Erdoğan'dan Avrupa'ya: Vakti saati gelince bu kapılar açılır

Erdoğan'dan Avrupa'ya: Vakti saati gelince bu kapılar açılır

Mülteciler konusunda Avrupa ülkelerini eleştiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Kapıları açarız değim zaman tutuşuyorlar. Tutuşmayın. Vakti saati gelince bu kapılar açılır. Hadi bakalım yüz binleri bir de siz ağırlayın" dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, kaymakamlık kursu kura töreninde konuştu.

“Milletimizin bu topraklardaki bin yıllık varlığının neredeyse her günü mücadeleyle geçmiştir” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “İşte şimdi de uluslararası bir mücadelenin içindeyiz. Yedi düvel saldırıyor. Bu bağıran çağıranların hiçbirinin burada sınır var mı, yok. Biz 911 kilometre sınırı olarak taciz ediliyorsak buna karşı sessiz kalamayız” ifadelerini kullandı.

Suriye’de güvenli bölge kurulması konusunda 2015 yılındaki G20 zirvesinde çağrı yaptığını hatırlatan Erdoğan, “Çünkü milyonlarca insan ülkeme iltica ediyor. Biz bunu nereye kadar kaldıracağız. Hadi siz de gelin, elinizi taşın altına sokun dedim. Hepsi lafta kaldı. Ne diyor bunlar bize biliyor musunuz? ‘Dünyada hiçbir ülke sizin bu yaptığını yapmadı.’ İyi güzel de, bal bal demekle ağız tatlanmıyor. Balı getir de bir yiyelim” diye konuştu.

Avrupa Parlamentosu’ndaki Suriye’de uçuşa yasak bölge teklifine de değinen Erdoğan’ın konuşmasından satır başları şöyle:

AB’NİN SONU İKİYÜZLÜLÜKTEN GELECEK: Biz bu teklifi yüz binlerce insan rejimin ve diğer güçlerin savaş uçakları altında can verirken gündeme getirmiştik. Kimse dönüp bakmamıştı. Şimdi Türkiye, Suriye’yi terör örgütlerinden temizleyip asıl sahiplerinin dönüşüne hazır hale getirirken birden bu tür konular akla geliyor. Avrupa Birliği’nin sonu bu samimiyetsizliği ve ikiyüzlülüğü yüzünden gelecektir. Bu gidiş iyi değil. İşte Brexit, bunlar durup dururken olmadı.

KAPILARI AÇARIZ DEDİĞİM ZAMAN TUTUŞUYORLAR: Bunun için Avrupa’dan yükselen ve buram buram riyakarlık kokan sözlerin bizim nezdimizde kıymeti yoktur. Kapıları açarız değim zaman tutuşuyorlar. Tutuşmayın. Vakti saati gelince bu kapılar açılır. Hadi bakalım yüz binleri bir de siz ağırlayın. Bu iş nasıl oluyormuş, sizleri de bir görelim. Paranız var, güçlüsünüz ama Yunanistan’a 100, 200 kişi gidince bizi telefonla arıyorsunuz, işte adalara 100 kişi, 200 kişi gitti. Ya burada 4 milyon var, 4 milyon… Buna sesiniz çıkmıyor.

POLİTİKALARIMIZDA KÖKLÜ DEĞİŞİM KARARI ALDIK: Yıllardır gösterdiğimiz çabalara rağmen Suriye krizi çözülmek bir yana DEAŞ adı altında bir örgütün de ortaya salınmasıyla içinden çıkılmaz hale geldi. Suriye’de faaliyet gösteren terör örgütlerinin doğrudan ülkemizi hedef almaya başladıklarını da gördük. Bu tablo üzerine politikalarımız da köklü değişim kararı aldık. Tehditleri kaynağında ortadan kaldırma stratejisine geçtik. 15 Temmuz darbe girişiminin hedeflerinden biri de Türkiye’nin terörle mücadeledeki bu etkili stratejisini çökertmekti.

BATI HEDEF SAPTIRIYOR: Suriye’nin toprak bütünlüğüne ve siyasi birliğine olan saygımızı her fırsatta vurguladık. Bizim Suriye’nin topraklarında gözümüz yok. Bir inceliği daha özellikle ifade edeyim, bizim Kürt kardeşlerimizle herhangi bir sorunumuz yok, bizim sorunumuz terör örgütleriyledir. Bakıyorsunuz batı yatıyor kalkıyor, Kürtler aşağı, Kürtler yukarı. Bizim işimiz terör örgütleriyle hedefi saptırmayın. Bunu çözmemiz lazım. Bizler İdrisi Bitlisi’den alınız Selahattin Eyyubi’ye kadar hep birlikte Kürt kardeşlerimizle birlikte barış için adımlar attık.

