HDP'den Birleşmiş Milletler'e Sur için acil eylem çağrısı

HDP'den Birleşmiş Milletler'e Sur için acil eylem çağrısı

HDP’li Sibel Yiğitalp, sokağa çıkma yasaklarının kaldırılması için Birleşmiş Millet’lere mektup yazarak acil eylem çağrısında bulundu

HDP Diyarbakır Milletvekili Sibel Yiğitalp, Birleşmiş Milletler (BM) Cenevre Ofisi Genel Direktörü Michael Møller, BM İnsan Hakları Yüksek Komiserliği ve diğer ilgili birimler ile Uluslararası Kriz Grubu ve AGİT'in İnsan Hakları Bürosu'na Sur için acil eylem çağrısında bulundu.

Yiğitalp, sokağa çıkma yasaklarının ölümlere sebep verdiğini ve bu yüzden bir an önce kaldırılmasını sağlamak amacıyla Türkiye Hükümeti nezdinde görüşmeler yapılması için Birleşmiş Milletler’e bir mektup yazdı.

Yiğitalp’in mektubunun tamamı şöyle:

''Bu satırları size Milletvekili olduğum Diyarbakır’ın Sur ilçesinden bomba sesleri arasından yazıyorum. Bu Sur’ da ilan edilen 6ncı yasak ve 69uncu gününde. Temmuz 2015’ten bu yana 25 kişi bu yasaklar sırasında katledildi. Yasak 3 Şubat Salı günü bazı mahallelerde resmi olarak kaldırılsa da fiili olarak devam etmektedir. UNESCO tarafından koruma altına alınmış 7000 yıllık tarihi Sur'da yasak olması demek tüm Diyarbakır’daki hayatın ablukada olması hatta durması demektir.

Tam 25 gündür Rozerin Çukur, Ramazan Öğüt, Turgay Girçek, Gündüz Akmeşe, Cihat Morgül, Velat Bilen, Mahmut Oruç, Murat Menteş ve Hakan Aslan'ın cenazeleri tüm girişimlerimize rağmen öldürüldükleri yerde bekletiliyor. Gençlerin aileleri bekleyişlerinin sonuç vermediğini görünce önce açlık grevi yaptılar bunun ardından da Sümerpark'ta nöbet tutmaya başladılar. Düşünün ki; aileler evlatlarını toprağa gömebilmek için açlık grevi yapıyor. İsa Oran ve Mesut Seviktek’in cenazeleri 30 gün sonra öldürüldükleri yerden alındığında; aileleri çocuklarının cansız bedenlerine işkence yapıldığını beyan ettiler. Yani cenazelere bile işkence yapılan adı konulmamış bir savaş var. Tüm bu savaş konsepti toplumda büyük bir kutuplaşmaya da sebep oluyor.

Şu an Ortadoğu’da yaşananlar da düşünüldüğünde yaşatılan savaş konseptinin sadece Kürt coğrafyası için değil tüm Dünya için ne kadar tehlikeli olduğu görülecektir. Bu savaş konsepti daha fazla yayılmadan ve önüne geçilemez bir hal almadan önce mutlaka bitirilmelidir. Dünyada savaş politikalarıyla barışa ermiş tek bir kara parçası yoktur. Müzakere ve çözüm vardır, onunla gelen gelecek ve barış vardır. İşte bugün geldiğimiz bu noktada sizlerden bir ses istiyoruz.

Kürt kentlerinde her geçen gün yeni bir sivil katliama davetiye çıkaran sokağa çıkma yasaklarının bir an önce kaldırılmasını istiyoruz. Sizi bu konuda hassasiyet göstererek, Türkiye Hükümeti nezdinde görüşmeler yapmaya davet ediyoruz.''

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.