Cumartesi Anneleri: Umut asla bitmez!

Cumartesi Anneleri: Umut asla bitmez!

Polis ablukası altında adalet arayışlarına devam eden Cumartesi Anneleri, 27 yıl önce gözaltına kaybedilen Mehmet Ertak’ın akıbetini sordu.

Cumartesi Anneleri eylemlerine 751’inci haftada da devam etti. Bu hafta da İnsan Hakları Derneği İstanbul Şubesi önünde toplanan kayıp yakınları polis ablukası altında Mehmet Ertak’ın akıbetini sordu.

İHD Gözaltında Kayıplar Komisyonu Üyesi Sebla Arcan bu haftaki basın açıklamasını okurken demokratik bir Türkiye’ye ihtiyaç olduğunu belirterek Türkiye’de hukukun üstünlüğünün, kuvvetler ayrılığı ilkesi ve hakikatin olmadığını söyledi.

‘TÜM BAŞVURULAR SONUÇSUZ KALDI’

Arcan 27 yıl önce gözaltında kaybedilen Mehmet Ertak dosyası ile ilgili şu bilgileri paylaştı:
“Şırnak’a bağlı Rezuk Mezrasında yaşayan 32 yaşındaki 4 çocuk babası Mehmet Ertak, bölgedeki bir kömür ocağında işçi olarak çalışıyordu. Kardeşi dağa gittiği için tüm aile yoğun baskı ve tehdit altındaydı. Mehmet Ertak daha önce 2 kez gözaltına alınarak ağır işkence gördü. 20 Ağustos 1992 tarihinde aynı yerde çalıştıkları 3 akrabası ile birlikte işten eve dönmek üzere yola çıktı. Bindikleri araç kontrol noktasında resmi giyimli polislerce durduruldu. Kimlik kontrolü sonrasında Mehmet Ertak gözaltına alınarak Şırnak Emniyet Müdürlüğü’ne götürüldü. 3 kişi Mehmet Ertak’ı gözaltına alındığına, 6 kişi de gözaltında işkencede gördüğüne tanıklık etti. Baba İsmail Ertak savcılığa başvurdu, tanıklar gördüklerini savcıya anlattı. Olay soru önergeleriyle Meclis’e taşındı. Ancak, ailenin yaptığı tüm başvurular sonuçsuz kaldı. Mehmet Ertak’ın gözaltına alındığı inkar edildi.”

AİHM TÜRKİYE’Yİ MAHKUM ETTİ

Ertak’ın avukatlığını Diyarbakır’a öldürülen baro başkanı Tahir Elçi yapıyordu. Arcan Elçi’yi de hatırlatarak şöyle devam etti: “Şırnak Emniyet Müdürlüğü emrinde çalışan Jitem personeli Murat İpek, 1997 yılında yaptığı itiraflarında; ‘Mehmet Ertak’ı Şırnak Emniyet Müdürü Necati Altuntaş ve Terörle Mücadele Şubesi Müdürü Mehmet Kaplan’ın emriyle öldürüp gömdük’ dedi. Yaptıkları tüm infazların dönemin OHAL Valisi Ünal Erkan’ın bilgisi dahilinde gerçekleştiğini söyledi.”

İç hukukta kapatılan dosyanın AİHM’e taşınmasını engellemek için ailenin avukatı Tahir Elçi’nin de gözaltına alındığını kaydeden Arcan, “Tehditlere rağmen dava AİHM’e taşındı. AİHM ‘Ulusal düzeyde gerçekleştirilen soruşturma bağımsız yürütülmemiş, etraflı bir soruşturma yapılmamış ve başvurucunun müdahil olmasına izin verilmemiştir’ tespitinde bulundu. Türkiye’yi yaşam hakkını ihmalde oy birliği ile mahkum etti” dedi.

‘UMUT ASLA BİTMEZ’

Açıklamada Mehmet Ertak’ın oğlu Serhat Ertak da söz aldı. Ertak, babasının 27 yıl önce gözaltına kaybedilidğini belirterek “Kilometrelerce ötede adaleti aradık. Ne yazık ki adalet çok uzak şu an. Bundan 6 yıl önce Galatasaray Meydanı’na büyük umutlarla gelmiştim. Ama umut asla bitmez. Bizden sonra gelenler bu mücadeleyi devam ettirecekler” dedi.

Açıklamaya katılan CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu ise polis ablukasına tepki gösterdi.

Mehmet Ertak dosyasını Tahir Elçi’nin takip ettiğini hatırlatan Tanrıkulu, “Tahir Elçi AİHM’e başvuru yapmıştı Mehmet Ertak dosyası için. Mehmet Ertak’ın gözaltına alındığına dair tutanağı bürosunun demir kapı boşluğuna saklamıştı. Tahir Elçi, gözaltına alındı. Tahir Elçi, AİHM’de Mehmet Ertak ile ilgili tanıklık yapan kişiye soruyor ‘bu belge sana mı ait?’ diye. Adam ‘Hayır, olamaz. Bu belge nerden çıktı biz bunu saklamıştık’ diyor” dedi.

Tanrıkulu, sözlerini “Mehmet Ertak’ı ve avukatı Tahir Elçi’yi bu yağmurun altında bir kez daha anıyoruz” diyerek sonlandırdı.

Etiketler :
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.