Lokman Ergün

Lokman Ergün

Bijî Newroz…

Bijî Newroz…

Dawîya zivistanê,mij mîna desmaleke gewr,li ser dinyayêre hêdî hêdî xwe dikişîne…teyrekî şevder, bagereke kevnar dide bin per û baskê xwe û li ser çîya difire…

tîrêjên rojê, li ser çend çiyara bazdidin û xemla xwe dirêje ser gund û bajara. zarokekî çav belek, şîyardibe û dike qîrîn: hevalno, îro newroze…

îro, çîya û zinar, deşt û zozan,çem û newal, roj û esman bi kesk û sor û zer xemilîn…

îro, keç û xort, jin û mêr, bi evinê xemilîn…

îro, dîlana dîcle û ferate, li ber singê behrê hevdîtina waye.

îro, agir bi Kurdî dişewite.. îro dîcle bi Kurdî di hejike…îro ferat bi Kurdî di xumîne… îro evîn bi tevahî Kurdîye…

îro Kawa, geranêwî li ser mila, li bandeva çîya, bi ruyekî ken me temaşe dike…

lewra îro newroze…

 

nazlı ve usulcacık akar dicle... önce kardelenler sıyrılır, sonra
erir karlar yamacından dağların... ve dicle, bu sevdayla beslenir...
biz bilemeyiz nehir olmanın ne demek olduğunu...nehir olmak için,
bağrında kaç dağın suyunu taşımak gerektiğini...

nazlı ve usulcacık akar dicle... bir kadının salınışına benzer
akışı... kıvrılıp duruşu, fırat’a  göz süzüşü... dişildir dicle...
yalan yok, bunu herkes bilir... tek bir kez kıyısından geçenler bile,
duyar o kadınsı kokuyu... ve duyar, fırat’a kavuşma sözleri
fısıldayışını...

nazlı ve usulcacık akar dicle... yanıbaşında hırçın çağlarken
fırat... sabırsız ve hoyrat... boydan boya bağrında mezopotamyanın...

biz bilemeyiz elbet, nehir olmanın ne demek olduğunu...

ama, aşkı biliriz... ve biliriz ki, bir nehir, bir nehire akıyorsa ve
buluyorsa onu bir denizin bağrında, kavuşuyorsa... bu aşktır...

ve yazılmıştır ki yazgımıza... bir aşk, ateşle kutsanır... işte sırf
bu sebepten... bu sevdadan... her aşka ve bu aşka, bir newroz
adanır... bin yıllardır bu coğrafyada yakılan ateşlerle, dicle’den
fırat’a, fırat’tan dicle’ye  selam yollanır... yediveren renginde
desmalları, nergis, kardelen desenli fistanları ile kadınlar,
bıyıklarına sevda dolamış erkekler ve gün yüzlü çocuklar, her 21
martta newroz’a akarlar... dicle ile fırat’ın aşklarını kutsamaya
akarlar...

yani, her newroz’da insanlar, sevdaları ve umutlarıyla dicle’ye,
fırat’a akarlar... çünkü denmiştir ki; “ nehire ulaştığında, denizde
bil kendini”... her newroz’da insanlığın okyanusuna akarlar...

bugün, tarihin en görkemli ateşleri yakılacak... ateşten yüreklerde
süzülmüş dizeler, stran’lar, ağıtlar, şarkılar söylenecek... ve
halaylarla çevrilecek ateş... bugün ateşin çocukları, dicle'den,
fırat'tan okyanuslara akarak, dünyanın bütün nehirleriyle
kuçaklaşacak...

bugün newroz... bir aşk, bir tarih, bir dil ateşle kutsanacak...
bugün, ateş Kürtçe yanacak... dicle Kürtçe salınacak... fırat Kürtçe
çağlayacak... ve tekmil aşklar, Kürtçe söylenecek...

lewra îro newroze…

Newroz pîroz be…

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
17 Yorum
Lokman Ergün Arşivi