M. Latif Yıldız

M. Latif Yıldız

Deniz Bahçeli ve Açılım

Deniz Bahçeli ve Açılım

Son otuz yılda kan, gözyaşı ile beslenen Kürt vatandaşlarını inkar veya imha ile yola getirmeye kalkışan zihniyet bu yöntemi daha fazla devam edemeyeceğinden yola çıkarak barış için açılımda bulunmaya teşebbüs edince kıyamet koptu.

Sözün özü AKP Hükümeti Kürt sorununu çözmek için 86 yıllık politikalardan vazgeçerek yeni stratejiler geliştirdi. Ancak Militarizmin ve Ergenekoncuların Avukatı CHP’nin başı Deniz Bahçeli ( ki asıl soyadı Baykal’dır) bu sürecin ilk adımı olan 8 PKK’lı ve 26 Mahmur mültecinin sınırda giriş yapmalarıyla kanlı günlerin biteceği telaşı ile “ Gücünüz PKK ya yetmiyor da Azerbaycan’a mı yetiyor?” diyerek Türk halkını provoke ediyordu.

Evet Deniz Bahçeli savaşın, kanın durmasından memnun olacağına TBMM’ inde partisinin grup toplantısında konuşurken barış olacak diye adeta sinir krizleri geçiriyordu.

K. Irak ve Türkiye’de çoluk, çocuk; yaşlı, genç; kadın, erkek yüz binler sevinç gözyaşı dökerek, mutluluktan halay çekerlerken, günlerce 24 saat aralıksız gelen grupları alkış ve zılgıtlar ile karşılarken; CHP’nin vazgeçilmez Lideri Deniz Bahçeli barış için sevinen bu insanlara saldırarak kendi değimi ile kaş yapayım derken göz çıkarıyordu.

Deniz Bahçeli Türkiye, içerde Kürtler, dışarıda Ermeniler ile barışacak diye aklı çıkıyor.  Ve “Uzun bir süreden beri konuşulan konunun altında neyin yattığının Haburda ortaya çıkan görüntüyle anlaşılmaya başlandı” diyerek PKK’lıların barış taleplerine şiddetle karşı çıkarak şunları söylüyordu:

''Hazmettire hazmettire bu konuyu halledeceğiz demişlerdi. DTP’nin İmralı'yı muhatap alınmasını istemesini şimdi anladık. Haburda ortaya çıkan olay, tek taraflı olarak, birilerinin Irak'ın dağlarında karar almasıyla ortaya çıkmış bir tablo değildir. Karşılıklı mutabakatla, müzakereyle, ayrıntılar tarif edilerek hazırlanmış bir senaryodur’ diyerek sürece şiddetle karşı çıkıyordu.

Deniz Bahçeli Barışı istemiyor. Barışın yerine halkı savaşın devamında ikna etmeye çalışıyor. Barış isteyenleri halka şikayet ediyor, içlerinde biraz şüphe olan milyonları provoke ediyor.
Deniz Bahçeli, barışı öveceğine, barışı destekleyeceğine kameraların karşısına geçerek halkı kışkırtıyor. Ekranlardan adeta dinleyenleri zehirliyor.

Deniz Bahçeli, barışa karşı bütün gücüyle karşı çıktığı için devre dışı kalıyor. Çünkü barışı içine sindirmekte zorlanıyor.19 Ekim 2009 Pazartesi gününden sonra Deniz Bahçeli’nin (Baykal) yaptığı açıklamalara bakarsanız ne demek istediğimi anlarsınız.

Yıllardır şehit cenazeleri üzerinde politika yapan Deniz Bahçeli artık o cenazelerin olmayacağı korkusuyla sağa sola saldırıyor, vuruyor, kırıyor, döküyor. Yaşatan yeni bir hayatı bir türlü kabullenemiyor. Savaşın kazanının olmadığını ama barışın kazananlarının çok olduğunu bir türlü kabullenemiyor.

Bu barışın 70 milyonun hayatını değiştireceğini, gençlerin toprağa verilmeyeceğini, 450 milyon doların silah yerine bu halkın refahına harcanacağını görmek istemiyor. Yalnız Kürtlerin değil Türklerinde hayatının değişeceğini anlamıyor.

Habur’dan giren 8 gencin yalnız Kürtlere değil Dindarlara, Alevilere, sağcılara, solculara, ulusalcılara özgürlük ve eşitlik getireceğini; Bu ülkenin hepimize yettiğini görmek istemiyor.
Deniz Bahçeli yeni bir sürecin başladığını görmek istemiyor. Demokratik barış sürecini, barış için gelen grubu küçümseyerek süreci baltalamak istiyor. Gelen grupları her il, ilçe, kasaba ve köyde yol boyu coşkuyla karşılayan milyonların tavrını da anlamıyor.

Deniz Bahçeli, toplumun şeffaflaşmasını, kirli çamaşırların ortaya dökülmesini istemiyor. Kürtlerin düz ovaya inmesi değil, tamamı dağa çıksın istiyor.

Deniz Bahçeli şu gerçeği unutuyor. Barışı, kardeşliği Kürtlerden çok önce Türklerin çaba göstermesi gerektiğini göz ardı ediyor. Kürt meselesinde atılan bu adımın Ülkenin önünü açacağını, olacak iyi şeyleri saklıyor.

Barışı engelliyor. Ama gücü yetmeyecek. Devlet Bahçeli’den de ırkçı, şoven ve militarist bir çizgiye giren ve soyadı “Baykal” olan, CHP liderine bu günden itibaren ben Deniz Bahçeli diyeceğim. Çünkü onu ancak bu soyadı paklar.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
5 Yorum
M. Latif Yıldız Arşivi