Halklardan Lice açıklaması

YÜKSEKOVA HABER

HABER MERKEZİ -Midyatın tarihi konağı önünde  Anadolu Arap Birliği Derneği başkanı, M.Ali Aslan ile Mardin Süryani Birliği Derneği Başkanı Yuhanna Aktaş yaptıkları açıklamada şunlara yer verdi :

"Son haftalarada Licede yaşanan süreç  bağıra bağıra , gelinen süreci haber veriyordu. Şimdiki süreç te ileride gelinecek noktayı heber veriyor. Hükümet ve KCK den talebimiz;  Türkiyedeki tüm halkları ve inançları rahatlatan Barış sürecini lütfen sonlandırmayınız. Son gelinen nokta , gelecek adına biz halkları ve inançları tedirgin ediyor , güvensizlik yaratıyor. Barış süreci tarafların  adil bir temelde  karşılıklı güven verici girişim ve adımları ile hayat bulabilir. Tüm dünyadaki barış süreçlerinin temelinde,  tarafların sorunlu bölgede askeri güçlerini aşamalı olarak  azaltıp çekmesi temel bir ilkedir. Barış sürecinde Kalekol yapımlarının arttırılması , iklimi , doğayı , ve tarihi mirası  tahrip eden barajların  yapılması barış sürecinin selametle neticelenmesi açısından proveke edici bir yaklaşımdır. Bu sorunlu yaklaşımın   Mezopotamya gibi çok dilli ve çok kültürlü  topraklarda  icra edilmeye çalışılması ise  binlerce yıldır bin bir türlü zorlukla bugünlerin sahiline kendini atabilen  halkların ve inançların bu kadim coğrafyadan silinmesine yol açacaktır.

BAYRAK OLAYI

Ulusların  ya da halkların benimsemiş olduğu simge ve değerlere karşı da negatif söz ve yaklaşımlarda bulunmak provakasyonların bir başka versiyonudur. Bu yönü ile Diyarıbekir Amed’te yapılan bayrak indirme  olayını kesinlikle  tasvib etmiyoruz. Bayrak indirme eylemi büyük bir provakasyon olduğu gibi , bayrak indirme olayı bahane edilerek , Türkiyenin farklı merkezlerinde düzenlenen bir çok  eylemler ve mitingler daha büyük ve daha organizeli provakatif eylemlerdir. Eylemler ve mitingler özelde Kürt düşmanlığı genelde Mezopotamya coğrafyası halkları ve inançlarını linç etme organizasyonlarına dönüşmüş durumda.  Halkları karşı karşıya getirmeyi amaçlayan bayrak  mitingleri eylemlerini Cumhurbaşkanlığı seçimlerine kadar uzatıp , Türkiyeyi bir kaosa sürüklemek istiyor. Türkiyeyi,  Suriyeye , Mısıra ,Libyaya çevirmek istiyorlar. Bu tehlikeli gidişata dur demek için Türkiyedeki bütün dinamikler elini taşın altına koyup var güçleri ile büyük bir yara alan Barış sürecini canlandırmaya ve güçlendirmeye yönelik girişimlerde  bulunmaları gerekir.

Barış sürecinin en önemli aktörlerinden Sayın Başbakanın açıklamaları ve yaklaşımları , barış sürecinin gidişatını belirlemesi  açısından büyük bir öneme haizdir. Bundan dolayı sayın başbakanın soğukkanlı açıklamalar yapıp daha  cesurca girişimlerle  bir an önce yasal düzenlemeler için düğmeye basması gerektiği kanaatindeyiz.

Barış sürecinin  en önemli aktörlerinden biri olan Muhterem Öcalanın da önermiş olduğu İzleme kurulu , bir an önce hayata geçirilmesi gerekmektedir. Halklar ve inançlar  olarak   İzleme kurulunun yanı sıra  , yasal yetkiler ile donatılmış  Denetleme kurulu da önererek her iki kurulda da Anadoluda yaşayan Türk ,Kürt ,  Arap , Süryani , Asuri , Mıhallemi  Ermeni , Rum , Laz , Çerkez  , Roman, Dom  ,  Müslüman ,Hristiyan , Yahudi , Ezidi , Alevi   tüm halklara ve inançlara ait bağımsız  üyelerin bulunması gerektiğini düşünüyoruz.  Böylelikle toplumun tüm kesimlerini negatif yönde etkileyen çatışma süreci , toplumun tümünün sinerjisi ile sahiplenen barış sürecine evrilerek ebediyen bu topraklarda yaşam alanı bulabilecektir. Bunun yapılması durumunda bütün bir Türkiyede ve ortadoğuda ; Barışın savaştan daha kolay , daha zevkli , daha rahatlatıcı ve daha kutsal bir yaşam tarzı olduğu görülecek ve hissedilecektir."