'HDP ile yüz yıllık oyun bozulacak'

'HDP ile yüz yıllık oyun bozulacak'

HDP Mardin 5. Sıra Milletvekili adayı Enise Güneyli Yüksekova Haber'e önemli açıklamalarda bulundu.

YÜKSEKOVA HABER

Enise Çoban Güneyli. HDP Mardin 5. Sıra Milletvekili adayı. Meclise girerse, en genç kadın milletvekili sıfatını da alacak gibi. Yaşama gülümseyerek bakan, en olumsuz durumlara rağmen umudunu kaybetmeyen Güneyli, Yüksekova Haber'in sorularını cevapladı.

Kendinizi biraz tanıtır mısınız?

Nusaybin’liyim. Bir Kürt kadını ve anneyim. Elektrik- Elektronik Mühendisiyim. Bununla beraber Kürt Dili Eğitimcisiyim. Yine bunun yanında TZP (Tevgera Zimanê Kurdî û Perwerdeyî) ve TMMOB üyesiyim. Şuanda da bildiğiniz gibi HDP’nin kadın adaylarından biriyim.

Hem Bir anne olarak, Bir kadın olarak, hemde ezilmiş bir halkın bir ferdi olarak, Milletvekili adayı olduğunuzu öğrendiğiniz an da ne hissettiniz?

O an tarif edemeyeceğim bir gurur duydum.  Bu kadar bedel ödemiş bir halkın bu görev için beni tercih etmesi, omuzlarımda gururla taşıyacağım bir yük getirdiğini hissettim. Bunun yanında sorumluluğumun ne kadar büyük olduğunu da.  Onure edilmem, beni bu göreve layık gören halkımın teveccühlerine layık olmak için elimden gelenin çok çok ötesinde çalışmam gerektiğini düşündüm ilk başta. 

Kürt siyasi geleneği düşünülürse, bugüne gelinceye kadar özellikle yakın tarihi acılarla dolu Kürt coğrafyasını düşündüğünüz zaman politik bilinci ne zaman edindiniz ?

Aslında bütün bunların çakıştığı emek zemini ve hepimiz nerede ise bu emek zemininden geliyoruz zaten.  Daha önce bu özgürlük yürüşü içinde dil anlamında çalışmalarım vardı.  Bununla beraber bütün Kürt halkı gibi doğuştan itibaren siyasetle iletişime geçtiğimizi de düşünürsek direk politik bir bilince sahip olunuyor zaten.  Ve ilk bunalımlar okul çağına geldiğimizde kendini belli etmeye başlıyor. Okula gidinceye kadar hiç tanışmadığın bir dil ile eğitim görmek zorunda kalıyorsun, o dil ile sana ait olmayan bir tarihi öğrenmek zorunda kalıyorsun,  daha çocuk çağında bile bunlar tabi ister istemez seni sorgulamaya götürüyor.  Bu sorgulamalar bir nebze de olsa politik hayata katıyor insanı zaten.

Neden HDP?

Benim şuan burada olmam çok daha geniş kapsamlı bir temsili yetin sesi olacağıma olan inancım diyebilirim.  HDP Türkiye’nin tüm halklarını kucaklayan bir vizyon ve yaşam felsefesine sahip.  “Barajı aşmasalar süper olur,” diyenlerin tersine, yaşamı güzelleştirmek adına bir kişiyi bile temsil edeceksek ki HDP umudun da partisidir, O yüzden kendimi burada görüyorum.

i-1-20150520101035.jpg

HDP’nin Kadın çalışmaları ile ilgili çabasını herkes biliyor. Peki siz bir kadın aday olarak Meclise girdiğiniz takdirde, Kadın çalışmaları hakkında ne gibi şeyler yapmayı planlıyor sunuz?

Aslında HDP’nin seçim bildirgesinde kadın çalışmalarına yönelik birçok ayrıntı var. Bunları tekrarlamak için daha farklı bir zaman dilimine ihtiyaç var sanırım. Ben kısaca şunu belirtmek istiyorum yaşamın her alanlarında yüzde elli kadın temsili yetini hedefliyoruz. Kadınlarla ortak projeler üreteceğiz, bunları birlikte hayata geçireceğiz. Bugüne kadar daha değerli görülmüş ataerkil emeğinin yanına aslında asıl değerli görülmesi gereken kadın emeğinin ve saygınlığının daha çok ortaya çıkmasını sağlayacağız. Yine eşit temsiliyetten bahsederken, bunu söylerken bürokrasi alanında da bunu gerçekleştireceğmizi söylüyoruz. Bu hedefimiz başbakanlık için de geçerli. HDP’nin hükümeti kurması halinde kadın temsiliyeti açısından düşünüldüğünde eş başbakanlık sistemini yaşama geçireceğiz.

Bu son söyleminiz çok iddialı olmadı mı?

HDP olarak ne söylediysek, pratiğine geçirdiğimiz için söyledik. Hiçbir zaman tozlu raflarda saklansın diye bir bildirge yayınlamadık. HDP pratiğe geçiremeyeceği hiçbir fikri sırf birileri duysun diye deklare etmedi bu güne kadar. O yüzden bu duruma “eş başbakanlığı” da dâhil etmek istiyoruz.

Bir kadın aday olarak çocuklarını demokrasi mücadelesinde kaybetmiş anneleri düşünürsek, meclise girmeniz halinde buna yönelik neler yapmayı düşünüyorsunuz?

