Kaymakam Doğramacı’ya sorduk: Yüksekova’da meralardaki evler yıkılacak mı?

Yüksekova Kaymakamı Osman Doğramacı ilçenin Esenyurt mahallesinde yıkım kararı verilen evler ve Akalın, İnanlı köylerinde mera alanlarında yapılan evlerle ilgili Yüksekova Haber Portalı’ndan Ömer Oğuz’un sorunlarını yanıtladı.

Yıkım kararı verilmesiyle gündeme gelen 57 evle ilgili şuan mahkeme sürecinin devam ettiğini belirten Doğramacı, bu evlerde kalan ihtiyaç sahibi ailelere TOKİ’den ev vereceklerini söyledi. Yüksekova’da mera alanında yapılan evlerle ilgili Tarım Bakanına bizzat sunum yaptığını belirten Doğramacı, bu alanlardaki arazilerin vatandaşa satılması için kendisinin yaptığı sunumun ardından bakanlıkça çalışma başlatıldığını söyledi.

Doğramacı ilçenin Esenyurt, Esentepe ve Kışla mahallelerinde bir kentsel dönüşüm çalışması olduğunu belirterek, “Bunu ev yıkmak olarak algılarsanız yanlış algılarsanız. Çünkü o mahallelerimizde ne alt yapı var ne yol var. Ne de insanların yaşayabileceği yaşanabilir bir ortam var” dedi.

Kaymakam Doğramacı’nın açıklamaları şöyle;

“Meraların en önemli değer kaynakları olduğunu belirten Doğramacı, “Ben Tarım Bakanımızla bir toplantı yaptım. İçişleri Bakanımız bizzat kendisi ayarladı. Bu toplantıda biz sayın bakanımıza dedik ki bakın meralarda şu kadar evimiz var, herkes için sıkıntı. İlçemiz birinci derecede deprem kuşağında. Şehrimizin önemli bir kısmı ovada yerleşik durumda. İki tane durum ortaya çıkıyor. Zemini kötü olan yerde binalarımız var. Zemini iyi olan yerde de kötü binalarımız var. Bir deprem olsa iki noktada da biz zarar göreceğiz. Biz de meralarla ilgili Sayın Bakanımızla görüştük. Bizzat kendisine sunum yaptım. Drone ile çekilmiş görüntüleri gösterdim. Dedim ki burası mera ama aynı zamanda köy, 3 bin tane konut var üzerinde. Biz bunları normal şartlarda yıkmamız lazım ama dedim ki buraları imar içerisine alalım ve Yüksekova’ya yeni bir imar alanı kazandıralım. Hem bu evler kayda girsin, hem yerlerini satın alsınlar hem vatandaşımız kazansın hem devlet kazansın, hem belediyemiz kazansın hem de şehir kazansın.

Buradaki çalışmanın gecikmesinin tek nedeni bu alanlar üzerinde mahkemelerin olmasıdır

Oradaki vatandaşların mağduriyetini biz sayın bakanımıza ilettik. Sayın Bakanımız da sağ olsunlar orada talimat verdiler, Kaymakam beyin söylediği şekliyle biz acil eylem planı hazırlayalım dediler. Biz bununla ilgili Genel Müdürlerimizle oturduk konuştuk ve çalışmalarımız devam ediyor. Buradaki çalışmanın gecikmesinin tek nedeni de bu alanlar üzerinde mahkemelerin olmasıdır. İnşallah mahkemeler biran önce sonuçlanırsa biz burada imar çalışmasıyla beraber vatandaşlarımızın mağduriyetini hepsini ortadan kaldıracağız.

Yüksekova’nın yeni bir gecekondu mahallesine ihtiyacı yok

Gelelim esas konumuza. Herkesin bildiği üzere 2 tane Toki alanımız var. 1’inci etap ve 2. Etap. Bu iki etabın ortasında da bir deremiz var ve bu deremizin de sağlı sollu birileri zamanında buradaki arkadaşlara bir yerler satılmış ve evler yapılmış ama buralar mera. Ben bunu açık açık söylüyorum; Yüksekova’nın yeni bir Esentepe’ye, yeni bir Esenyurt’a, yeni bir Kışla’ya, gecekondu mahallesine ihtiyacı yok. Çok ciddi sıkıntılarımız var çünkü. Ben buradaki işgallerle ilgili işlem yaptım. Biz TOKİ ile de Çevre ve Şehircilik Bakanlığımızla da görüştük. Sadece bir ev yapıp kafasını sokmak için oraya gelenlere biz TOKİ’den öncelik verelim ve onları oraya alalım ama bu bölgeyi boşaltalım. Çünkü bu bölge bu şekilde giderse çok değil birkaç yıl içerisinde yeni bir gecekondu mahallesine dönüşecek ve bu süreci hiçbirimizin kontrol etme imkanımız yok.

