Fırat üzerinde Kunaksa'da yapılan savaşta Kyros ve generalleri öldürülünce, yurtlarından 2400 km. uzakta, sarp ve düşman bir ülkede kalan gönüllüleri kurtuluşa kavuşturan, kaderin itişiyle "savaş muhabirliğinden ordu komutanlığına geçen Ksenophon, “On binlerin dönüşü” der Anabasis eserinde. Anabasis, Yunanca yukarıya doğru yükselme, tırmanma veya çıkış gibi değişik anlamlara gelmektedir. Şimdi Kürtler “On binler” ile özgürlük şiarını ve mücadelesini yükseklere, yukarıya taşımak için açlık grevine giriyor. Yaklaşık 800 kişinin 56 gündür devam ettirdiği direniş yükseliyor…

**

Geçenlerde İzmir’de bir karakolda gerçekleşen ve birlik ve beraberliğe en çok ihtiyaç duyduğumuz şu günlerde bizi üzüntülere gark eden bir olay gerçekleşti.

Olay şöyle: Komiser, aynı bölgedeki bir karakolun önünden, ekip arabasıyla alınmasını istedi. Kendisini almaya gelen olmaması üzerine de, telefonla karakoldaki polisleri arayıp, iddiaya göre küfretti. Buna kızan polisler, karakola gelen komiseri dövmüş. polis ve komiserin görev yerleri değiştirilmiş…

Öncelikle polislerin dayanışmacı ruhu ve örgütlü hallerine alkış diyorum. Umarım gazda sıkmışlardır. Komiserin elleri kelepçeli iken joplamışlardır da. Elbette "orantısız güç" kullandıkları içinde onları şiddetle kınıyoruz. Bir kere Türk aile yapısına aykırı!

Bu olayın diğer ezilen genç polis arkadaşlarımıza ibret olmasını dilerim, onlara diklenen bir komiseri gördüklerinde hemen oracıkta mıhlasınlar. Sen kimsin yae?
Ve tabi polislerin komisere karşı gelme cüretti gösterdiği bu dünya artık bozulan bir dünyadır. Komiserlerin de örgütlenip polislere gereken bilumum cezaları vermelerini canı gönülden istiyorum. Asıl siz kimsiniz yae?
Yani demem o ki: yiyin birbirinizi… Hema kim kimi nerede kıstırırsa…
 
**
Geçtiğimiz günlerde, Mecliste Suriye Tezkeresinin görüşüldüğü, MEB Bakanı Ömer Dinçer’e “Sayın Bakanım, daha önce uzun süre yöneticilik yapan halen Adıyaman Ticaret Meslek Lisesinde öğretmen olarak çalışan Yakup A.’nın Kahire eğitim ataşesi olarak değerlendirilmesi hususunda; hürmetlerimizi arz ederim. Saygılarımla” diyerek not göndererek torpil isteyen AK Parti Adıyaman Milletvekili Muhammed Murtaza Yetiş'in isteği yerine geldi mi? Merak ettim de.
 
**
Dersim’de eski EMEP İl Başkanı, şimdinin parti merkez yöneticisi Hüseyin Tunç, bir davadan 2 yıl ceza yemiş. Ceza almasının nedeni “mahkemedeki tavırlarıymış”. Ama gel gör ki adam hiç mahkemeye gitmemiş, üstelik ifadesini de Malatya'ya Dersim’den mahkeme kanalı ile yollamış…
 
**
Dünya güzeli ünvanlı Azra Akın xanım, geçtiğimiz günlerde bir mahkemeye çıkmış. Haber detayında şu var: “Heyecanlı olduğu gözlenen Akın, “Bütün bunlar beni çok üzdü. Hayatımda ilk kez mahkemeye çıkıyorum" dedi. Sözlerine devam edemeyen Akın’ın ağladığı görüldü.” … Ağlama Azra! Sen de ağlama Melis! İlk defa mahkemeye çıktığı için ağladınsa, 1 gün nezarette kalsan ne olur tahmin edemedim. Kurdistan’a bekleriz Azra, İnsanlar burada evlerine, mahkemelere uğradığı kadar uğramıyor. Valla ciddiyim bak!
 
**
Haber aynen şöyle: “Bingöl Valiliği, ele geçirildiğini ileri sürdüğü “iki dürbün” ve “50 kg yiyecekle” PKK’nin Bingöl eyalet karargâhını çökerttiklerini açıkladı. Valiliğin basına dağıttığı 'ele geçirilen karargâh' görüntülerinin ise, Genelkurmay Başkanlığı internet sitesinde de yer alan Şırnak'ta 16 Şubat'ta çekilmiş operasyonun görüntüleri olduğu anlaşıldı”…
Sevgili Bingöl Valiliği, manyak mısın? Bu nasıl sapıkça bir “çökertme” böyle. 2 dürbünlü karargah mı olur la… Emniyetin altında ki depoya inmiş olmayasın?
 
**
MHP Iğdır Vekili Sinan Oğan Twitter hesabından Pazar günü şöyle bir twit geçti: #MHPOnuncuKurultayi devam ederken Iğdır'da ve Osmaniye'de elektriklerin kesilmesi AKP'nin korkusunun işaretidir… Yani Sinanê çolê, temam abart, bokunu çıkart, eyvallah! Ama az destekli ve manidar olsun brêmin… Diğer açıdan da “itina ile sıçmalanır” demeye getirmiş.
 
**
Maltepe Kaymakamlığı Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı’nın, İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü onayıyla 5,6,7, ve 8. sınıfa giden 1000 öğrenciye dağıttığı kitaplardan geçen bir kaç tabir şöyle: “Edison küpünü doldurdu, Einsten pasaklı bir Yahudiydi, Darwin'in gençliği maymunlara fıstık atmakla geçti, Charlie Chaplin’in babası sirklerden sebeplenmeye çalışan çulsuzun tekidir." …
AKP’nin nasıl bir hayvancıl eğitim modeli tasarladığına dair iyi ipuçları olmuş. Tebrik ediyorum…