Lokman Ergün

Lokman Ergün

Kanlı sofra

Kanlı sofra

Tam on bin yıl önce üretilmiş ilk buğday, benim topraklarımda. Güneşe bağrını açmış Mezopotamya ovalarında, toprağın bağrına atılmış ilk tohumlar. Belki de ilk işçi yapmış hasadını, ilk değirmenlerde öğütmüşler. Ve ilk fırınlarda pişirip sofraya koymuşlar.

Tam yedi bin yıl önce evcilleştirilmiş ilk koyun, benim topraklarımda. Gökyüzüne yükselen yaylalarda, ilk çobanlar yaymışlar sürülerini. Etini, sütünü işlemişler. İnsanlığın sofrasına koymuşlar.

Tam on bin yıl önce kurulmuş ilk köyler, kentler, benim topraklarımda. İlk buğday, ilk ekmek benim topraklarımda bölüşülüp, paylaşılmış. İlk defa insanlık çoğullaşmış benim topraklarımda.

Şimdi, on bin yıl sonra, benim topraklarımda kurulmuş kentlerin zindanlarında, benim topraklarımda yetişen buğdayın ekmeği, benim yaylalarımda evcilleştirilmiş koyunların eti ve sütü haram bana.

Şimdi, on bin yıl sonra, ilk şenliklerin, ayinlerin, düğünlerin, yasların yapıldığı topraklarda kurulan sofralara oturmak haram bana.

Çünkü, ilk duanın, ilk şiirin, ilk şarkının, ilk destanın, ilk ağıtın yazıldığı, söylendiği bu toprağın dili yasak bana.

Sevda sözlerimi, umut ezgilerimi, dualarımı, düşüncelerimi, kendi lisanımda söyleyemeyecek dilimle, ağzımda lokma çevirmek zulümdür bana.

Savaş uçaklarının bombalarıyla parçalanmış, tankların egzoz gazlarına bulanmış, civanların kanlarıyla sulanmış ovalarda yetişen buğdayın ekmeği boğazımdan geçmiyor. Zulmün bayrağının gölgelediği yaylalarda yayılan koyunların sütünü kabul etmiyor bedenim.

Siz arının diye, ekmeğinizi, etinizi, sütünüzü, suyunuzu kanla yıkamayın diye, farz olunmuş oruç bana.

Benim topraklarımda, benim atalarımın inşa ettiği kentlerde, beni güneşimden, dağlarımdan, ovalarımdan, ırmaklarımdan, mahrum kılmak için yaptıkları zindanlarda, bir kanlı sofra duruyor önümde. Tabaklarda, Roboski’de parçalanmış cesetlerin eti, kadehlerde kardeşlerimin kanı var.

Bu sofra haram bana.

Şimdi, bana dayatılan her şeye, toprağımın, varlığımın, dilimin, kültürümün, bedenimin üzerindeki tahakküme, bedenimle, dilimle, varlığımla hayır diyorum. Bu zindanda, ortaya koyabileceğim tek şeyle direniyorum. Karlı dağların, yeşil yaylaların, serin rüzgarların, güneşli günlerin özlemini gömerek içime, yaşamımı sunuyorum. Size, bir yaşamın ne demek olduğunu ve bir yaşamın nelerle anlam içerdiğini bilenlere.

Hayata dair her ne varsa, insanlığın sofrasında bölüşülsün diyedir kavga. Kanlı sofralar haram bana.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
7 Yorum
Lokman Ergün Arşivi