Ne yazık ki son yıllarda ülkemizde artan bazı vahşetler karşısında, siz her ne kadar idamlara karşı iseniz de, ister istemez aklınıza gelen ilk şey bu canilerin idam sehpalarında sallandırılması olur.

Emin olun bazen insan kanının donduğu denilen vahşice olaylar karşısında ben de tıpkı sizler gibi yüksek sesle keşke idam cezası olsa diye mırıldanırım.

Özgecan yavrumuzun ve ona hayat katan anne ve babasının maruz kaldığı muamele karşısında sizin inancınız,  siyasi görüşünüz ve dünya bakışınız ne olursa olsun, yek vücut karşı durmanız ve sesinizi yükseltmeniz gerek.

Bizler temiz bir toplum yaratılması için, Özgecan’ın olayı ve benzerlerini yaşadığımız o anki öfke ile “keşke İdem Cezası olsa” diye söylenebiliyoruz.

Özgecanın acısı tüm ülkeye mal olmuş, kadını, erkeği, genci, her inanç ve her milliyetten insanlar sahiplenmiş ve tepkisini ortaya koymuş oldu.

İDAM GERİ GETİRİLSİN Mİ?

Günümüzde bütün bu ve benzeri acıları yaşayan ülkemizde, geçmişte idam kanunlarının yürürlükte olduğu 1920 ila 1984 yılları arasında TBMM izniyle 712 insan idam edilmiştir. Ayrıca darbe dönemlerinde İstiklal Mahkemeleri emriyle de 2000’in üzerinde insanın yaşamına son verilmiştir. .

Bu idamlar arasında 75 yaşında yaşı küçültülerek, 17 yaşında yaşı büyütülerek insanlar idam edildi.

Yukarıda gerek TBMM kararları  ve gerekse İstiklal Mahkemeleri kararıyla idam edilenlerin tamamı hak ettikleri için idam edilmediler ve hatta idamı hak eden insan yoktur.

İran’da sırf milliyetinden dolayı her gün insanlar idam ediliyor. Aynı şekilde DAİŞ hunharca insanları katlediyor. Dünya artık bunu normalmiş gibi kabullenmeye başladı. Oysa insanı yaratan ancak insanın canını alacağı düşüncesiyle uluslar arası toplum, bu katliamlara bir şekilde dur demelidir.

ABD ve İRAN başta olmak üzere bu gün, yaşadığımız bu asırda idam cezası uygulayan 75 tane ülke mevcuttur. Her gün birkaç kişinin iki dudağı arasında birileri canından oluyor.

İran şeriata göre idam uyguladığını söylüyor. Soruyorum sadece ben Kürt, Türk, Arap yada Fars milliyetindenim dediği için idam edilmenin neresi İslam’a uygundur.

Türkiye’de daha önce idam cezaları, bu gün tutuklamalar ve mahkum edilmeler adalet ölçüleri dışında, siyasi baskılar nedeni ile uygulanmıyor mu.  Bu gün İran da aynı durum mevcuttur. Demek oluyor ki Türkiye asrın gerisine dönerek idam cezalarını geri getirse masum yere idam edileceklerin, suçlulardan daha fazla olacağı aşikardır.

Dikkat edin, Özgecan kardeşimizin babası aslında bir insanlık dersi veriyor. Böyle büyük bir acı ve kaybın ardından ve tüm insanlık aleminin desteğini aldığı bir esnada, tüm acılarını bir kenara bırakarak insanlık dersi vermesi taktirlerin en büyüğüdür.

Özgecan’ın babası Mehmet bey iki noktaya dikkatleri çekmiştir. Birincisi: “bu ülkede her türlü zıt görüşlerin, her farklı görüşteki siyasi partilerin, her inanca sahip olan grupların ve bu ülkede yaşayan 78 milyon insanın Özgecan’ın şahsında birleşmiş olmasının ülke barışına katkı sunacağını temenni etmiştir”. bundan daha masum ve bundan daha samimi bir talep veya  temenni olamaz.

İkincisi ise: bu olaydan sonra İdam Cezasının geri getirilmesi ile ilgili açıklamalara tepkisi çok dikkat çekicidir. “Çocuğumdan dolayı böyle bir kanunun geri getirilmesini kesinlikle tasvip etmiyorum” demiş olmasıdır.

Bu ülkede cezalar caydırıcı değildir. Cezalar arasında denge yoktur. Çok basit suçlardan yıllarca yatanlar oluyor. Ama toplumu bu kadar huzursuzluğa iten suçların cezaları yetersizdir.

Bazı suçları işleyen insanların ıslah edilmesini düşünerek belli bir süreden sonra toplumun içine salınması daha sonra başka suçların işlenmesine davetiye çıkarmaktır.

Haksız yere  ve insanlık dışı bir şekilde, bir insanı toprağın altına gönderen insanların, ömür boyu en fazla 6 m2 lik hücrelerde yaşamaya mahkum edilmeli.

Bu gün İran, Mısır ve idam cezalarını uygulayan başka ülkelere karşı rahatsızlığımız var ise ve ülkemizde bir asra yakın zamanda keyfi bir şekilde idam cezalarından binlerce canımız yanmışsa ve biz bundan rahatsız olduğumuzu dile getiriyorsak, idam cezalarının ülkemizde bir daha uygulanmasını talep etmemiz mümkün değildir.

Bütün bu olumsuzluklara rağmen tekrar belirtiyorum. İDAM’a HAYIR, bu vb. suçlara caydırıcı ağır cezalara EVET diyorum.

Özellikle tekrar çağrıda bulunmak istiyorum. Uluslar arası toplum ve güçler, insanlık adına İran’a baskı uygulasın ve yaptıkları bu barbarlığa dur desin.

Esen kalın