'Varlık Barışı uluslararası yaptırım getirebilir'

‘Varlık barışı’ olarak bilinen, gerçek ve tüzel kişilerin yurt dışında bulunan varlıklarının Türkiye’ye getirilerek ekonomiye kazandırılmasına ilişkin düzenlemeyi CHP Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer, Meclis gündemine taşıdı.

Çakırözer, “Büyük olasılıkla yasa dışı suç gelirlerinden elde edilen varlıkların Türkiye’ye transferinde hiçbir inceleme, denetim yapılmaması ve tek kuruş vergi alınmaması hiçbir ahlak, hak, hukuk ilkesiyle bağdaşmaz” dedi.

‘ULUSLARARASI YAPTIRIMLARLA KARŞI KARŞIYA KALACAĞI ENDİŞESİ TAŞIMAKTAYIZ’

Son olarak 18 Ağustos 2018 tarihinde Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından çıkarılan Vergi ve Diğer Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına İlişkin 7143 Sayılı Kanun Tebliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ ile yapılan değişikliğe tepki gösteren Çakırözer, “Varlık Barışı adı altında yapılan düzenlemelerin ve özellikle de geçen hafta yayınlanan son tebliğ ile Türkiye’nin Uluslararası Yolsuzluk Algısı Endeksi sıralamasında 180 ülke arasında 81’inci sıraya düştü. Bu durumun Türkiye’nin yolsuzlukla mücadele konusundaki olumsuz imajının daha da gerileteceği, uluslararası örgütler tarafından kara para aklayan
vergi cennetleri arasına sokacağı ve bunların neticesinde uluslararası yaptırımlarla karşı karşıya kalacağı endişesini taşımaktayız” diye konuştu.

Varlık Barışı’na en büyük tepkilerden biri de vergide muafiyet getirilmesi. Çakırözer, Türkiye’de yaşayan milyonlarca insanın maaşlarından vergi kesintileri yapıldığını söyleyerek Varlık Barışı’ndaki vergi muafiyetine ilişkin şunları söyledi: “Nereden ve nasıl kazanıldığı bilinmeyen büyük olasılıkla da yasa dışı suç gelirlerinden elde edilen varlıkların Türkiye’ye transferinde hiçbir inceleme, denetim yapılmaması ve tek kuruş vergi alınmaması hiçbir ahlak, hak, hukuk ilkesiyle bağdaşmaz.”

‘TÜRKİYE’NİN İTİBARINI SARSMAYACAK MI?’

Çakırözer, yurt dışında birçok suçlara bulaşmış kişi veya kişilerin haksız kazanç yoluyla elde ettikleri paraları 3’ncü kişiler tarafından Türkiye’ye sokabileceğini belirterek  Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay’a, “Türkiye Uluslararası Yolsuzluk Algısı Endeksi sıralamasında 180 ülke arasında 81’inciliğe düştü. Son yıllarda yaşanan bu düşüşte Varlık Barışı adı altında yurtdışından sorgusuz sualsiz varlık transferinin etkisi var mıdır? Son tebliğ Türkiye’nin yolsuzluk algısı açısından uluslararası alandaki itibarını daha da sarsmayacak mı? Bu durum kötü bir sicile sahip olan Türkiye uluslararası örgütlerin kara listelerine girme riskiyle karşı karşıya kalabilir mi?” sorularını sordu.

Çakırözer, Oktay’ın yanıtlaması istemiyle şu soruları sordu: 

– Varlık Barışı uygulamaları kapsamında 2008, 2013, 2016 ve 2018’deki kanuni düzenlemeler sonrasında Türkiye’ye yurtdışından gelen kaynak nedir? Bu kaynakların ne kadarı para, altın, döviz, menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçlarından oluşmaktadır?

– Türkiye’yi kara para aklayan ülke konumuna sokabilecek böyle bir düzenleme uluslararası yükümlülüklerimizle ve özellikle de OECD’nin FATF yükümlülükleriyle çelişki oluşturmaz mı? Bu durumda Türkiye’nin FATF’nin kara para ile mücadelede sorunlu ülkeler listesine girmesi gibi bir durum ile karşılaşacağımız riskini öngörmekte midir?

– Varlık Barışı uygulamaları kapsamında yurtdışından gelen kaynak miktarı konusunda beklenti neydi? Yurtdışından gelen kaynak miktarı bu beklentiyi karşıladı mı?

– Az kazanılandan az, çok kazanılandan çok vergi alınması yönündeki temel ilke çerçevesinde oluşturulmuş bu varlık barışı düzenlemeleri vergi mevzuatı, yasalar ve uluslararası düzenlemelere aykırı değil midir?

– Bu düzenleme Türkiye’de şirket ve kişilerin vergilendirmeden daha çok kaçmasına yol açmayacak mıdır? Bu durum ülkemizi vergi kayıpları ve vergi adaletsizliği açısından daha çok zarara uğratmayacak mıdır? Devletten vergi kaçırarak yurt dışından faaliyet gösteren şirketlerin devlete uğrattığı zararlar da affedilmiş mi olacaktır?

– Varlık Barışı uygulaması kapsamında bugüne kadar Türkiye’ye ne kadar para ve diğer varlıkların girişi konusunda yazılı soru önergesi veren milletvekillerimize “Bakanlığımızın böyle bir kaydı yoktur” yanıtı verilmiştir. Varlık Barışı kapsamında gelen kaynak miktarı konusunda neden şeffaf davranılmamakta, bu bilgiler kamuoyundan neden gizlenmektedir?