Özgecan'a 'Üzgünüz seni koruyamadığımız için' mektubu

Bakırköy Kapalı Kadın Cezaevi'nde tutulan 16 kadın tutsak, vahşice katledilen Özgecan Aslan için bir mektup kaleme aldı.

İSTANBUL - Mersin'nin Tarsus ilçesinde vahşice katledilen Özgecan Aslan için Bakırköy Kapalı Kadın Cezaevin'de tutulan 16 siyasi kadın tutsak mektup yazdı. Mektuplarına kadın katliamlarını kınayarak başlayan kadın tutsaklar, katledilen hiçbir kadını unutmayacaklarını belirterek, "Özgecan'dan sonra içimizi dökmek istedik. Başbakan'a protesto mektubu gönderdik. Özgecan'ın ailesine taziye mektubu gönderdik. Sonra sesimizi duyurmak için size mektup yolladık" dedi. 

Bakırköy Kapalı Kadın Cezaevi'nde bulunan 16 siyasi tutsak kadının isimlerini yazarak duygularını aktardığı mektup şöyle: 

Sözdar Bektaş: Özgecan gibi katledilen kadınlara dair söz söylemek için ne kalemin mürekkebi ne de defterin yaprakları yetiyor. Kadınların kendi haklarını her zaman savunması gerekiyor. 

Nevin Balta: Kadınların ölmeden önce bu katliamları durduracak gücümüz ve güzel yaşam uğruna mücadele edecek inancımız var. 

Canan Güler: Her kadının sessiz çığlığına ses olmak isterdik, tıpkı senin çığlığın olmak istediğimiz gibi… 

Nevin Filizer: Görüyor musun Özgecan artık ecelimizle bile ölmemize fırsat verilmiyor. Görüyorsun tabi, kaç kez şahitlik etmişsindir böyle durumlara. Her ecelsiz yitirilen kadına ağladın. Senin katilinden, senden önce katledilen tüm kadınların katili de aynı zihniyettir. Senin hikâyen senden öncekilerin ve senden sonrakilerin hikâyesidir. 

Nibel Genç: Günlerdir yazılanlara, söylenenlere eklenecek bir sözüm var mı diye sordum kendime. Duvarlara, çarpan çığlığım cevap verdi. Hikâyesi aslında saklı Özgecan'ın daha ne söylenir ki? 

Meral Ulufer: Sevgi dolu güzel bir kadınımızı daha toprağa vermekten dolayı öfkeliyiz. Kadınlar asla unutmaz, Özgecanımızı güzel meleğimizin, o minibüste yaşadıklarını ona yapılanları, çığlıklarını unutmamız imkânsız. 

Sona Mengütay: Bütün kadınlara, yaralarımızı acılarımız, çığlıklarımız ortaklaşmışken pekala kadın özgürlük mücadelesinde birleşebiliriz. Bize tecavüz eden, bizi öldüren kirletirmiş vicdanlara yaşatmayı öğretme zamanıdır. 

Ayşe Güney: Senin kara gözlerine bakınca dünyanın bu bataklığın içinde hapsedildiklerini hücreleri parçalayacak kadın gözleri gördüm seni asla unutmayacağız. 

Dilek Öz: Üzgünüz, seni koruyamadığımız için. Oysa yıllardır bütün çabamız bunun içindi. Öfekeliyiz! Sana bunu yapanlara, onlara bu zihniyete aşılayanlara ve azmettirenlere. İsyandayız, evde, sokakta mahpusta, dağlarda. Dağlarda Özgecan, dağlarda isyandayız, hepimiz için. 

Fatma Tokmak: Kadın katliamlarının artmasının nedeni AKP'nin politikalarıdır. Biz kadınlar güçlüyüz, direngeniz. Özgecandan öncede, Özgecandan sonra da eve hapsolmayacağız. Bu düzenin hiç şiddeti bizi boğamaz, korkutamaz. Şimdi isyan zamanıdır. 

Susin Songül: Direniş isyan ve özgürlük tutkusu daha da büyüyecek. Bir Özge varmış, bir Özge yokmuş ile başlayan yarım kalmış masallar kadın diliyle ve kadının rengiyle tamamlanacaktır. 

Ayşe Adar, Hacire Tanırgan, Şükran Avşar, Halise Dalga ve Süreyya Bulut'ta birer cümle mektuba yazarak kadın katliamlarını kınadı. 
Kadın tutsaklar son olarak kadın mücadelesini yükseltmek gerektiğini vurguladı. 

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

GÜNDEM Haberleri