İrfan Sarı

İrfan Sarı

İşporta yatağı

İşporta yatağı

Yıl: 2008,

Yer: Yüksekova esnaf çarşısı,

Güzergâh: karayollarına ait adı konulmuş bir yol (Cengiz Topel caddesi),

Kaldırımları işgal etmiş Türkiye"nin her yerinden gelmiş tezgahçılar.

Bir sabah; besmele çekerek siftah etmek umudu ile ailesinin geçim teknesinin kepengini açtı esnaf Rasim…

Bir de ne görsün:

Vergi, elektrik, su, işçi sigortası, bağ-kur prim ödeneği, kira, çevre temizlik vergisi, ilan ve reklam vergisi verdiği devletin gözleri önünde işyerinin önü işgal edilmiş.

Adamı delik deşik edebilecek kabalıkta ve keskinlikte bıçak satanlar.

Nerden geldiği belli olmayan faturasız, kimliksiz saatler.

Hırsızlık malımı, defolu(özürlü) ürün mü belli olmayan ayakkabılar, gömlekler, takım elbiseler, atletler, külotlar, südyenler…

Kaldırımın ortasına iskemlesini oturtup çay satanlar.

Çiğköfte, ciğer, kebap satanlar…

Mangal keyfi sürenler hele!

Tavuk satanlar, piliç satanlar, elma, erik, kavun, karpuz ve muz satanlar…

AKP ye oy verip hala Şemdinli üzümünü, balını tezgahta satanlar…

AKP"nin ampulünden çıkan ışığı dışarı sızmasın diye perde satanlar…

Zeytini Aydın"dan getirip yöresel giysisiyle satanlar…

Evimizin EN TEMİZ ve el ayaktan en uzak yerinde saf pamuktan üretilmiş patiskadan kılıf içinde tuttuğumuz o kutsal kitabımızı (Kuran) toz toprak içinde satanlar.

Sözüm ona ilaç diye tanıtımını yaptığı, kirin ve pasın içinde olan maddeleri megafonla pazarlayanlar.

Dürbünler, termoslar, kurusıkı tabancalar, elektronik bilumum ürün satanlar.

Şekerleme, kolonya satanlar…

Ve hırsından kudurmuş erkeklerin ter kokusunu bastırmak için parfüm satanlar…

Panelvan araçlarda, yarım karoserli araçlarla, minibüsler, otomobillerle işporta cennetine gelip park yapanlar. Baharatın her türlüsünü açık ve seçik satanlar…

Sattığı bütün ürünler otel parası etmeyecek olanlar…

Türkiye"nin bütün sakatları, dilencilerini gördü…

Ve sordu:

Ey devletin yöneticisi bunlar olacak idi ise beni neden vergiye bağladın?

Benim suçum dürüst vatandaş olmak mı?

Yoksa ben keriz vatandaş mıyım?

Ey vergi dairesi yöneticisi çarşı Pazar satılan mal vergiden muaf mı?

Ey yerel yönetim zabıtanın bir görevi yok mu?

Ey devletin temsilcisi kaymakam vatandaşın sağlığına, cebine kast eden bu tezgâhçılar böyle elini kolunu sallayarak mı dolaşacaklar?

Vatandaş ve esnaf Rasim"den çek-senet parası, ürün taksitleri, defter kitap isteyen, ekmek isteyen çocuğu gözlerinin önünden geçti birden.

Kepengini kapat Rasim, sana ekmek yok gayri…

Esnaf Hukuku dediğin sokakta nasıl olsa…

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
52 Yorum
İrfan Sarı Arşivi