Aslında “Cesur Yürek Belenli” başlığı atacaktım. Ama sizlerin “abartılı” bulacağınızı tahmin ederek “Hoş Geldin Belenli” başlığını daha uygun buldum.

Yıllardır Hakkari iline binlerce insan gönüllü geldi diyebiliriz. Hakkari bir asra yakın bir süredir sürgün ili olarak belleklerde yerini tuttu.

1968 kuşağının güzide temsilcileri Deniz Gezmiş ve arkadaşlarının Hakkari iline gönüllü olarak gelip Zap suyu üzerine asma köprü kurma çalışmalarından tutun da okulu olmayan köylere okul yapma gibi bir dizi çalışmaları görüldü. Üstelik o yıllarda "İstanbul Boğazı"na köprü kurulmasın Zap Suyu üzerine baraj yapılsın” karşıtığı ile ünlenmişlerdi. O süreci bire bir yaşayan insanların da canlı şahit olarak yaşadığını biliyoruz. Bizlere de tam tersini görmek nasip oldu. O 68'li ruhunun yaptığı eserlerden Gençlik Köprüsü'ne roket atarlı saldırı ve bu köprünün ortadan kaldırılmasının canlı şahitleriyiz.

Hakkari'de her zaman güzel şeyler görüldü, ama çoğu zaman bu güzelliklerin sabote edildiği ve ya yok edildiği şeyler de yaşandı.

En son Belenli örneğinde yaşadığımız gibi...

Belenli zor coğrafyanın kıt imkanlarının yaşandığı, gözlerden uzak bir ile üniversite kurulma aşamasında bir insanın yürekli ve cesaretli bir şekilde “ben gönüllü olarak gitmek istiyorum” demesiyle birden ülkenin gündemine oturdu. Tıpkı Gezmiş ve arkadaşlarının geçmişte söylemleri gibi. Yaygın medya kuruluşları birden ayaklandı, Belenli"ye ulaşmak için olağanüstü efor sarfettiler.

Bu durumlar genelde olağan üstü hallerde oluyor. Demekki Belenli"nin Hakkari iline gönüllü olarak “Ben Hakkari ilinin ilk üniversitesinde rektör olmak istiyorum” demesi ile olağan üstü bir durum oldu. Yani Belenli “Ben İstanbul veya başka bir ilin rektörü olmak istiyorum” demesi bu kadar olağan üstü yaygın medyada “reyting” almazdı.

Demmeki gerçekten Hakkari olağan üstü bir yer ve orada görev yapmak bir ayrıcalık sayılıyor. Ama “Belenli"nin gelmesi ile sorun bitmiyor 75 milyonluk bir ülkede 100 tane daha bu insan gibi cesarteli eğitim görevlisine ihtiyaç var. Bu ülkede acaba 100 tane daha öğretim görevlisi bulunacak mı? Onu da önümüzdeki süreçte göreceğiz.

Üstelik Belenli"nin bir de bu hükümetten ricası var. Hakkari'de yani olağan üstü şartların olduğu ilde üniversiteyi yaşatabilmesi için belli bir zaman için diğer illerde görev yapan meslektaşlarına oranla eğitim görevlilerine ödenecek ücretlerin %100 farklı olmasını istiyor.

İktidar partisinin “Bakın Hakkari iline üniversite kurduk” demesiyle üniversite kurulmuyor. Hakkari'de üniversitenin açılabilmesi için Başta devlet imkanları olmak üzere tüm yerel imkanların seferber edilmesi gerekiyor.

Sayın Belenli'ye herkes yardım etmeli, seferberlik ilan edilmeli, moral verilmelidir. Bu uzun, ince ve zor yolda yalnız yürümemelidir. Hayal kırıklığına uğratılmamalıdır. Hakkari'nin ma'kus talihini değiştirecek bu yolda kendisine başarılar diliyoruz.

Belenli gibi cesur yürekli ve hümanist duygulu eğitimcileri bekliyoruz.

Tekrar hoş geldin Prof. Dr. İbrahim Belenli.