Türfent tahliye edilmedi

Türfent tahliye edilmedi

Nedim Türfent davasında yine tahliye çıkmadı. Türfent, adalete susamış bir halde beklediklerini söylerken, avukatı, "Tutukluluk infaza dönüşmüştür" dedi.

Van’da 13 Mayıs 2016 tarihinde tutuklanan ve 22.5 yıla kadar hapis istemiyle yargılanan Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile kapatılan Dicle Haber Ajansı'nın (DİHA) Yüksekova muhabiri Nedim Türfent'in 4'üncü duruşması Hakkari 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Avukat Barış Oflas ve tutuklu gazeteci Türfent Van’dan SEGBİS’le bağlandığı, Türfent'in diğer avukatı Harika Karataş’ın ise hazır bulunduğu duruşmayı, Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) Diyarbakır Temsilcisi Mahmut Oral, Özgür Gazeteciler İnisiyatifi (OGİ) Sözcüsü Hakkı Boltan, ailesi ve meslektaşları da takip etti. Mahkeme heyeti ile avukatların yerlerini almasıyla birlikte duruşma kimlik tespitiyle başladı.

TÜRFENT: YÜKSEKOVA'YI HABERSİZ BIRAKMAK İSTEDİLER 

Duruşmanın öğleden önceki oturumunda iki tanık ifadesi okundu. İfadelere cevap olarak söz alan gazeteci Türfent, beyanların yalan olduğunu söyledi. Türfent, şunları dedi: “Yüksekova’da sokağa çıkma yasağı başladığı sırada Yüksekova’yı habersiz bırakmak istediler. Tek tip haber çıksın istediler. Twitter’da JİTEM isimli hesaptan defalarca tehdit edildim. Bu sıradan bir tehdit değildi. Kamuoyu baskı olmasaydı ben şu an burada olmayabilirdim.

GAZETECİLİK SUÇ DEĞİLDİR 

Beni gözaltına alan polisler seni en az 20 yıl içeride tutacak dosya hazırladık, kolay kolay çıkamazsın dediler. Ben de bu ülkede adalet vardır dedim. Dosyadaki tanıkların ifadeleri zorla imzalattırıldı. Dinlenen tanıkların hepsi bunu belirttiler. Tanıkların polis ifadeleri noktası, virgülüne kadar aynı. Zorla alınan tanık ifadeleri tutmayınca önce yeni tanık ifadelerine, sonra gizli tanık ifadesine başvurdular. Kimse gazeteciyi terörist olarak niteleyemez. Gazetecilik suç değildir.”

AVUKAT KARATAŞ: TANIKLARIN İFADESİ MAHKEME HUZURUNDA ALINMALIDIR

Daha sonra söz alan avukat Karataş, sokağa çıkma yasağı döneminde verilen darp izinin olmadığına dair raporun güvenilir olmayacağını söyledi. Karataş, şunları belirtti: “İfadesi alınan tanık 18 yaşından küçüktür. İfadesi Çocuk Koruma Kanunu’na uygun olarak alınmamıştır. Tanığın ifadesinin mahkeme huzurunda alınması halinde onun da diğer tanıklar gibi ifade vereceğini düşünüyoruz.”

Avukatın beyanlarından sonra duruşmaya ara verildi. Duruşmaya verilen öğle arasından sonra devam edildi. Öğleden önce iki tanığın beyanının okunduğu duruşmanın ikinci oturumunda tanıkların dinlenmesine devam edildi. 

BİRİNCİ TANIK: EMNİYETTE ‘NASIL TANIMAZSIN, O DA ORADAYDI’ DEDİLER 

Yüksekova 1. Asliye Ceza Mahkemesi’nde SEGBİS aracılığıyla duruşmaya bağlanan ilk tanık, Türfent’i kastederek, ekranda gördüğü kişiyi tam tanıyamadığını, gazeteci olduğunu, sosyal medyadan bildiğini, herhangi bir faaliyetine şahit olmadığını söyledi. Tanığın emniyetteki ifade tutanağı okundu. Tanık ise, emniyette kendisine baskı yapıldığını, uzun süreli hapisle tehdit edildiğini kaydetti. Birinci tanık, “Emniyette ifademi verdim, teşhise başladım. Bana resimler gösteriyorlardı. ‘Tanımadığım biri’ deyince, ‘Nasıl tanımazsın, o da oradaydı’ diyorlardı” dedi.

TÜRFENT: HEPSİ KOMPLODUR

Tanıkların ifadesinden sonra söz alan gazeteci Nedim Türfent, Kürtçe yaptığı savunmasında, “Yapılanların hepsi komplodur. ‘Türk’ün gücünü göreceksiniz’ haberim nedeniyle bunları hazırladılar. Tanık ifadelerinden de anlaşılacağı üzere herhangi bir suç unsuru yoktur. Yasal bir ajans olan DİHA’nın muhabirliğini yaptım” dedi. 

