M. Latif Yıldız

M. Latif Yıldız

İHD Raporu ve Jirki Aşireti

İHD Raporu ve Jirki Aşireti

Geçtiğimiz Ramazan Bayram’ının arifesinde Batman ve Mardin mıntıkasında biri akrabam, üçü kardeşim kadar yakın, aynı aşiretten 4 canı mayın sonucu kaybeden Raman aşiretinin bireyiyim. Bu nedenle 9 can alan olayın İHD raporu ve Suriye, Irak ve İran’a kadar kolları uzanan geniş bir aile olan Jirki aşiretinin Hakkâri vahşetiyle ilgili iyi niyet ve Kürtleri birleştirici tutumuna değineceğim.

İnsan Hakları Derneği’nin (İHD) raporunu hiçbir medya kuruluşu yayınlamadı. Bebe Zeynep için timsah gözyaşı dökenler rapora tek satır yer vermediler. O çok savunduğunuz Taraf gazetesi dâhil. Gelelim İHD’nin Hakkâri olayındaki ibret verici tespitlerine:   

İHD'nin Hakkâri raporu

İHD heyeti Hakkâri’nin Geçitli (Peyanis) Köyünde meydana gelen mayın patlamasına ilişkin olay yerinde yaptığı inceleler sonrası, Hakkâri Vali Yardımcısı Davut Sinanoğlu ve Belediye Başkanı Fadıl Bedirhanoğlu ile de görüşerek, bir rapor hazırladı.

İHD Bölge Temsilcisi Ali Akıncı; keşke failleri kuşkuya yer bırakmayacak tespitlerin yapılması, delillerin toplanması, görgü tanıklarının beyanlarından sonra Başbakan, İçişleri Bakanı ve Cumhurbaşkanı açıklama yapsalardı dedikten sonra:

 Olay yeri, Hakkâri- Çukurca Karayolu, İl Merkezine, Durankaya Beldesine, Geçitli Köyüne çok kısa mesafelerine yer verdikten sonra. “Olay yerinin Kuzey, Güneydoğu ve Batı yönlerinde çıplak ot bile bitmeyen tepeler var. Kuzeyinde kuşbakışı 500 metre, doğuda 100 metre uzaklığında başka bir korucu nöbet yeri var. Olay yerini çıplak gözle gözlemleyebilecek konumdalar. Doğusunda Geçitli Jandarma Karakolu (3 Km), Kuzeyinde Durankaya Jandarma Karakolu (5 Km) ve Güneyinde Üzümcü Jandarma Karakolu (14 Km) mesafededir.

Olaya İlişkin Tespitler:

9 Kişinin yaşamını yitirdiği 4 kişinin yaralandığı olay, 16 Eylül Perşembe sabahı saat 9.00’da Geçitli Köyüne 3 Km mesafede gerçekleşmiştir. Olay anından bir buçuk saat sonra olay yerine gelen İHD Hakkâri Şube Başkanı İsmail Akbulut, Yöneticiler Sait Çağlayan, Süleyman Ertuş, Hakkâri Cumhuriyet Başsavcısı ile olay yerinde görüştüklerini, Başsavcının olay mahallinde bulunan malzeme dökümünün BDP il başkanına teslim edildiğini söylemiştir.

Söz konusu malzeme tutanağında belirtilen malzemeler aşağıdadır:

Olay yerine 100 metre uzakta askeri iki çanta içinde iki mayın, bir havan mermisi, el yapımı bomba, Hakkâri Dağ Komando Tugayı baskılı bir poşet içinde kumanya bulunmuş 2. Çantada özel birlikte görevli bir asker için gerekli her şey bulunmuş.

4 sene önceki patlama

İsmini vermek istemeyen bir görgü tanığı: ‘Patlama yerine 50-100 metre ileride araçla seyir halindeydik. Patlama sesini duyduktan sonra arkama baktım. O an, beden parçalarının ve araçtan kopan parçaların havaya savrulduğunu gördük. Erkek yolcularla olay yerine geldik. Yaralıların birçoğunun çeşitli uzuvları kopmuştu. Kırk dakika sonra geçitli karakoluna bağlı askeri birlikler olay yerine geldi. Yaklaşık bir buçuk saat sonra ise bir askeri helikopterden savcı ve doktor indi.

Olaya ilişkin şüphe uyandıran çok şeyle beraber, çevrede en küçük bir güvenlik önleminin alınmamasıydı. Olayın gerçekleştiği haftanın öncesinde her gün yol güzergâhında mayın taraması yapılırken o hafta yapılmamış olması kuşkularımız arttırdı”

Hakkâri Vali Yardımcısı Sinanoğlu (özet olarak m.l.y.):

"Hakkâri valisi Muammer Türker'in basında geçtiği gibi olayın kesinlikle PKK tarafından yapıldığına dair bir beyanı olmamıştır. Beyanın aslı valiliğin internet sitesinde mevcuttur. Basında çıkan telefon görüşmeleri haberleri doğruyu yansıtmıyor. Asayiş toplantılarına bizzat katılan bir amir olarak böyle bir bilgi tarafıma intikal etmemiştir."