DEVASA DEVLETLER TERÖRİSTLERLE MASAYA OTURUYOR: Biz bir şeye üzülüyoruz. Devasa ülkelerin liderleri, bu teröristlerin başlarını yanlarına alıyorlar, masaya oturuyorlar, onlarla bu sorunu çözemeye çalışıyorlar. Böyle şey olabilir mi? Bu uluslararası terörle mücadele toplantılarını niye yapıyoruz? Bunlara prim veriyorsunuz, şımartıyorsunuz, azdırıyorsunuz. Baktık ki kendimiz söyleyip kendimiz dinliyoruz, kolları sıvadık, harekatı başlattık.

SMO, MEHMEDİMİ YALNIZ BIRAKMAYANDIR: Şu ana kadar kontrolümüze geçen alan büyüklüğü 4 bin 200 kilometrekareye ulaştı. Teröristlerin sınır şehirlerimize attıkları havanlar ve füzeler sebebiyle 20 sivil insanımız hayatını kaybetti, 184 vatandaşımız da yaralandı. Suriye tarafında 7 askerimiz ile Suriye Milli Ordusu’ndan (SMO) 96 kardeşimiz şehit oldu. Şimdi içerinden birileri konuşuyor, Suriye Milli Ordusu’yla ne işiniz var, anladın mı şimdi ne işimiz olduğunu. Bak onlar benim Mehmedimi yalnız bırakmayanlar. Bunlar ne siyasetin dilin bilirler ne arazinin. Sadece konuşurlar.

ASKERLERİMİZ, TERÖRİSTLERİN ÇEKİLDİĞİ ALANI TARIYOR: Bu tablodan sonra muhataplarımız nihayet sesimize kulak verdiler. Ülkemize gelen Amerikan heyetiyle oturup, konuştuk. Sonuçta harekatımıza 120 saatlik ara verilmesi halinde teröristlerin bölgeden çıkartılacağı sözünü aldık. Bunu da 13 maddelik mutabakat metniyle kamuoyuna duyurduk. Salı günü akşamı sürenin bitiminde Amerika tarafı bize tüm teröristlerin harekat bölgesinden çıktığının garantisini yazılı olarak verdi. Şimdi askerlerimiz ve Suriye Milli Ordusu karış karış harekat alanını tarıyor. Şayet bu arada karşımıza teröristler çıkarsa onları tepelemek de en doğal hakkımızdır. Çünkü bu yazılı kayda girmiştir. Böylece Barış Pınarı Harekatı’nı başarıya ulaştırmış olduk.

MUTABAKAT BAŞARILI OLMAZSA KENDİ PLANIMIZI UYGULARIZ: Salı günü Rusya lideri Putin ile yaptığımız görüşmede, harekat alanımızın dışındaki sınır bölgeleriyle ilgili mutabakata vardık. Buna göre terör örgütü mensupları dün 12.00’de başlamak üzere 150 saat içinde sınırlarımızın 30 kilometre dışına çıkarılarak buralardan uzaklaştırılacaktır. İlk 10 kilometresi Kamışlı şehir merkez hariç Türkiye ve Rusya ortak devriye bölgesi olacak. Terör örgütü tüm unsurlarıyla uzaklaştırılabilirse bu mutabakatta başarıyla sonuçlandırılmış olur. Şayet terör örgütü taciz etmeyi sürdürürse kendi planımızı buralarda geçirmeye devam edeceğiz.

SÜRECİ SABOTE EDEN OLURSA İFŞA EDECEĞİZ: Asıl çözümün Suriye’deki tüm kesimlerin katılımıyla oluşturulacak yeni anayasanın teşkilinden ve özgür seçimlerle şekillenecek yeni yönetimin işbaşına gelmesinden geçtiğini biliyoruz. Cenevre’deki buluşma çok büyük önem arz etmektedir. Herkesin bu sürecin başarısı için gayret göstermesi şarttır. Süreci sabote etmeye kalkacak herkes dünya kamuoyuna ifşa edeceğimizin bilinmesini istiyoruz. İster Amerika, ister Rusya ister rejim sterse başka güç olsun. Terör örgütlerinden herhangi birinin isim, bayrak değiştirerek yeniden karşımıza dikmeye kalkarlarsa kendi bildiğimiz yoldan devam etmekten asla çekinmeyiz. Bu yolda ödeyeceğimiz bedelin büyüklüğünü, küçüklüğünü asla hesap etmeyiz.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.