Orada bir hazineye dönüştürüp vatandaşa satma şeyi bizim Bakan beye sunduğumuz planımızda yok.

Tabi orada çok ciddi alanları işgal altında tutan başka bir kesim daha var. Oralarda ekip biçen insanlarımız da var. Bunlar da devletin arazisi. Onların şehrin içerisinde kendi evleri her şeyleri var, onlara da müsaade etmeyelim dedik. Bütün çalışmamız bunun üzerine. Ama geldiğimiz noktada sanki şöyle bir şey algılanıyor; “Kaymakam bey bütün Yüksekova’da meralardaki bütün evleri yıkacak.” Orada bir hazineye dönüştürüp vatandaşa satma şeyi bizim Bakan beye sunduğumuz planımızda yok. Lakin biz oradaki insanlarımızı da düşünüyoruz. Diyoruz ki gelin biz bu noktada TOKİ’de evlerimiz var. Arta kalacak evlerimizde önceliği size verelim ama o bölgenin tamamında biz büyük bir çalışma yapmak istiyoruz.

Biz şehri güzelleştirmek istiyoruz

Şehrin nefes alacak yeni yerlere ihtiyacı var. Yeni gecekondulara ihtiyacı yok. Aslında bütün konu budur. Biz şehri düzenlemek, yeniden şekillendirmek, yeni gecekondu mahalleleri oluşmaması için bir gayret sarf ediyoruz. Bu noktada biz bütün herkesten de açıkçası yardım bekliyoruz. Herkesin bu gayretimizi anlamasını istiyoruz. Biz şehri güzelleştirmek istiyoruz.

Benim bütün evleri yıkmak gibi bir derdim olamaz

Benim bütün evleri yıkmak gibi bir derdim olamaz. Zaten bunun hiç kimseye bir faydası olamaz. Biz vatandaşlarımızla hem diyalog içerisinde hem de güzel ilişkiler içerisinde yeni bir şehir kurmak istiyoruz. Ama herkesin hakkını da savunmak zorundayız. Milletin hakkını millete geri vermek zorundayız. Yanlış yapılan işler varsa onlara da dur demek zorundayız. Bugün dur demezsek yarın daha büyük bir maraza ile ikarşı karşıya kalacağız. Bugünkü maliyeti 3 liraysa yarınki maliyeti 300 lira olacak. O zaman karşılamak yine bu milletin boynunun borcu olacak. O zaman da bize hesap sorulması lazım.

İhtiyacı olanlara TOKİ’den ev vermek için öncelik vereceğiz

Biz 57 haneye işlem yaptık. Bunların tabi ki mahkeme süreci de devam ediyor. Ama burası mera olduğu için şuan öyle bir kazanım ihtimali yok bizim gördüğümüz kadarıyla. 57 eve işlem yaptık ama bunların kaçı gerçekten ihtiyaç sahibidir diye sorarsanız onların sayısı 57 değil. Bir kısmı gerçekten ihtiyaç sahibi olarak oraya gelmişler. Hatta oradan bir örnek de vereyim. Orada bir ev yapılmış, emin olun evin elektriği, suyu yok. Biz buradaki vatandaşımıza 2 yıl önce demişiz ki gel şehrin merkezinde sana bir ev kiralayalım kiranı biz ödeyelim, sana yardım edelim sürekli. Yok demiş ben buraya gideceğim. Şimdi bu insana biz neyi nasıl anlatabiliriz? Gidip orada işgal edilirken aslında onu engellememiz gerekiyordu, yapılmamış. Orada kendine 2 oda yapmış sadece. Başka bir şeyi yok. Yani bu şekilde yapılan yer çok. Oraya gidip görenler bilirler. Kimisi küçük kulübe yapmış, kimi tek oda yapmış, kimi başka bir şey yapmış. Biz bunlarla beraber 57 diyoruz. Birçoğunun da ihtiyacı yok. İhtiyacı olanlara TOKİ’den ev vermek için öncelik vereceğiz.”