Hakkâri Belediye Başkanı Dr. Fadıl Bedirhanoğlu:

"Olayın gerçekleştiği yer ve zaman olayın kimler tarafından yapıldığına dair yeterli malumat vermektedir. İlimizde cereyan eden en ufak olaylara bile müdahale eden güvenlik güçleri böylesi ciddi can kayıplarına neden olan mayınlı saldırıya müdahale etmediler. Olay mahalline bir helikopter gönderilseydi failleri ortaya çıkarılabilirdi. Böylesi ciddi bir olayın aydınlatılması için yetkililerin en küçük bir çaba içerisine girmemiş olması düşündürücüdür. Olayın üstünün kapatılmaya çalışıldığını düşünüyoruz."

Aydınlatılması gereken noktalar:

* Olay mahallinde termal kameralar var mıdır? Varsa görüntü tespit etmişler midir?
* Olaya 500 metre mesafede olan ve olay yerini rahatlıkla görebilen korucu kulübelerindeki korucular olayı görmüşler midir?
* Korucuların o gün nöbette olmadıkları söylenmektedir. Bunun sebebi nedir?
* Periyodik olarak yol güzergâhı boyunca mayın taraması yapılırken o hafta neden hiç yapılmamıştır?
* O gün ve o saatte Heron'lar gözlem yapmışlar mıdır?
* Faillerin yakalanması için olay yerine bir buçuk saat sonra gelen helikopterler çevrede herhangi bir faaliyette bulunmuşlar mıdır?
* Yine bölgeyi çevreleyen üç jandarma karakolu tarafından faillerin yakalanması için herhangi bir operasyon yapılmış mıdır?
* Hakkâri’den olay yerine helikopter ile dört dakikada gidilebilirken helikopter neden olay yerine geç intikal etmiştir?
* Olayın hemen akabinde Başbakanın olayın PKK tarafından yapıldığını kesin bir dille beyan etmesi öncelikle masumiyet karnesine aykırıdır. Ayrıca henüz soruşturma tamamlanmamışken Başbakanın açıklamaları yargıya açıkça talimat niteliğindedir.
Sonuç: Biz İnsan Hakları savunucuları, insan yaşamının kutsal olduğunu, söz konusu olayda faillerin ortaya çıkarılıp yargılanması konusunda olayın takipçisi olacağımızı belirtiyoruz. “

JİRKİ AŞİRETİNİN İLERİ GELENLERİ NE DİYOR?

Korkunç ve hain tuzak üzerine 21 yıldır fiili PKK ile savaşan, 1500’e yakın aşiret mensubunu kaybeden Jirki aşireti ileri gelenleri BDP ile temasa geçtiler. Eş başkan ile yapılan görüşmeye köylülerin sıra olup alkışla karşılamaları aradaki buzların eridiğini ortaya koyuyor.

Bilindiği gibi 4 ay öncede Aşiret lideri Mehmet Adıyaman barışın Abdullah Öcalan ile yapılması gerektiğini dile getirmişti. Referandumda da bu köyler sandık başına gitmemişlerdi.

Yine edindiğim bilgiler kadarıyla aşiret liderinin oğlu, eski köy muhtarı, eski korucu Necman Adıyaman AKP Hakkâri İl Başkanı Mehmet Ertuş’a bir çağrıda bulunarak şunları ifade etmiştir:

“Bölgenin insanları olarak çok acılar çektik. Halkımız mayınlandı; olaydan iki gün önce Ağaçdibi köyünde bir çatışma oldu. Yarım saatte o dağlara binlerce asker yığdılar. Geçitli olayının vuku bulduğu yer Hakkâri’nin 4-5 katı büyüklüğünde çıplak bir arazi. Neden sabah meydana gelen olaya güvenlik güçleri müdahale etmedi, hâkim tepeleri abluka altına alınmadı? Ya da olay yerine hemen bir helikopter gönderilmedi?

AKP il başkanı Sayın Mehmet Ertuş ve arkadaşlarına sesleniyorum. Eğer bugün bir olmazsak, ne zaman birlik olacağız? Savcı daha inceleme yapmadan Başbakan olayın adresini gösteriyor ve kınıyor. PKK ben yapmadım dedi. PKK yaptıysa ben yaptım der. Devlet bu olayın üzerine gitmeli ve gerçekleri gün yüzüne çıkarmalıdır.

Bölge insanı çok çekti artık barış istiyor. Huzur için korucular dâhil herkes silahlarını bırakmalı. Bölgede 3 büyük güç var. Biri TSK, diğeri PKK, Üçüncüsü korucular. Sivil Toplum Kuruluşları PKK’nın silahları bırakması için uğraşıyor. Ben de diyorum ki korucular da silahlarını bırakmalı. Başbakan barış için genel bir af çıkarmalı. BDP ile temaslarını sürdürmeli. Kürtler ve temsilcileri ile diyalog kurulmalı.”

Aşiret Lideri Mehmet Adıyaman da “ 21 yıldır devletin yanında yer aldık. Suriye sınırından İran sınırına kadar girdiğimiz operasyonlarda 1500 kaybımız oldu. Her gün PKK ha bugün, ha yarın bitecek dedik olmadı, aksine her geçen gün daha büyük güç kazandı. Artık savaş, silah son bulsun, bu topraklara barış gelsin istiyoruz” dedi.

Dilerim bu çağrılar yerini bulur, Jirki gibi Ertuş’lar, bölgedeki bütün Kürt aşiretleri, PKK ve TC barışta bir orta yol bulurlar. Bu kan ve gözyaşı durur.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
30 Yorum
M. Latif Yıldız Arşivi