Hakkari Milletvekili Öznur Bartın, Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’in yanıtlaması istemiyle Meclis’e kapsamlı bir soru önergesi sundu. Önergede, eğitim hakkının Anayasa’nın 42. maddesi ile uluslararası sözleşmeler kapsamında yalnızca okula erişimi değil, öğretimin niteliği, sürekliliği ve eşitlik temelinde yürütülmesini de kapsayan temel bir hak olduğu vurgulandı.
Milletvekili Bartın, son dönemde Milli Eğitim Bakanlığı’nın norm kadro güncellemeleri ve resen atama uygulamaları nedeniyle öğretmenlerin mağdur olduğunu ve öğrencilerin eğitim hakkının doğrudan zedelendiğini ifade etti.
Eğitim Sen’in saha raporlarına atıf yapan Bartın, şu tespitleri öne çıkardı:
Norm kadro güncellemeleri zamanında yapılmıyor.
İlçe grup belirlemeleri coğrafi gerçeklerle örtüşmüyor.
Resen atamalar, öğretmenleri yüzlerce kilometre uzağa gönderiyor.
Bakanlık açıklamaları ile sahadaki uygulamalar arasında ciddi çelişkiler bulunuyor.
Zonguldak’ta ve Türkiye genelinde 250-300 km’yi aşan mesafelere zorunlu atamalar yapılıyor.
Bu uygulamaların, öğretmenlerin aile bütünlüğünü bozduğunu, maddi ve psikolojik yüklerini artırdığını belirten Bartın, öğrencilerin ise pedagojik süreklilikten mahrum kaldığını söyledi. Rehber öğretmen normlarına ilişkin yüksek eşikler nedeniyle öğrencilerin psikososyal destek hizmetlerine erişiminin de büyük ölçüde kısıtlandığına dikkat çekti. Örneğin Zonguldak’ın Çaycuma ilçesinde 69 okuldan sadece 25’inde rehber öğretmen bulunduğu ifade edildi.
Bartın, Hakkari ve ilçelerinde (Yüksekova, Şemdinli, Çukurca, Derecik) taşımalı eğitim sisteminin ağır kış koşulları, servis yetersizliği ve ulaşım güvenliği nedeniyle çöktüğünü belirtti. Bu bölgelerde binlerce öğrencinin okula erişemediğini, çocukların kimi zaman traktörle, yürüyerek ya da başka köylerde barındırılarak eğitime ulaşmaya çalıştığını söyledi.
Bu durumun sadece eğitim hakkını değil, çocuk güvenliğini ve eşit yurttaşlık hakkını da ihlal ettiğini vurguladı. Önergenin dikkat çeken bir diğer başlığı ise anadilde eğitim hakkı oldu. Bartın, Kürt öğrencilerin anadillerinde eğitim görememelerinin en temel eşitsizliklerden biri olduğunun altını çizdi. BM Çocuk Hakları Sözleşmesi ve UNESCO çok dilli eğitim politikalarına atıf yaparak, Kürtçe eğitim önündeki idari, hukuki ve altyapısal engellerin kaldırılmasının bir zorunluluk olduğunu ifade etti.
Bartın’ın önergesinde şu sorular yer aldı:
1. Zonguldak’ta ve Türkiye genelinde öğretmenlerin 100 km ve üzeri mesafedeki ilçelere resen atanmasının gerekçesi nedir? Kamuoyuna açıklanan “30–40 km mesafe” beyanıyla bu çelişki nasıl açıklanacaktır?
2. İlçe grup belirlemelerinde coğrafi koşullar, ulaşım güvenliği ve öğretmenlerin aile bütünlüğü neden gözetilmemektedir? Bu kararların alınmasında bilimsel bir etki analizi yapılmış mıdır?
3. Norm kadro fazlası ilan edilip uzak ilçelere gönderilen öğretmenlerin kısa süre sonra aynı okullarda yeniden ihtiyaç olarak görülmesi, MEB’in planlama sisteminin hatalı olduğunu göstermektedir. Bu çarpıklığı gidermek için hangi tedbirler alınacaktır?
4. Rehber öğretmen normu için öngörülen öğrenci eşikleri gözden geçirilecek midir? Her okula öğrenci sayısından bağımsız olarak en az bir rehber öğretmen atanması yönünde bir düzenleme yapılacak mıdır?
5. Hakkâri ilimiz ve ilçelerinde (Yüksekova, Şemdinli, Çukurca, Derecik) taşımalı eğitim fiilen iflas etmişken, öğrencilerin hâlâ kendi imkânlarıyla okula gitmek zorunda kalmalarının önüne geçmek için hangi somut adımlar atılacaktır? Hakkari’de taşımalı eğitime alternatif modeller geliştirilmekte midir?
6. Hakkâri’de kış aylarında yolların kapanması nedeniyle haftalarca okula gidemeyen öğrencilerin telafisi için özel bir planlama yapılmakta mıdır?
7. Kürtçe anadilde eğitim için öğretim programı, öğretmen yetiştirme, materyal geliştirme ve mevzuat düzenlemelerini içeren bir yol haritası hazırlamış mıdır? Hazırlanmadıysa gerekçesi nedir?
8. Kürtçe anadilde eğitimin önündeki idari, hukuki ve altyapısal engellerin kaldırılması için pilot uygulamalar başlatılması planlanmakta mıdır? Varsa hangi illerde ve hangi kapsamda uygulanacaktır?
9. Resen atamalar sonucu aile düzeni bozulan ve maddi/psikolojik olarak yıpranan öğretmenlere yönelik destek mekanizmaları (psikolojik destek, barınma, yol tazminatı vb.) oluşturmayı planlıyor musunuz?
10. Eğitim politikalarının hazırlanmasında öğretmen sendikalarının, özellikle Eğitim-Sen’in sahadan aktardığı veriler dikkate alınmakta mıdır? Karar süreçlerine sendikaların etkin katılımı sağlanacak mıdır?