Değerli Başkan Mesut Berzani yönetimindeki Irak Kürt Federe devletini de yakınen ilğilendireceğini düşündüğüm için geçen yazımda birazda olsa federalizmden bahsetmiştim. Zaten bahsini ettiğim makalemin belli bölümleri kürtceye cevrilerek Kürdistan TV´de 26.12.2005 tarihinde takriben Türkiye saatiyle saat 15.00 civarında "Manşêt" adlı programda´da tartışılmış. Bu yazımda ise Konferdersayonun tanımını yaparak, konfederalizmle federalizm arasındaki farkları siz okurlarımla paylaşmaya çalışacağım. Seçim ve siyaset konusu diğer partiler kadar Kürt siyasi hareketinin de gündeminde. Dolayısi ile  aktiv siyasi gelişmelere de bir kaç cümle ile değineceğim.

“Konfederasyon (confédération)”, birden fazla en az iki bağımsız devletin uluslararası hukukî kişiliklerini korumak  şartıyla belli bir hedefle, özellikle ortak askeri ve sivil savunmalarını sağlamak üzere, kurdukları bir devlet  topluluğu şeklidir diye tanımlanabilir.[[1]]. Halklar Hukuku incelendiğinde  Konfederasyonun  ançak bir milletlerarası anlaşmayla kurulabileceği tesbitedilebilir [[2]]. Böyle bir durumda Konfederasyona uluslararası anlaşmayla girildiğinden, konfederasyona üye devletlerin konfederasyondan istedikleri zaman çıkabilecekleri kabul edilmektedir, Yani Konfederasyona üye olan  devletlerin “ayrılma hakkı (droit de sécession)” kesinlikle mevcuttur [[3]]. Konfederasyonu teşkil eden devletler (yani konfedere devletler) gerek iç, gerek dış ilişkileri  elealındığında hukuken bağımsız birer devlet niteliğini korurlar [[4]]. Bu nedenle Halklar Hukuku incelendiğinde konfederasyonu bir devlet olarak görmek mümkün değildir[[5]]. Aynızamanda konfederasyonun tüzel kişiliğide yoktur [[6]].

Dolayısı ile Halklar Hukukuna göre  Konfederasyonun, konfedere devletlerin üzerinde herhanği bir zorlama gücüne sahip olmadığı bilinen bir gerçek. Ayrıca Konfederasyonun tek organı  mevcuttur. O da fransızca olarak „Diète“ ismi verilen bir Parlementodur. Bahsiniettiğim bu parlementoda konfedere devletlerin seçilmiş delegeleri vardır. Diète  parlementosu, umumiyetle  bu konfedere devletlerin  delegelerinin oy birliğiyle karar alabilir. Onun almışolduğu Kararlar  doğrudan konfedere devletlerde geçerli değildir. „Diète“  parlementosunun  kararlarının daha sonra her konfedere devlet tarafından  ayrıca onaylanması, yani kabuledilmesi  gerekir [[7]] .

Dünyada hali hazırda Konfederalizmle idare edilen herhangi bir devlet mevcut değildir. Hukuksal teorisi ise tartışmaya herzaman acıktır. Bu vesile ile  Federasyon ile Konfederasyon Arasındaki Farkları göstermek gerekirse, kısaca asağıdaki tabloya [[8]] bakmanız herşeyi rahatca anlamamıza yardımcıolacaktır, kannatindeyim.



Ben sadece konunun Hukuksal niteliklerini kaynak vererek elealdım. Siyasi yorumunu ise sizlere bırakıyorum.

Şüphesiz Türkiye’de siyaset bu günler çok hareketli. Kamuoyu da siyasi partiler de önümüzdeki yıl erken seçim yapılıp yapılmayacağını merak ediyor. Bilindiği gibi Başbakan Erdoğan  da “Kürt sorunu vardır” dedi.  Onun Kürt sorunu vurgusu 2005 yılında söylenen bence çok önemli bir açıklama. Zira 1923 ten buyana  böyle bir tanımlamaya cumhuriyet tarihinde gidilmemişti. AK Partili değilim, fakat bu konuda ve başörtüsü meselesinde, Başbakan Erdoğan´ın siyasetinin doğru olduğuna inanıyorum. Dolayısiile bu doğru politikaya destek vermek durumunda kendimi hissediyorum.

Bugün Kürtlerin kendi ahlâklarını ortaya koyup siyaset yapmaları gerektiği görüşündeyim. Kürtlerin hamisi olarak ön plana çıkan türkiyedeki legal Siyasi Partiler ve oluşumlarda artık tek catı altında birleşmelidir. Aksi takdirde 2007 secimlerinde parlemento dışındakalma ihtimalleri büyüktür. Eğer akıllı davranırlarsa 2007´de, koalisyon ortağı olabilir, veya, dışardan bir azınlık hükümetini tolerire edebilirler.

Ayrıca hepinizin  yeni yılınızı kutluyor, barış ve kardeşliğin hakim olduğu bir yıl olmasını Cenabi Allahtan diliyor, bu temelde selamlarımı sunuyorum.

Ez sersala we pîroz dikim, rêz û silavên xwe pêşkeş dikim.

---------------

[1] Akipek, op. cit., c.II, s.99-100; Kubalı, op. cit., s.67.
[2] Cadart, op. cit., c.I, s.69; Özçelik, op. cit., c.I, s.167.
[3] Özçelik, op. cit., c.I, s.167.
[4] Akipek, op. cit., c.II, s.100; Arsel, Anayasa Hukuku, op. cit., s.32.
[5]  Ibid.
[6] Özçelik, op. cit., c.I, s.165.
[7] Cadart, op. cit., s.69; Cadoux, op. cit., s.57; Arsel, Anayasa Hukuku, op. cit., s.32-33; Özçelik, op. cit., s.166-167. Kemal Gözler,  Anayasa Hukukuna Giriş
[8] Uygun, Federal Devlet, op. cit., s.176-182; Cadart, op. cit., c.I, s.90-91;  Vedel, op. cit., s.110; Chantebout, op. cit., s.67-68; Esmein, op. cit., c.I, s.7-8; Özçelik, op. cit., c.I, s.169-171; Kubalı, op. cit., s.67-69;  Arsel, Anayasa Hukuku,op. cit., s.35., Yazıcıoğlu, Ümit, Die Dynamik in der Europäischen Union, Der Ander Verlag, 2003