RES'ler yaşamı tehdit ediyor

RES'ler yaşamı tehdit ediyor

Dikili'nin Çandarlı beldesinde yerleşim yerine 100 metre uzaklıkta kurulduktan sonra yüzlerce çam ve zeytin ağacının katledilmesine neden olan RES'ler, yöre halkı için tehlike saçıyor.

İZMİR - Türkiye Rüzgar Enerji Santralleri'nin (RES) sayısı her geçen gün artıyor. En temiz enerji üretim aracı olarak bilinen ancak kurulduğu bölgede bitki örtüsünden doğal yaşama kadar birçok tahribat yaratan RES'lerin özellikle turistik bölgelere kurulması dikkat çekiyor. İzmir'de Çeşme ve Karaburun'daki RES'lerin ardından bir RES projesi de Dikili ilçesine bağlı Çandarlı beldesinde hayata geçirildi. 

2007 yılında Dikili ilçesine RES üretim faaliyetinde bulunmak amacıyla gerekli başvuruları yapan Bıçakçılar Çandarlı Elektrik Üretim Şirketi, RES üretim tesisi lisansı alarak 2012 yılında çalışmalarına başladı. 2015 yılının Ocak ayında tamamlanan "Pitane RES Projesi" ile ilgili şirket yetkilileri internet üzerinden yaptığı açıklamalarda, Çandarlı halkına "temiz elektrik enerjisi" sağlanacağını öne sürerken, proje hakkında bölge halkının fikri, Çeşme ve Karaburun'daki RES yapımlarında olduğu gibi alınmadı. Üstelik şirketin, projede yerli üretim kule ve kanatlar kullanarak yerel katkı payından en yüksek oranda yararlandığı ortaya çıktı.

Muhtarın projeyle ilgili bilgisi yok

Çandarlı Ege Koop Evleri isimli yerleşim yerinin yaklaşık 100 metre yakınında kurulan RES'ler, yöre halkı için tehlike saçarken, yine yöre halkının anlatımlarına göre, bölgede bulunan 200'ün üzerinde çam ve zeytin ağacı, bölgenin yaz aylarında turistik bölge olması nedeniyle kışın sessizce telef edildi. Tepki çekmemesi amacıyla proje basına çok fazla yansıtılmadığı görülürken, bölgede yaşayan bazı yurttaşlar projeye ilişkin belediyeye şikâyette bulundu. Konuya ilişkin DİHA'nın sorularını yanıtsız bırakan Çandarlı Muhtarı Ahmet Topçu ise, görev alanı içerisinde yapılan RES'lere ilişkin bilgisi olmadığını söyledi.

'Çandarlı halkına bir getirisi yok'

Kurulan RES'lere tepki gösteren Çandarlı sakini Alçay Çelik, projenin tamamen rant amaçlı olduğunu ifade ederek, Çandarlı halkına bir getiri sağlamadığını söyledi. Türkiye'de doğayı katleden tüm rant amaçlı projelerin bütünsel olarak düşünülmesi gerektiğini belirten Çelik, kapitalizmin gerçekleştirdiği doğa katliamları ile mücadele edilmesi gerektiğini vurguladı. Çelik, "Bu mesele bütünsel olarak ele alınmalı. Bugün Artvin'de olan durum yine Dersim'de bir ailenin açlık grevine girmesi tamamen kapitalizmin yarattığı doğa katliamına karşı yapılmaktadır. Çandarlı'da yaşayan halka 'Size iyi bir şey getiriyoruz' diye kandırıyorlar. Karadeniz'in sahilleri dağlardan patlatılarak yollar yapıldı. Ama yüzlerce ağaç türü, bir sürü hayvan katledildi. Elbette tamamına karşıyım ve alternatifini yaratmaktan da sorumluyum diye düşünüyorum" dedi.

RES projeleri ranta dönük

Aynı zamanda ekolojist olan avukat Arif Ali Cangı ise, RES'lerin aslında yenilenebilir enerji kaynağı olduğunu ancak Türkiye'deki uygulamalarda yer seçimi bakımından özen gösterilmeden davranıldığı için insan ve canlı yaşamını tehdit eder bir uygulamaya dönüştüğünü ifade etti. Türkiye'deki birçok RES projesinin ranta dönük olduğunu söyleyen Cangı, bu nedenle yer seçiminde özenli davranılmadığını ve boş bulunan her yere RES yapılmaya çalışıldığını belirtti. Bunun sonucu olarak gelen tepkilerin haliyle RES'leri nükleer ve termik santrallere alternatif olma statüsünden çıkardığını kaydeden Cangı, şöyle devam etti: "Ruhsatlar bir kutsal evrak gibi düşünülüp önüne geldikleri her yere RES kurmaya kalkışıyorlar. RES'lerin özensiz yer seçiminden dolayı yarattığı olumsuz etkiler var diğer yandan termik santral ve nükleer santrale yönelim var. Çünkü alternatif bir enerji kaynağına olan tepkiler bu sefer termik santral ve nükleer santralleri alternatifsiz hale getiriyor bu da ciddi bir sorundur." 

RES'lere karşı 'otonom enerji' 

RES yapımlarında yer seçimi açısından insanların ve diğer canlıların yaşamını etkilemeyecek yerlerin seçilmesi gerektiğini vurgulayan Cangı, çözüm önerisi olarak "otonom enerji" üretimini işaret etti. Cangı, "En kesin çözüm ulaşılması gereken çözüm otonom enerji diye tanımlanan enerji ihtiyacı olan köylerin, kentlerin kendi enerjisini yenilenebilir enerji kaynakları üretip kendisinin tüketmesidir. Enerjinin fiyatının ortadan kalkması hedefine ulaşılması gerekiyor. Enerji fiyatı olduğu sürece bunlar yaşanacaktır" diye kaydetti.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.