Duruşmada daha sonra şu ana kadar yerleri tespit edilemeyen 3 tanığın emniyetteki ifadeleri okundu. 

Türfent’in avukatı Karataş söz alarak, “Mahkeme tarafından dinlenmediklerinden bu tanıkların ifadelerine itibar edilemez. Başka dosyalarda da bu tanıkların isimlerini görüyoruz” diye konuştu. 

Mahkemeye daha önce sunulan bazı tanık ifadelerinin tekrar okunmasının ardından duruşmaya ara verildi. Aranın ardından tanık ifadelerinin okunmasına devam edildi. 

Tekrardan söz alan Türfent’in avukatı Harika Karataş, “Türfent aleyhine tanıklık eden kişilerin ifadeleri somut değildir, çelişkilidir. İfadelerde ‘ne, nerede, nasıl, ne zaman’ sorularının cevabı yoktur” dedi.

SAVCI TUTUKLULUK HALİNİN DEVAMINI İSTEDİ 

Esas hakkındaki mütalaasını veren savcı, henüz dinlenmeyen 3 tanığın dinlenmesinden vazgeçilmesini, önceki ifadeleriyle yetinilmesini istedi. “Sanık ve müdafilerinin tanık ifadelerinin işkence altında alındığına dair iddialarına ilişkin somut bir delil bulunmadığı anlaşılmaktadır” iddiasında bulunan savcı, Türfent’in “örgüt ile organik bağı olduğu” gerekçesiyle sevk maddeleri uyarınca cezalandırılmasını ve tutukluluğunun devamını istedi. 

MÜTALAAYA KARŞI: ADALETE SUSAMIŞ BİR HALDE BEKLEMEKTEYİZ 

Mütalaadan sonra söz alan gazeteci Türfent, şunları söyledi: “Savcı polisin bana husumeti olmadığını söylüyor. Eğer sosyal medyaya bakarsa bana yönelik tehdit mesajlarını görebilir. 19 tanık mahkeme karşısında ifadelerinin işkence altında alındığını beyan etti. Savcı ya ifadeleri dinlemedi ya da siyasi saiklerle mütalaa veriyor. 555 gündür hapisteyim. Savcı bunu göz önünde bulundurmuyor, sadece emniyetteki ifadeleri dikkate alıyor. Bu açıkça hukuksuzluktur. Tanık ifadeleriyle hazırlanan iddianame çürütülmüştür. Adalet varsa herkes için vardır, bir kimsenin ya da zümrenin tekelinde değildir. Biz burada adalete susamış bir halde beklemekteyiz. Adalet işleyecekse benim mahkeme huzurunda tutuksuz olarak bulunmam gerekmektedir. Ne zaman güç odakları tarafından beğenilmeyen bir haber yapsak Demokles’in kılıcını sırtımızda hissediyoruz. Yaptığımız suçsa bir genelge yayınlansın ve gazetecilik yapmak suçtur denilsin. Kaçma şüphesi var deniyor. Ben Yüksekova’daydım, hem İran’a hem Irak’a sınır, kaçabilirdim ama ben kalmayı seçtim. Bana tehdit olarak cenaze fotoğrafları gönderildi. Bu tehditlere rağmen kaçmamışken şimdi neden kaçayım? Tahliyemi talep ediyorum.”

AVUKAT KARATAŞ: TUTUKLULUK İNFAZA DÖNÜŞMÜŞTÜR 

Türfent’ten sonra söz alan avukat Harika Karataş, “Keşke savcı mütalaasını ilk duruşmada verseymiş, çünkü emniyetteki ifadelere dışında hiçbir şeyi dikkate almamış. Savcının polis fezlekesi dışına çıkmamasını, kolluğa yaranmaya çalışmasını hukukçu olarak anlamlandıramıyoruz. Tanık ifadelerinin işkence altında alındığı beyanı bana ya da müvekkilime ait değildir. Bu sizin huzurunuzda ifade veren tanıkların beyanıdır. AİHS 5. maddesi uzun tutukluluk nedeniyle ihlal edilmiş durumda. Uzun tutukluluklar infaza dönüşmüştür. Müvekkilim gazetecilik faaliyetleri nedeniyle tutukludur, kimseyi öldürmemiştir. Ancak Berkin Elvan’ı, Dilek Doğan’ı, Kemal Kurkut’u öldüren polisler tutuksuz yargılandı” dedi.

TAHLİYE ÇIKMADI 

Duruşmaya verilen kısa aradan sonra kararını açıklayan mahkeme heyeti, gazeteci Türfent'in tutukluluk halinin devamına karar verdi. Beşinci duruşma 15 Aralık'a ertelendi.

Etiketler :
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.