Öncelikle çocuklarını faili meçhullerde kaybetmiş annelerin acılarına ortak oluyor, hepsini buradan selamlamak istiyorum. Ben de bir anneyim ve anne olduktan sonra bu acıyı daha çok anlamaya başlıyorum.  Bununla birlikte hakikat komisyonlarının kurulmasını çok önemsiyoruz. Bu komisyonlarla birlikte, Kirli savaş döneminde sadece kadınların maruz kaldıkları her türlü şiddetin araştırılacağı komisyonların da kurulmasını önemsiyoruz.  Bu konuda da bir anne olarak ve biz kadınlar olarak çalışmalarımız olacak. Çünkü biliyoruz ki bu savaşta her kes etkilendi. Ama kadınlar ve özelde anneler iki defa etkinlendi. Bu durum için komisyonlar kuracağız.

Kirli bir savaştan bahsetmişken eril zihniyet sadece erkelerin geliştirdiği bir kültür mü sizce?

Eril zihniyet sadece erkeklerin dayattığı bir zihniyete değil, bu sistemi kabullenmiş, bu sistemin baskıları altında yaşamayı kanıksamış kadınları da kapsayan bir zihniyettir aynı zamanda. Eril zihniyetin gerilemesinin, mahkûm edilmesinin in önünde duran bir kadınlar da var maalesef. Travma dolu bir tarihten bahsediyoruz. Ciddi kayıplar, bütün alanlar, özgürlük mücadelesinde canını verenlerin, eşleri, kadınları alınıp cezaevlerine katledilirken, kirli temaslara maruz kalırken, bir kadın halen bunları anlatamıyor örneğin. Söz gelimi maruz kaldığı her türlü tecavüzü halen anlatamıyor. Bu ruh hali tamamıyla bilimsel, psikolojik destek isteyen bire durum... Sosyal destek gerekli... Meclisteki güçlü kadın temsiliyeti, kadınların yaşamda kendilerine daha bir öz güvende bulunmalarını da sağlayacaktır.

Kürt Dili Üzerine Pozitif İlimler üzerine çalışmalarınızdan biraz bahseder misiniz?

Teknik terimler sözlüğümüz var. Yeni bir dil yaratmaya kalkışmıyoruz. Yakılan, yıkılan, ortadan kaldırılmaya çalışılan bir dilin enkazlarından, yola çıkarak o dili diriltmeye, tekrardan yazılı bir hale getirmeye çalışıyoruz. Bunları yaparken Salih Sadullah’ın daha önce çıkarmış olduğu binlerce sözcüğü kullandık, El Cezire’nin yapmış olduğu bilimsel çalışmalardan yararlandık. Bundan bin yıl öncesinde bir Fizik, bir Matematik kısaca bütün pozitif bilimlere hakim olan ve eğitim dili olan bir dilden bahsediyoruz; Kürtçeden bahsediyoruz. Osman Sebrî ve Celaded Ali Bedirhan’ın çalışmalarından faydalanıyoruz.

Bu Önemli Çalışmaları nasıl bir ortamda yapıyor sunuz? 

Bizim yaptığımız Kürt Dili üzerine olan bu çalışma TZP ve TMOOB’nin ortak çalışması. Mühendisliğin bütün alanlarından, birçok arkadaş var bu çalışmaların içinde. Bununla birlikte danışma komisyonlarımız da var. Özellikle danışma komisyonlarımız üzerinden, Avrupa, İran, Irak’tan, Türkiye’nin diğer bölgelerinden ve diğer lehçelerden faydalanmaya çalıştık. Böylece bu çalışma aynı zamanda bütün lehçelerin ortak çalışması da oldu. Şuan bu çalışmalarımız meyvelerini ilk olarak Rojava’da verdi.  Rojava’da eğitim dili olarak okullarda okutulmaktadır. Bizim bu tür çalışmalarımızdaki asıl amaç yazılacak bütün kitapların terminolojisini oluşturma üzerine kurulu. Çalışmalar sürdükçe Kürtçe eğitim her defasında bir üst düzeye çıkacak kadar bir ivme kazanıyor. Şuan itibari ile çalışmalarımız ilkokul, lise düzeyini geçmiş, üniversite düzeyinde eğitim verecek seviyeye ulaşmıştır. Çalışmalarımız sonucunda şuan itibari ile çok rahat lisans düzeyinde eğitim verilebilir. Bu çalışmaların içindeyiz. Sadece Mühendislik alanında değil tabi, hukukçu arkadaşların, sağlıkçı arkadaşlarımızın da bu anlamda eğitim verilecek seviyede çalışmaları var.

Son olarak 7 Haziranda bir seçim olacak, son olarak seçmenlere ne söylemek istersiniz?

Bizim HDP olarak yüzde on gibi bir baraj yok kafamızda. Meclise girsek de girmesek de bizim derdimiz Türkiye halklarının uyanmasıyla ilgili. Ama elbette ki halkımızı ve Türkiye’nin demokratikleşmesi için yola çıktık. HDP umudun partisidir, HDP yüz yıldır, bir birine düşman yapılmak istenen, ayrıştırılmak istenen halkları birleştirmeye çalışan, bu konuda da yaşam felsefesi olan bir parti. Meclise girersek, pratiklerimiz ile Türkiye halklarının nasıl kucaklaşa bileceğini de göstermiş olacağız. O yüzden diyorum ki barış, kardeşlik ve insanlığın yanında duran her kesin tercihi HDP den yana olmalıdır. Ayrıca bu röportaj için de sizlere teşekkür ederim. 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.