Bugün açılması yılan hikayesine dönüşen ve bir türlü faaliyete geçirilemeyen Çukurca Üzümlü Sınır Kapısına dikkatleri çekmek ve bu halkın mağduriyetini dile getirmek adına bir şeyler yazmayı tasarlarken bu konu ile alakalı Çukurca’da bir eylem yapıldığını sitemizden okudum. Çukurca halkının bu feryadına kayıtsız kalmak ve sorunun aşılması için çaba sarf etmemek duyarsızlık ve ilgisizliktir.

Çukurcalı mahalle muhtarı İlyas GÜZEL kalabalık eylemci grubu adına silahların gölgesinde basın açıklamasını yaparak Çukurca halkının öteden beri yaşadığı ve bugün de devam eden olumsuzluklarını dile getirmiştir. Uzun yıllar boyunca hükümetler, hükümet temsilcileri ve diğer yetkililer tarafından umutlandırılıp ancak bir arpa boyu yol alınmadığından dert yanmıştır.

İlçe sakinleri, ilçelerinde daha önce hayvancılık ve tarım yapılmaktaydı, köy boşaltılmaları ve göçler nedeniyle ortada ne köy kaldı nede nüfus. Kalanlarda adeta sefalet, yoksulluk ve işsizlikle karşı karşıya olduğunu belirtmişler. Böyle giderse ilçe tamamıyla boşalacağı endişelerini ifade etmiştir. İlçelerinin öldürmeler ile anılmasından rahatsızlıklarını dile getirmişlerdir.

Sayın Başbakan, Hükümetin bakanları Binali YILDIRIM, Küşat TÜZMEN, Zafer ÇAĞLAYAN, Ahmet DAVUTOĞLU, Beşir ATALAY Irak’la iki tane sınır kapısının açılması için mutabakat zaptının imzalandığını belirtmişlerdir. Ancak bu zabıtta kapı yerleri tam olarak belirlenmemiştir. Bu arada Hükümet’in bakanları, Hakkari Valileri ve daha nice yetkili defalarca ve yıllarca Çukurca Üzümlü sınır kapısını gündeme getirdiler,

Oysa 2001 yılında Devlet Bakanı Mehmet Keçeciler tarafından Çukurca Üzümlü Sınır Kapısının açılışı yapılmıştı. Ancak bu açılıştan bu güne hiçbir resmi işlem ve gelişme olmamıştır. Nafile. Ben pek umutlu değilim.

Çukurcalı kardeşlerim üzülecekler ama gerçeği benden doysunlar. Aslında sadece Çukurcalı demekte doğru değil. Üzümlü kapısı Hakkari’nin umududur. Üzümlü kapısı Van, Muş, Bitlis, Ağrı, Erzurum, dahası Karadeniz ve diğer doğu illerinin umududur. Bu nedenle bütün bunlar gerçeği öğrenmeli.

Bütün bunlara vereceğim kötü haber Çukurca Üzümlü Sınır Kapısının hiçbir zaman açılmayacağıdır. Buyursunlar benim yanıldığımı göstersinler. Siyasi ve askeri oyun entrika ve raporlar bu hizmetleri farklı yönlere çektiği açıkça görülüyor.

Bunda kasıt var. Çukurca’ya gelince ben aşiret reisi ile ticaret yapmam diyen hükümet ve temsilcileri Habur’da aşiret reisi dedikleri Kürdistan liderleri ile ticaret yapıyorlar.

Yukarıda isimlerini yazdığım her bir bakan, Irak’a iki tane sınır kapısı açılacağını ifade etmişler. Ancak bu kapılardan bir tanesinin güneybatıda bulunan Ovaköy sınır kapısı olacağını belirtmişlerdir. Bu kapının açılmasında ki amaç ise Habur Gümrük kapısı kanalı ile Irak Kürdüstan yönetiminin kazandığı paranın küçültülerek bu paranın Suriye ve Irak Türkmenlerinin eline geçmesini sağlamaktır.

Kaldı elimizde bir kapı, bu kapının da Şinova dedikleri bölgede açılacağı belirtilmiştir. Bir süre önce Hakkari’yi ziyaret eden İç İşleri Bakanı Beşir Atalay, Şemdinli Derecik’te bir kapının açılacağını açıklamıştır. Özellikle Derecik Sınır Kapısı’nın açılmasında büyük istek var. Bizim de bu konuda çalışmalarımız olacaktır. Yani demek oluyor ki Hakkari’de her kes Üzümlü ve Derecik demiyor. Yani birileri şimdiden akıllı davranıp tercihlerini ortaya koymuşlar.

Aslında halkımızın beklentisi Çukurca Üzümlü ve Şemdinli Derecik’te birer tane kapı açılacağı yönündedir. Bu şekilde açılması Hakkari’yi genel olarak rahatlatacaktır. Bu kapılardan Üzümlü kapısından Hakkari ve Çukurca ilçesi, Derecik kapısından ise Yüksekova ve Şemdinli ilçeleri yararlanacaktır.

Lütfen birileri yanlış bir yöne yorumlamasın, maske düştü kel göründü. Devletin bakanları bundan önce Irak ile iki tane sınır kapısının açılması için mutabakat zaptının imzalandığını belirtmişlerdi. Hemen ardından bir çok bakan yaptığı açıklamalarda ovaköy ve şinova bölgelerinde birer tane kapının açılması düşünüldüğü ifade edilmiştir.

Yani bu açıklamalarda Derecik veya Üzümlü’den söz edilmiyor. Bu noktada bir tartışmayı başlatmak istiyorum. Diyelim ki Hakkari bölgesinde iki değil sadece bir kapı açılması mümkün oldu. O halde Derecik mi yoksa Üzümlü mü bunu tartışmak gerekiyor.

Bana göre bir tane kapı açılacaksa bunun Çukurca Üzümlü’de açılması daha doğru ve yararlı olacaktır. Aksi taktirde Hakkari merkez, köyleri ve Çukurca ilçesi daha büyük sıkıntılar yaşayacaktır.

Bir süre önce sayın valimiz Sayın Muammer TÜRKER Üzümlü ve Derecik Sınır Kapısını altı tane bakan ile görüştüğünü ve olumlu izlenimlerini belirtmişti. Hakkari Ticaret odası Başkanı Sayın Ahmet ŞEN bu yönde umutlu olduğunu bir çok defa basına yansıtmıştır. Ama maalesef ben bu kadar umutlu değilim, hele hele Üzümlü için.

Çukurca Belediye Başkanı Mehmet KANAR her fırsatta ve her ortamda Üzümlü Sınır Kapısının Çukurca halkı açısından ne anlama geldiğini ısrarla ifade etmektedir. Çukurca halkı arazisinin büyük bir kısmını yasaklar nedeniyle kullanamamakta, Çukurca köylerinin 6 köy dışında tüm köylerinin boşaltılmış olduğunu, yayla, mera ve ormanlara giremediklerini belirtmektedir. Bu nedenle Çukurca ilçesinin tek kurtuluşunun Üzümlü Sınır Kapısı olduğunu ifade eder.

Çukurca Üzümlü Sınır Kapısının açılması için gösterdiği çaba ve gündemde tutma azminden dolayı Çukurca Belediye Başkanı Sayın Mehmet KANAR’ı kendi adıma kutlarım. Sayın başkanın desteklenmesi gerektiğini düşünüyorum.

Sınır kapıları sadece Hakkari için değil ülke için de büyük kazanç sağlayacaktır. Özellikle Çukurca Üzümlü Sınır kapısının açılması konusunda herkesin üzerine düşeni yapması gerektiğini düşünüyorum.