'Türkiye aktörden piyona dönüşüyor'

'Türkiye aktörden piyona dönüşüyor'

Ortadoğu ve Almanya ile yaşanan İncirlik krizi dış politikayı yeniden tartışma konusu yaptı. CHP ve HDP’li milletvekilleri yaşanan krizlere ilişkin uyarıda bulundu.

Körfez’in önde gelen ülkelerinin ‘teröre destek’ gerekçesiyle Katar’ı ablukaya alması, Almanya’nın İncirlik Üssü’nden askerlerini çekme noktasına gelen gerilim dış politikayı gündemin üst sıralarına yerleştirdi. Gelişmeleri Meclis Dışişleri Komisyonu üyelerine sorduk.

CHP İstanbul Milletvekili Eren Erdem, Türkiye’nin uluslararası ilişkiler açısından çok riskli bir döneme girdiğini söyledi. Almanya ile yaşanan İncirlik krizine daha geniş bakılması gerektiğini söyleyen Erdem, bunun Almanya’nın Ortadoğu’da daha etkin bir pozisyon alma arayışında bir bahane olarak da değerlendirilebileceğini söyledi. İki ülke arasındaki dostluğun korunması gerektiğini belirten Erdem, ama Almanya’nın derinlikli bir çatışma iklimi gelişen bölgede alternatif bir başka zemin arayışı, daha aktif bir pozisyon alma arayışı içinde olduğunu görmek gerektiği görüşünde.

Katar krizine de değinen Erdem, “Ortadoğu’yu sıcak günlerin beklediği anlaşılıyor. Katar’la ilgili bloklaşma karşısında Türkiye’nin geniş bir spektrumda tartışma yürütmesi gerek. Bu sadece hükümet tarafından değil tüm siyasi partiler parlamento zemininde bölgesel barışı inşa etme adına mutabakat zemini oluşturulmalı” dedi.

‘TÜRKİYE ETKİSİNİ YİTİRDİ’ 

Seçim sürecinde AB ülkeleri ile gerilim üzerinden yürütülen politikayı eleştiren Erdem şöyle devam etti: “Erdoğan referandum sonrası “geride kaldı, işimize bakalım” dediği anda Türkiye’yi de diplomatik açıdan güven vermeyen ülke konumuna taşıdı. Katar da durum farklı değil. Türkiye’yi bölgede aktör olarak değerlendirmeyen bir uluslararası paylaşım yaşanıyor. Bizim bölgede etkin bir aktöre dönüşmemizi engelleyen AKP’nin dış politikayı iç siyasete malzeme yapması. Türkiye bölgedeki etkisini yitirmiştir. Etki yaratmak istiyorsak Suriye başta olmak üzere bölgedeki ilişkilerin yeniden gözden geçirilmeli, bölgeyi toparlayacak bir aktöre dönüşmek istiyorsak dış politika yenilenmeli. Aksi takdirde bu iş kapanın elinde kalır. Türkiye istikrarı savunan, geçmişteki hezeyanlarından arınmış, kucaklayanı barıştıran, IŞİD meselesini çözme iradesi koyan bir siyaset tarzı geliştirmeli. Aksi halde aktör olmaktan ziyade bölgede piyona dönüşme sürecine girmiş durumdayız. Dış politika iç politikada oy almak için hoyratça kullanılmamalı. Her canımız sıkıldığında dış mihraklar söylemiyle ilişkileri zedelememeliyiz. Dengeleri gözeten Türkiye’nin çıkarlarını öne alan bir politika geliştirmemiz gerek bu da bölgedeki ilişkileri yeniden gözden geçirmekle mümkün.”

Dış siyasetin bir partinin iktidar olma çıkarına dönük sürdürülemeyeceğini söyleyen Erdem, “Geçmişte Ahmet Davutoğlu günah keçisi ilan edildi. Yarın bu dış politika hataları nedeniyle kim günah keçisi ilan edilecek. Hükümet dış politikadaki aktörlerini kurban vererek mi bu işlerden sıyrılacak” diye sordu.

‘İNCİRLİK’TEN 1-2 AY İÇİNDE ÇEKİLEBİLİRLER’

Meclis Dış İşleri Komisyonu’nun HDP’li üyelerinden Ziya Pir, İncirlik krizinin bu noktaya geleceğini geçtiğimiz hafta katıldığı NATO PA toplantısında gördüğünü söyledi. NATO PA’da Alman yetkilerle görüşmesini Pir şöyle aktardı: “Taviz vermeyeceğiz heyetimiz belli, bırakın Erdoğan’ı Alman hükümeti bile bu heyete müdahale edemez. Ya kabul olur ya da çekiliriz” yaklaşımı vardı. Ürdün planı da hazır. Fizibilitesini çıkarmışlar, bütçesini hazırlamışlar. Türkiye’den olumlu cevap gelmezse 1-2 hafta içinde Ürdün’e taşıyacaklarını söylediler. Blöf olmadığı görülüyor. Son dakikada bir gelişme olmazsa 1-2 ay içinde İncirlik’ten çekilmiş olacaklar.”

‘NAZİ BENZETMESİNİN SONUÇLARI’

Bu durumun iki müttefik ülke açısından hoş olmadığını belirten Pir, sadece İncirlik krizi değil, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın referandum sürecindeki Nazi benzetmesinin de sonuçlarını yaşadığımızı söyledi.  Katar’la ilgili gelişmeleri de beklenen bir durum olarak değerlendiren Pir, bütün dünyanın, Arap ülkelerinin dahi Katar’ı terörü destekleyen ülke olarak değerlendirdiği bir ortamda Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın oğlunun yönetiminde olduğu TÜRGEV’e bağlı İbni Haldun Üniversitesi’nin Katar’la işbirliğini gösteren mesajı paylaşmasını da kamuoyunun takdirine bıraktığını söyledi.

Etiketler : , , ,
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.