**Açlık grevleri için öfkesini her geçen gün bileyen Erdoğan ile iyi polis Arınç arasında ki savaşta devam ediyor. Bi karar veremediler gitti! Arınç yaptığı açıklamada “BDP’lilerin samimiyetine güveniyorum” dedi. Tabi ilginçtir bu adam iyimser açıklamalarda bulundukça Kürt illeri karışıyor, polis daha da kuduruyor.

**Gözden kaçmasın lütfen! Açıklamaları ile İtalyan mutfağını bile titreten ve spagettileri ağlatan Amed Emniyet Müdürü Recep abêmizin son 2 aylık performansı nasıl da müthiş! Nasıl da göz doldurucu… Nasıl da insanî! O şiir yazan adam gitmiş yerine Teksas şerifi gelmiş sanırsınız. Tabi ben de boş durmadım. Bir şiir ile cevap vermek istiyorum ona:

Dün gece, sırf sana benziyor diye birine gaz sıktım.

Yetmedi su da sıktım. Sonra gözaltı yaptım! Sonra ağladım!

İnanır mısın, seni sarı çiçeklerden sordum! Tomalardan sordum...

Seviyorum ama kimi, en tatlı birisini, nasıl anlatsam sana, ilk harflere baksana.

**Bu ayın adamı Amed’te “mağduru” oynayan polistir! Video da görüşmüşsünüzdür. Uzaktan koşa koşa geliyor. İlk etapta bir eylemde olup polisin gaz ve suyundan kaçan biri sanıyorsunuz. Yok değilmiş! Geldiği gibi DTK’nın kapısında duran Özdal Üçer’e dalıyor. Sayın Üçer de ilk etapta ayırdına varamıyor olan bitenin. Sivil polisin saldırısı artınca o da kendini savunuyor. Bir tokat yüzüne geliyor. Polisimizin diğer arkadaşı hemen kameralara oynuyor… “Bakın vekil vurdu! Yumruk attı!!” diye de manşet haber veriyor. Bana kalsa bu kasti hazırlanmış bişi derim. Lakin ortam zaten gergin, ben demim bişi… Sivil polisimizin marifetleri alenen saldırıp sonra da mağduru oynamak değil! Prime time kuşağında bir de salladığı tekme var. Aysel Tuğluk’un göğsüne doğru bir tekme savuruyor. (Ulusal basından sadece İnternethaber sitesi bu tekmeyi görmüş ve haber yapmış)…

Asıl saçma sapan olan şey ise şu: DHA olan biteni çekiyor. Olayın nasıl geliştiğine tanık oluyor. Ama haberi Amed’ten servis şekli tam bir manyaklık örneği. Tam bir dezenformasyon… Tam bir ahlaksızlık… Çünkü “BDP’li vekilin yumruk attığı polis isyan etti” diyor.

Utanmazsa polisin dokunulmazlığına gölge düşüren vekiller diye yan manşet atacaklar... 

**Şehit yakınları ve gaziler hükümete seslerini duyurmak için açlık grevi yapma kararı almış. Gazilerin açlık grevi kararı alma nedeni ise özlük hakları ve sosyal şartlarının iyileştirilmesi. Bu haber böyle köşede dursun, soğumadan biz Trabzon’a uzanalım. Erdoğan Pazar günü orada sesleniyor halka. Aklımda kaldığı kadarı ile “Şehitlerimiz û şehitlerimiz, gaziler û gaziler” deyip duruyordu. Ama gel gör ki üzerinden propaganda tarlası yarattığı bu insanlar bile açlık grevine giriyor. Gülek mi ağlayak mı?

** “Gönüllerin buzlanması, beklentilerin donması, mutluluğun kayganlaşması, huzurun boran altında kalması beni çok düşündürüyor” diyen Devlet Bahçeli’ye ne dediğini anlamadan ben de katılıyorum…

** “Allah nasip ederse 15 yıl sonra özgürlüğüme kavuşacağım. Çürük raporu alma, bedelliden yararlanma imkânım olmasına rağmen sembolik değeri olsun diye askere gitmeyi düşünüyorum. Askere gideceğim. Ben dağdayken de bütün kardeşlerim askerliğini yapmıştır. Bu ordu Türkiye’nin ordusudur. Askere giderek, Kürt gençlerine 'Ordu sizindir, askerlik yapın mesajı' vereceğim. Ordu kimsenin malı değildir" …

Bu satırların sahibi Yozgat Ülkü Ocakları reisi Kultigin Buğra Han’ı tebrik ediyorum. Kürt gençleri için bulunduğu bu fedai eylem içinde kendisine ayrıca teşekkürler…

Şaka yaw! Ne Kultigin’i ne quna kerêsi… Satırların sahibi Şemdin Sakık… Devletin esnek oyuncağı olan arkadaş… Adamın hamuru her duruma uygun. Ne ara lazımsa çıkarıp kullanılıyor. Yani tuvalet kâğıdı bile çürür, biter, işlevini görüp yol alır. Ama bu arkadaş! Yok arkadaş yok… Tükenmiyor, bitmiyor… Her şeyde piyasaya yeni bir malın artan hacmi ve sürümü gibi takkk önümüze dikiliyor… Devlete sesleniyorum: Ne olur alın askere hatta komutan yapın. Hatta hâlihazırda Kandil’i “soğuktan” terk ettik diyen eski Genelkurmay Başkanı Yaşar Büyükanıt’a da cengâver bir asker kazandırmış olursunuz. 

**Zindan direnişi devam ediyor. Sesler yükseliyor. Tarih her şeyi not ediyor...Hastalıktan çürüyen zihniyetlerini unutup idam'a sarılanları da.