Yüksekova'da 15 Şubat Paneli

PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın 15 Şubat 1999'da yakalanarak Türkiye'ye getirilişinin 21'inci yıldönümüne ilişkin Yüksekova'da panel düzenlendi.

Panele HDP Hakkari Milletvekilleri Leyla Güven ve Sait Dede konuşmcı olarak katıldı. HDP Yüksekova İlçe Binasında düzenlenen panele çok sayıda vatandaş katıldı. 

Panelde konuşan HDP Hakkari Milletvekili Sait Dede, Öcalan’ın uluslar arası bir komplo ile Türkiye’ye teslim edildiğini ancak aradan geçen zamanda komplocuların emellerine ulaşamadığını söyledi. Dede, “Sayın Öcalan savaşı tırmandırıp dağa çıkabilirdi ama o barışı savunmak için elçi oldu. Bu da birilerinin işine gelmedi ve uluslararası bir komplo ile barış elçisi yakalanarak Türkiye’ye teslim edildi. Ama İmralı sürecinin ardından da Sayın Öcalan burada da görevini yaparak Kürtler ve Türkler arasında çıkması planlanan büyük savaşın çıkmasını engellendi. Egemenlerin istekleri olmayınca ve Sayın Öcalan barış elçisi görevini mesajlarıyla halka ileterek devam etti. Bu durumda onların hoşuna gitmeyince kendi hukuklarını çiğnediği bir adım atarak bu seferde tecride başvurdular” dedi.

Ardından söz alan DTK Eşbaşkanı ve HDP Hakkari Milletvekili Leyla Güven şunları belirtti: “Uluslararası komplonun amacını en iyi Kürt anneleri biliyor. Neden bu komplo kuruldu? Neden herkes bir araya geldi ve Sayın Öcalan Türkiye’ye teslim edildi? Tarih boyunca ne zaman Kürtler ayağa kalkmaya başlamışsa ve kendi iradelerini beyan etmeye başlamışlarsa en büyük darbe o zaman Kürtlerin başına indirildi. Mahabat Cumhuriyeti’nden Qazi Muhammed ne zaman cumhuriyeti ilan etti arkadaşları ile tutuklandı ve katledildiler. Ardından Molla Mustafa Barzani Güney Kürdistan’dan kalkıp ‘bizler Kürdüz ve haklarımız var’ dedi oda sürgün edildi ve yıllarca ülkesinden uzak yaşamasına neden oldu.”

Öcalan’ın gelişen durumlar karşısında yeni pir perspektif ortaya koyduğunu belirten Güven, “Sayın Öcalan yeni bir felsefe yarattı. Bu felsefede biz Kürtler oluşumlarımızı güçlendireceğiz, halkımızın içinde olacağız ve Kürt olarak kendi topraklarımıza özgürce yaşayacağız dedi. ABD, Rusya, Fransa ya da Almanya hiç birisi fark etmiyor. Hepsi bir araya geldi ve bunların başını koparırsan bunlar biter dediler ve bunların başı olan Sayın Öcalan’ı yok etme kararı aldılar. Bunu Türkiye ye teslim edelim ve ona diyelim ki sen bizim uşağımızsın. Bundan sonra biz ne istersen onu yapacaksın diyeceğiz. Neden? Çünkü biz sana Öcalan’ı verdik. Bundan sonra sözümüzden çıkmayacaksın. Zaten Türkiye’nin de bundan başka çaresi de yok” ifadelerini kullandı.

Öcalan’ın komployu boşa çıkararak halkların kardeşliğini savunduğunu dile getiren Güven, “Sayın Öcalan bizler bin yıllık komşuluk ve kardeşlik hukukuyla bir birimize bağlıyız. Kimse kimseyi kandırmasın ve biz bu topraklarda Kürt olarak özgür yaşamak istiyoruz dedi. Bu söylemlerle komplo boşa çıkartılmış oldu. Ardından Kürt evlatları ve anneleri milyonlarcası alanlara çıkıp ‘Güneşimiz Karartamazsınız’ dediler. Sayın Öcalan’a güneş ismini verdiler. Egemenlerin bizleri karanlığa mahkum etme isteğine karşı Sayın Öcalan’ın karşı çıkışını buna benzettiler ve mücadeleyi yükselttiler.” diye konuştu.

“Bu tecridin kaldırılması için bizlerde cezaevlerinden açlık grevleri ile bu tecridin kaldırılması için gerekli adımları attık ve tecridi kırdık” diyen Güven devamla “Psikologlar hiçbir insan bir yıldan fazla yalnız kalırsa aklını yitirir diyorlar. Ama bizler son tecridin ardından kendisini ziyarete gidenler aracılığı ile 7 maddeli bir manifesto yollayan Sayın Öcalan’ın dimdik ayakta durduğunu ve felsefesini savunmaya ve halkı için mücadele etmeye devam ettiğini hep birlikte gördük” dedi.

VİDEOYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Benzer Videolar