 TL. Den yani maliyetinden veriyorum. 500 kitap çekene ise 10 TL yani maliyetinin üçte iki fiyatına; yani zararına veriyorum. Neden zararına? Çünkü amacım para kazanmak değil. Amacım Hasankeyf"e daha fazla gönüllü kazandırmak ve Ilısu hakkında bilgilendirmektir.

 

Daha ne yapabilirim ki?

 

Bir süre önce yazdım, tekrar ediyorum.  Bu kitap ne bir aşk, ne bir roman, ne de bir hikaye kitabıdır. Bu kitap olumsuz bir icraata karşı çıkışın ve de belgesel bir başvuru bilgi kitabıdır. Neden Ilısu karşıtıyız, neden bu tarih ve kültür şehri Hasankeyf"i savunuyoruz bunu anlatan bir kitaptır.

 

Son olarak şunu söyleyeyim. Bu kitap ile ilgili en güzel, özgür, tarafsız, objektif bir bakış açısı ile yorum yapan Batman Çağdaş"ın köşe yazarı “Mereto” 30 Haziran 2009 günü yazdığı “Hawar Hawar” köşe yazısını bana ve kitabıma suçlama yapanları okumalarını önermekten başka söyleyecek bir söz bulamıyorum. Buradan da Mereto"ya beni ve kitabımı anladığı için de sonsuz teşekkür ediyorum.

 

HERKESE TEŞEKKÜRLER

 

Bu arada son 15 günde Batman, Diyarbakır, Hasankeyf, Ankara coğrafyasında yaşadığım mutlu olaylarda bana destek olan, yanı başımda durarak bana güç verenlere sütunum aracılığı teşekkür etmek istiyorum.

 

Birincisi Batman Gazeteciler Derneklerinin başkanları sayın Arif Arslan ve Diyarbakır Gazeteciler Derneği Başkanı Faruk Bildiriciye düzenledikleri imza günleri için, ikincisi Hasankeyf Belediye Başkanı Abdulvahap Kusen işini gücünü bırakıp Öğretmen Okulu mezunu arkadaşlarımı hatırım için karşılayıp konuk ettiği için teşekkür ediyorum.

 

Son olarak 3 Temmuz 2009 Cuma günü Ankara Çankaya Atakule Nikah salonunda ve Başkent Öğretmen evinde yapılan oğlum A. Burak ve gelinim Burak"ın nikah ve düğün yemeğine bizzat katılan, çiçek ve telgraf gönderen yakın akrabalarıma, arkadaşlarıma, dostlarıma, meslektaşlarıma, siyasilere ve iş adamlarına teşekkür ediyorum. Yaşadığım mutluluğu  aynen yaşamalarını temenni ediyorum.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
M. Latif Yıldız Arşivi